İşporta Taksim’e yürüdü

Aksaray'dan aşina olduğumuz işporta pazarları şimdi Taksim'e uzandı. Meydan düzenlemesi sonrasında artan vatandaş ve turist ilgisi nedeniyle alanı adeta işgal eden satıcılar, binlerce liralık lüks ürünlerin taklitlerini ulu orta sergiliyor. Gecelik kazanç 200 TL.

Yeni Şafak Orhan Orhun Ünal
​İşporta Taksim’e yürüdü

ORHAN ORHUN ÜNAL - SERBEST PİYASA

Yeni çehresiyle dolup taşan Taksim Meydanı, özellikle gece saatlerinde seyyar satıcıların işgaline uğruyor. Eminönü ve Aksaray’dan aşina olduğumuz işporta pazarları artık Taksim'de kuruluyor. Her zaman sokak piyasasının radarında olan İstanbul'un kalbi, şimdilerde pervasız bir saldırı altında. Ülke ekonomisine zarar veren sahte ürün sektörünün küçük ama ibretlik bir örneği her gece burada yaşanıyor.

http://image.piri.net/resim/imagecrop/2017/09/06/01/19/resized_9873f-86c712bedsc_0031.jpg

KENDİSİ ÇAKMA AMA PİYASASI 17,2 MİLYAR DOLARLIK KOCA BİR GERÇEK

Meydanın ışıkları parlarken, şehrin karanlık sokaklarından gelenler için kazançlı saatler başlıyor. OECD rakamlarına göre, 17,2 milyar dolarlık ülkemiz taklit ürün piyasasında, en fazla kopyalananlar arasında yer alan ayakkabı, giyim ve saatler meydanda sergileniyor. Fiyatı 500 lirayı bulan spor ayakkabılar, binlerce lira hatta dolardan alınabilecek çantalar, pahalı cüzdanlar 30 ila 70 lira arasında değişen rakamlarla satılıyor. Aralarında orijinal sertifikasını da yanınızda taşımanız gereken çantaların başarılı taklitleri de bulunuyor.

http://image.piri.net/resim/imagecrop/2017/09/06/01/19/resized_e690c-469db116dsc_0065.jpg

BİR GECEDE 600 LİRA KAZANÇ

Zabıta mesaisinin bitişi ardından yerlere serilen tezgahlardan bir gecede 600 liradan fazla ciro yapıldığını öğreniyoruz. Bu durum, turizmdeki kayıplardan zarar gören bölge esnafı kadar Taksim'i gezmek isteyenleri de rahatsız ediyor. Çünkü metro çıkışından başlayan satıcı işgali tüm meydanı kaplıyor. Gözler her zamanki gibi zabıtayı arıyor.

BİREBİR KOPYASI HAZIR

“Nerede çokluk orada bereket” diyerek meydanda adım atacak yer bırakmayanlar arasında köfteci, mısırcı, simitçi, kahveci, gazozcu kısacası her telden ve renkten işportacı bulunuyor. Serbest Piyasa’ya farklı zamanlarda konuk olan işportacıların birkaç tanesiyle sohbete başlıyoruz.

http://image.piri.net/resim/imagecrop/2017/09/06/01/22/resized_d63c5-5bd17023dsc_0156.jpg

İdris Y. “13 yıldır işportacıyım böyle kazançlı zamanımız olmadı” diyerek bayram tatilinin kendilerine yaradığını anlatıyor. Meydanda çanta ve cüzdan satan İdris Y., Bayrampaşa, Merter, Sultangazi ve birçok ilçedeki atölyelerde ürünlerin başarılı taklidinin yapıldığını paylaşıyor.

MERDİVENALTI MALİYET 3, SOKAKTAKİ FİYATI 30 TL

Kalıbı çıkarılan bir ayakkabının atölyelerde ortalama 3 lira maliyetle üretildiğini, pazarda ise 30-70 lira civarından satıldığını paylaşıyor. Gecede yaklaşık 10 çanta ve 5 cüzdan sattığını aktarıyor. Kazancını soruyoruz yanıt yok. Sohbetimizi duyan bir müşteri hemen Türk tipi hesap yöntemini devreye alıyor: “Abicim 40 liradan sattığını düşün. Bir çantadan 20 lira net kar etse, 10 üründen 200 lira gecelik kazancı var. Daha ne olsun.”

http://image.piri.net/resim/imagecrop/2017/09/06/01/26/resized_6354c-4d53a819orhun.jpg

Her milletten satıcı burada

72 buçuk milletten insan, burada tezgah açıyor desek yeridir. Afrika kökenliler, görüntü vermek istemese de rakipleri, onlar adına konuşuyor. Piyasanın göçmenlerin eline geçtiğini anlatıyorlar. Kenya’dan Abualaa, 6 aydır Tarlabaşı’nda bir dükkanda aylık 350 liradan 4 kişi kaldıklarını anlatıyor. "Anlamadım İstanbul'u hayat zor. Ama geldiğimiz yer daha da zor” diyor 3 yıllık Türkiye tecrübesiyle. Sosyolojik bir vakayı hatırlatıyorlar bize. 1970'lerdeki göç sürecinde, malumunuz kırsaldan gelen hemşehrisini bulup ya bir fabrika ya da işporta işine giriyordu. Şimdi aynı durum göçmenler için geçerli. Gitti 'Pilavcı Hulusi', geldi 'Pilavcı Folami'. Herkesin birbirini suçladığı piyasada, güneşin altında değişen bir şey olmadığını bir kez daha anlıyoruz. Bir ekmek kavgasıdır, dilimize doladığımız.

http://image.piri.net/resim/imagecrop/2017/09/06/01/24/resized_f3863-cfb78f0banaresim3.jpg

ZABITA NEREDE?

"Bu şehirde görmediğiniz belki de görmezden geldiğiniz insanların gece yarılarına kadar çalıştığı yerlerde üretilir hepsi" diyen İşportacı Yılmaz, son dönemde Afgan göçmenlerin merdivenaltı işlerde öne çıktığını söylüyor. Yılmaz, şehrin ışıkları sönünce yaşanan yer kavgalarında sayısız adli vakaya tanık olmuş. Her geçen gün seyyar işinin daha da tehlikeli hale geldiğini paylaşıyor. Zabıtayı soruyoruz... Ses yok!

Önüne geçemedik

OECD ‘Taklit Ürünlerin Ticari Rotaları’ raporuna göre Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’nın en büyük üretici konumundayız. Çin'in birçok başlıkta liderliği kaptırmadığı ayakkabı kategorisinde Türkiye üçüncü sırada. Taklit ayakkabı, pazarının büyüklüğü ise 13 milyar dolara ulaşırken giyim ve çantada taklit piyasası 28 milyar dolar civarında. Küresel ticarette çakma ürünlerin yüzde 2,5'luk payı, 461 milyar dolara karşılık geliyor

PAŞA NURİ

Hababam Sınıfı'nı yazılı yoklama yapamayan Paşa Nuri gibi biz bu seyyar piyasayı, bir türlü sert eleştiremiyoruz arkadaş. Daha üçüncü paragrafta taraf değiştirir mi insan? Cevabı belli. Artık biliyoruz ki şehrin ışıkları sadece benim için parlamıyor. Nefes alan milyonlarca hikayenin birkaçına tanık olduğun an, ekonomi haberindeki yüzdeler, yerini karşındaki satıcının yüzündeki anlama bırakıyor. Ve artık biliyoruz ki birini eleştirmek de sevmek de onu anlamaktan geçiyor. Bir de halimizden anlayıp o mavi bağcıklı ayakkabıyı 35'e bıraksalardı iyiydi.

http://image.piri.net/resim/imagecrop/2017/09/06/01/25/resized_7c50b-3e5643a7ew.jpg