Oyalı yazmayla sessiz çığlık

Esed rejiminin zindanlarında işkence gören binlerce kadın ve çocuk için Vicdan Hareketi üyeleri Sultanahmet Meydanı’nda biraraya geldi. Eylemde, yüzlerce katılımcı Suriyeli tutuklu kadınları temsilen ellerini oyalı yazmayla birbirine bağlayıp tüm dünyaya 'sessiz çığlık' yükseltti.

Ayşe Mine Alioğlu Yeni Şafak
Protestoda, kadınlar ellerini bağladı.

Esed rejiminin zindanlarındaki kadın ve çocukların özgürlüklerine kavuşması için başlatılan ‘Vicdan Hareketi’ üyeleri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Sultanahmet Meydanı’nda bir araya geldi. 81 ilde eş zamanlı gerçekleştirilen harekete Türkiye’den ve dünyanın 110 ülkesinden yaklaşık 2 bin STK ve çok sayıda vatandaş destek verdi. Eylemde, yüzlerce katılımcı Suriyeli tutuklu kadınları temsilen ellerini oyalı yazmayla birbirine bağlayarak tüm dünyaya ‘sessiz çığlık’ yükseltti.

VAZGEÇMEYECEĞİZ

Programda konuşan hareketin sözcüsü Avukat Gülden Sönmez, Suriye savaşında sayısız savaş suçu işlendiğinin altını çizerek, “Kadın ve çocuklar korunmalı ve onlar hiçbir şekilde pazarlık konusu yapılmamalı. Bunca acıya, bu kadar ölüm ve zulme artık yeter diyoruz. Suriye rejimine ve ortaklarına sesleniyoruz. Hemen, şimdi tecavüzü savaş silahı olarak kullanmayı bırakın. Kadınlara karşı acımasızca yapılan işlenceyi durdurun. Kız kardeşlerimizi bırakın evlerine dönsünler. Rejim hapishanelerindeki kadınlara sesleniyoruz, sesimizin size ulaştığını biliyoruz. Buradayız ve özgürlüğünüz için çalışıyoruz. Sizden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

KİRLİ SAVAŞLARA İSYAN EDİYORUZ

Dünyanın dörtbir yanında Suriyeli mahpus kadınlar için meydanlarda olduklarını söyleyen Sönmez, “Biz dünyanın birçok ülkesinden gelen insanlar olarak, hukuksuzca tutulan, cinsel saldırıya uğrayan ve işkenceye maruz bırakılan Suriyeli kadınların özgürlüğü için sesimizi yükseltiyoruz. Bu kirli savaşlara isyan ediyoruz” diye konuştu.

  • Eşimin gözü önünde işkence ettiler
  • Yedi ay boyunca rejimin hapishanlerinde kalan Mecit Chorbacı yaşadıklarını şöyle anlattı: "Ben şu anda güneşle karşılaştım. Ama orada zindanda kalan kardeşlerim uzun zamandır güneş görmedi. Yedi ay boyunca çocuklarım ve eşimle zindana tıkıldım. Eşimin gözleri önünde bana işkence ettiler. Sadece biz değildik. Binlercesi vardı. Orada bir sürü kadın, hamile ve emzikli çocuk var. Ve Esed rejimi onlara işkence ediyor. Ben işkencelere maruz kalarak çıkmayı başarmış kadınlardan biriyim. İşte şimdi sıra orada zindandaki kadınlar için elimizi taşın altına koymalıyız."

Esed kadın mahkumları sakat bıraktı