Transfer döneminin ilk hareketlenmesinde "bereket" Beşiktaş'tan yana gibi görünüyor. Burada aldanılmaması gereken yorum "gibi" kelimesinde gizli. Galatasaray'ın sağ tarafa bir Okan Koç montajı hayali kurması doğrudur. Ancak o bölgede sorunu giderebilecek adamlar vardır, fakat koca bir yıl sadece formalarını gezdirmişlerdir.

Şimdi bir bakalım...

Biraz iyi oynasa Ümit Davala, azıcık form tutsa Batista, acemiliğini çabuk atlatsa Suat Usta, hadi onlar olmadı diyelim biraz kıpırdansalar Pinto, Berkant hatta Arif o kanadın serumu olmazlar mı? Demek ki, eldekilerden birini idman topçusu olmaktan çıkardığı zaman sorunu kulübesinden çözebilir Fatih Terim. Ama Beşiktaş, Kaan Dobra'nın çırpındığı yere mutlaka almak zorundaydı Okan Koç'u. Oysa Galatasaray'ın "olmazsa olmazı" değildi Okan.

Sol tarafta kötü bir sezon yaşayan Hakan Ünsal'ı duble edebilecek ve Ergün'ü göbekte bir güç olarak kullanmasını sağlayacak Orhan Ak tam isabet sayılmaz mı?

Defansta en kritik Beşiktaş maçında İbrahim'i "buyur eden" Emre Aşık aşama yapma niteliğini çoktan kaybetmişti. Safrayı rakibine veren Sarı-Kırmızılılar yerine orta ve hücuma da çıkan üstelik çok genç bir Ömer alarak doğru pansuman yapmış sayılmaz mı?

Aradıkları "topu mutlak içeri sokan" golcü tipini bulduklarında ve defansa Adanalı Volkan'ı bir an dalıp kaçırdığı için ipi çekilen Xavier'den kurtulduklarında bütün mesele o bölgeye Popescu gibi "geriden doğru ve iyi başlayan" adamı bulmaya kalmaz mı? Almaguer, Xavier ve bir dönem Vedat bu ihtiyaç için kullanılmadı mı? Fatih Terim bu iki noktayı çözdüğü zaman Ayhan gibi oyunun yüzde 80'ini yana ve geriye oynayan bir oyuncuyu kullanmak zorunluluğundan kurtulduğunda zaten ortada sorun kalır mı?

En büyük transfer geçen sene hiç oynamayan Revivo ve Hasan Şaş'ın farklı bir sezona hazırlandıklarının sinyallerinde gizli değil mi?

En büyük rakiplerine 3'e alacakları adamları 5'e mal ettirmek günümüzün acımasız ama geçerli olan politikası sayılmaz mı?

ÜMİT AKTAN

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu