Dyt. Ertuğ, vücut kitle indeksinin 35'in üzerinde olan ve obezite kaynaklı hastalıkları bulunanlar için çok önemli bir tedavi seçeneği olan mide küçültme ameliyatları ile kalıcı kilo kontrolü sağlanabildiğini söyledi. "Ancak bunun için şartların çok iyi oluşturulması ve ameliyatın uzman bir ekip tarafından donanımlı bir merkezde gerçekleştirilmesi büyük önem taşıyor" diyen Dyt. Ertuğ, "Ameliyat sonrası ilk bir yıl ise çok önemli. Hastanın bu süreçte beslenme ve diyet uzmanının rehberliğinde bir yaşam şekli belirlemesi gerekiyor" diye konuştu.
Tüp mide ameliyatı sonrasında önerilen beslenme programına uyulmadığı takdirde beslenme yetersizliği ile karşılaşılabileceği uyarısında buluna Dyt. Ertuğ, "Vitamin-mineral katkısı ve besin değeri yüksek gıdaların tüketilmesi, ameliyat sonrası hem kişinin sağlığı açısından hem de başarılı kilo kaybı için oldukça önemlidir. Sleeve gastrektomi ile oluşturulan tüp mide, katı yiyeceklere bir kısıtlama getirmektedir. Ameliyat sonrasındaki 1 yıl boyunca hastaya beslenme ve diyet uzmanı rehberliğinde 3 veya 4 aşamadan oluşan düşük karbonhidrat-yüksek proteinli bir diyet uygulanmaktadır" dedi.
Her sıvı gıda masum değil
Diyetisyen Berna Ertuğ, tüp mide ameliyatı ile hastaların tüketeceği katı gıdaların hacminin kısıtlanabileceğini söyledi. Beslenme programlarının sıvı besinler ile başladığını açıklayan Dyt. Ertuğ, "Ancak bu hastanın her sıvıyı tüketebileceği anlamına gelmez. Hastalar tüp mide ameliyatı geçirmiş olsalar da, besinlerin vücut tarafından emilimi değişmemektedir. Bu yüzden kalorisi yüksek, yağlı ve kremalı içecekler gibi sıvı gıdaların tüketilmesi, hastanın kilo vermesini engeller. Sıvı alımında kalori aşımı yapılırsa, hastanın kilo vermesi durarak kilo alma riski doğabilir. Beslenme ve diyet uzmanının uyguladığı, hastanın kalori ve protein ihtiyacına göre az az ve sık sık beslenebileceği bir devam programı hazırlanarak, hastada kalıcı kilo kontrolü sağlanır" diye konuştu.
Küçük porsiyonları fazla çiğneyerek beslen
Tüp mide ameliyatı sonrasında uyulması gerekenler hakkında da bilgiler veren Dyt. Ertuğ, önerilerini şöyle sıraladı: "Küçük porsiyonlarla daha fazla sayıda öğünler düzenlenmelidir. Yemekler iyi bir şekilde çiğnenerek yenmelidir. Düzenli spor yapılmalıdır. Yemeklerden 10-15 dakika önce ve 20-30 dakika sonra su ve diğer sıvı içecekler tüketilmemelidir. Öğünlerde katı ve sıvı yiyecek ve içecekler bir arada tüketilmemelidir. Bir günde yudum yudum gerekirse pipet kullanarak 1 litre su içilmeli, su miktarı 1,5-2 litreye zamanla çıkarılmalıdır."
Tetkikler aksatılmamalı
Son olarak tüp mide ameliyatı olmuş hastalara, ameliyattan sonraki süreçte protein açısından zengin diyet uygulanması gerektiğini kaydeden Dyt. Ertuğ, "Endokrinoloji, diyabet ve metabolizma hastalıkları ve beslenme uzmanlarının önerdiği vitamin ve mineral destekleri alınmalıdır. Hasta rutin tetkiklerini yaptırarak aşırı su kaybı, mide bulantısı, kusma, anoreksiya, açlık duygusunun geri gelmesi, reaktif hipoglisemi, kabızlık, ishal, laktoz intoleransı ve saç kaybı gibi beslenmeden kaynaklanabilecek şikayetleri en aza indirmiş olacaktır" şeklinde konuştu.
Tüp mide ameliyatı sonrasında önerilen beslenme programına uyulmadığı takdirde beslenme yetersizliği ile karşılaşılabileceği uyarısında buluna Dyt. Ertuğ, "Vitamin-mineral katkısı ve besin değeri yüksek gıdaların tüketilmesi, ameliyat sonrası hem kişinin sağlığı açısından hem de başarılı kilo kaybı için oldukça önemlidir. Sleeve gastrektomi ile oluşturulan tüp mide, katı yiyeceklere bir kısıtlama getirmektedir. Ameliyat sonrasındaki 1 yıl boyunca hastaya beslenme ve diyet uzmanı rehberliğinde 3 veya 4 aşamadan oluşan düşük karbonhidrat-yüksek proteinli bir diyet uygulanmaktadır" dedi.
Her sıvı gıda masum değil
Diyetisyen Berna Ertuğ, tüp mide ameliyatı ile hastaların tüketeceği katı gıdaların hacminin kısıtlanabileceğini söyledi. Beslenme programlarının sıvı besinler ile başladığını açıklayan Dyt. Ertuğ, "Ancak bu hastanın her sıvıyı tüketebileceği anlamına gelmez. Hastalar tüp mide ameliyatı geçirmiş olsalar da, besinlerin vücut tarafından emilimi değişmemektedir. Bu yüzden kalorisi yüksek, yağlı ve kremalı içecekler gibi sıvı gıdaların tüketilmesi, hastanın kilo vermesini engeller. Sıvı alımında kalori aşımı yapılırsa, hastanın kilo vermesi durarak kilo alma riski doğabilir. Beslenme ve diyet uzmanının uyguladığı, hastanın kalori ve protein ihtiyacına göre az az ve sık sık beslenebileceği bir devam programı hazırlanarak, hastada kalıcı kilo kontrolü sağlanır" diye konuştu.
Küçük porsiyonları fazla çiğneyerek beslen
Tüp mide ameliyatı sonrasında uyulması gerekenler hakkında da bilgiler veren Dyt. Ertuğ, önerilerini şöyle sıraladı: "Küçük porsiyonlarla daha fazla sayıda öğünler düzenlenmelidir. Yemekler iyi bir şekilde çiğnenerek yenmelidir. Düzenli spor yapılmalıdır. Yemeklerden 10-15 dakika önce ve 20-30 dakika sonra su ve diğer sıvı içecekler tüketilmemelidir. Öğünlerde katı ve sıvı yiyecek ve içecekler bir arada tüketilmemelidir. Bir günde yudum yudum gerekirse pipet kullanarak 1 litre su içilmeli, su miktarı 1,5-2 litreye zamanla çıkarılmalıdır."
Tetkikler aksatılmamalı
Son olarak tüp mide ameliyatı olmuş hastalara, ameliyattan sonraki süreçte protein açısından zengin diyet uygulanması gerektiğini kaydeden Dyt. Ertuğ, "Endokrinoloji, diyabet ve metabolizma hastalıkları ve beslenme uzmanlarının önerdiği vitamin ve mineral destekleri alınmalıdır. Hasta rutin tetkiklerini yaptırarak aşırı su kaybı, mide bulantısı, kusma, anoreksiya, açlık duygusunun geri gelmesi, reaktif hipoglisemi, kabızlık, ishal, laktoz intoleransı ve saç kaybı gibi beslenmeden kaynaklanabilecek şikayetleri en aza indirmiş olacaktır" şeklinde konuştu.
Mideniz ağrıyorsa safra taşına baktırın
Modern hayatın toplanma yeri artık kütüphaneler
Uluslararası Kütüphane ve Teknoloji Festivali başlıyor
Biruni Üniversite Hastanesi'nden Türkiye'de bir ilk: Aort yetmezliğinde uyguladığı yöntemle literatüre girecek
Sağlıkta 5 yıllık yeni yol haritası: Toplumun yüzde 45'i yeterli ve mükemmel düzeyde sağlık okuryazarı
Modern hayatın toplanma yeri artık kütüphaneler
Uluslararası Kütüphane ve Teknoloji Festivali başlıyor
Biruni Üniversite Hastanesi'nden Türkiye'de bir ilk: Aort yetmezliğinde uyguladığı yöntemle literatüre girecek
Sağlıkta 5 yıllık yeni yol haritası: Toplumun yüzde 45'i yeterli ve mükemmel düzeyde sağlık okuryazarı