Sükutun hitabı

Sultan Ahmed “Kurtuluş Alinca” Kalesi’nde deyip hazinelerini, haremini ve kaybetmekten korktuğu her şeyini oğlu Sultan Tahir’le Alinca Kalesi’ne gönderip Şam taraflarına doğru yola koyuldu. Timur’a ise şiirler ve hicviyeler gönderdi: Savaşta bileğim sağlam değilse de gerçi, Topal değildir ayağım kaçmakta belki!

Haber Merkezi Yeni Şafak
Alıncak Kalesi

FATMA DEMİRCİOĞLU PARLAR


Bütün seyahatlerimde titiz bir araştırma yapıp günler öncesinden konaklama yeri ayarlayan ben, ‘Kalacak yer bulamazsam günübirlik gezip Iğdır’a dönerim’ düşüncesinin verdiği rahatlıkla hiçbir ön hazırlık yapmadan gelmiştim Nahçıvan’a. Ama sınırı geçince işler değişti ve Nahçıvan bir günde gezilip bırakılamayacağını daha ilk dakikalarda gözümün önüne serdi.

Nahçıvan etrafı dağlarla çevrili geniş bir düzlüğe kurulmuş toprak tonlu bir şehir. Yolları, caddeleri, meydanları oldukça geniş, bakımlı, ferah ve çok temiz. Cazibesi ise şehir hayatının getirdiği kalabalık, trafik, gürültü ve çevre kirliliğine asla teslim olmamasında.


İKİ CULFA

Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti yani kendi ifadeleriyle payitahtları Nahçıvan. Başkent dışında rayon olarak isimlendirdikleri 7 idari bölgeleri Sederek, Şerur, Kengerli, Babek, Şahbuz, Ordubad ve Culfa. Ben bugün Nahçıvan’ın İran sınırındaki Culfa’dayım. İki ülke arasındaki Culfa’nın bir kısmı Azerbaycan’a, bir kısmı da İran’a ait. Şehirlerin her ikisinde de Azeri Türkçesi konuşuluyor. Nahçıvan’ı dış dünyaya bağlayan 3 sınır kapısından biri Culfa’da ve bu kapı Nahçıvan için özel bir anlam ifade ediyor. Çünkü Nahçıvanlılar buradan İran’a, İran üzerinden de anavatanları Azerbaycan’a ulaşıyorlar.


MACHU PİCCHU !

Beni Culfa’ya çekense günümüz seyyahları tarafından Peru’nun en çok turist çeken antik kenti Machu Picchu’ya benzetilen Elince (Alıncak, Alinca, Elincek…) Kale’si oldu. Kale Culfa’nın Hanegah köyünde Elince Çayı’nın yukarı kısmında yer alan sarp bir tepe üzerinde. Zirvesine ulaşmak 1700 metrelik bir tırmanışı gerektiriyor. Bu da kalenin hemen karşısında yer alan ve dağcılık sporuyla ilgilenenlerin tırmandığı 2 bin 426 metrelik Haça Dağı’na kıyasla az buz bir mesafe değil. Zorlu tırmanış karşısında işin başında geri çekilenler de oluyor, yarı yoldan dönenler de. Ben ise Elince’nin eteklerinden zirveye doğru, adım adım ilerliyorum. Etrafta öyle derin bir sessizlik var ki burada söz sükutun oluyor. Ve bu sükutun dile gelişine her bir kademede farklı görsellik sunan irili ufaklı dağlar ,tepeler ve ovalar da eşlik edince sarp kale yolu tam bir terapi seansına dönüyor.


TİMURLA 14 YIL

Ortaçağda birçok devletin idaresinde kalan Elince Kale’si defalarca kuşatılmış. Bu muhasaralarda kalenin en uzun direnişi Timur’a karşı olmuş. Timur’un orduları 14 yıl süren uzun bir mücadelenin sonucunda kaleyi ele geçirmiş. Bu 14 yıllık direnişi Ensar Macit Ortaçağda Müstahkem Bir Kale Alıncak adlı kitabında şöyle anlatıyor:


YAĞMUR YETİŞİR

Kale bilhassa Timurlu –Celayirli mücadelelerinde büyük muhasaralara maruz kaldı. 1387’de Nahçıvan’ı ele geçiren Timur, askerlerine Alıncak Kalesi’nin kuşatılması emrini verdi. Bu sıralarda kale Sultan Ahmed Celayir’e bağlı kuvvetler tarafından müdafaa ediliyordu. Timurlu ordusunun yoğun muhasarası devam edince kaledeki su ve yiyecek tükendi. Kaledekiler teslim olacakken bir anda beklenmedik bir hadise cereyan etti. Yoğun bir yağmur ile tüm kuyu ve sarnıçlar doldu. Celayirliler kaleyi teslim etmekten vazgecip müdafaya geçti.


KURTULUŞ ALİNCA’DA

Timur’un dünya haritasını sarstığı çağda hayatını sürdüren İbn Arabşah ise Acaibul Makdur adlı eserinde kaleyi ele geçirmenin zorluğunu ve o yılları şu şekilde anlatır:

“Bu Kale El-Ukab yıldızından daha sağlam, bulutlardan daha yüksektir. Anka kuşu bu kalenin üzerinden uçmayı başaramazken hangi ok ona yetişebilir ?”

Timur’un üzerine doğru yürüdüğü bilgisini alan Sultan Ahmed “Kurtuluş Alinca” Kalesi’nde deyip hazinelerini, haremini ve kaybetmekten korktuğu her şeyini oğlu Sultan Tahir’le Alinca Kalesi’ne gönderip Şam taraflarına doğru yola koyuldu. Timur’a ise şiirler ve hicviyeler gönderdi:

Savaşta bileğim sağlam değilse de gerçi,

Topal değildir ayağım kaçmakta belki!


EMİR ALTUN

Ensar Macit’in kitabına bir kez daha döndüğümüzde yenilgi yüzü görmemiş olan Timur’un kaleyi almak için tekrar tekrar emir verdiğini görüyoruz.

“Timur 1394’te bir kez daha Alıncak’ın alınması emrini verdi. Uzun soluklu Timur muhasaralarına karşı duruşu bugüne dek dilden dile anlatıla gelen ve ismi kale ile özdeşleşmiş olan Emir Altun ve askerleri geceleri gizli geçitlerden dışarı çıkıp Timur’un askerlerine ve karargahlarına ani baskınlar yaparak kaleyi yıllarca korudu.

Timur 1401 yılında artık en çok güvendiği ve en cesur komutanlarını kalenin alınmasına memur etti. Karşılarına çıkan bu güç karşısında daha fazla direnemeyen kale ehli 1387’den beri 14 yıldır korudukları Alıncak’ın anahtarını 1401’de Timur’a teslim etti.”


HURUFİLERİN SIĞINAĞI

Elince’yi ortaçağ kalelerinden ayıran başka bir yön ise Hurifilik mensuplarının sığınağı olmasıydı. Hurufilik Fazlullah-ı Hurûfî’nin kurup geliştirdiği, harflerin esrarına dayanan bâtınî bir akım. Shahzad Bashir’in Fazlullah Esterabadi ve Hurufilik isimle kitabında belirtildiği gibi Fazlullah’a göre alemdeki her şey ilahi dİlin tecessümüydü. Kainatın sesleri bu ilahi dilin sözlü kısmıysa, eşyanın kendisi onun yazılı haliydi. Sıradan bir lisandan ilahi dile geçmenin yegane yolu kelimeleri harf ve seslere ayırarak onların ilahi dildeki referanslarına bakmaktı. Fazlullah’ın yaklaşmakta olan kıyamet öncesinde evrensel kurtuluşu müjdeleyen elçi olduğuna duyduğu inanç, onun yaşadığı dönemde söylediklerine inanmaya gönüllü bir haylı insan olması ve zamanla artan popülerliğinin taşıdığı siyasi potansiyel Timur tarafından öldürülmesine zemin hazırladı. Fazlullah yakalanıp Elince Kalesi'nde idam edildi. O zamana kadar Hurifiler için bir sığınma yeri olan kale önderlerinin öldürülmesinden sonra bir mabed gibi görülmeye başlandı.


ORTAÇAĞDA MÜSTAHKEM BİR KALE ALINCAK

ENSAR MACİT

KITABEVI YAYINLARI

2022

180 SAYFA

ACAIBUL MAKDUR

İBN ARABŞAH

ÇEV. AHSEN BATUR

SELENGE YAYINLARI

2023

FAZLULLAH ESTERABADI VE HURUFILIK

SHAHZAD BASHIR

ÇEV. AHMET TUNÇ ŞEN

KİTAP YAYINEVI

2013


Hayata pamuk ipliğiyle bağlı olan savaşın çocukları

Bizim gençlerin hikâyelerini anlatacağız

Sırrın sırrını işaret eden bir roman