|

ABD’nin adaleti siyah beyaz: Göz göre göre çifte standart

ABD’de, Payton Gendron isimli 18 yaşında beyaz bir erkeğin, siyahların yoğun olduğu Buffalo’da 10 masum insanın canına kıydığı ırkçı saldırı, ülkedeki beyaz terörü bir kez daha gözler önüne serdi. Siyahiler gözaltında can verirken, katliam yapan beyazlar, ‘terör’ suçlamasıyla karşılaşmadan adeta korumaya alınıyor. Gendron’un polis tarafından gözaltına alınma görüntüleri ABD adaletinde yaşanan çifte standardı bir kez daha tartışmaya açtı.

Muhammed Vefa Yürekli
00:00 - 20/05/2022 Cuma
Güncelleme: 04:20 - 20/05/2022 Cuma
Yeni Şafak
Payton Gendron
Payton Gendron
ABD’de, 14 Mayıs Cumartesi günü Payton Gendron isimli 18 yaşında beyaz bir erkeğin, siyahların yoğun olduğu New York eyaletine bağlı Buffalo kentinde, 10 masum insanın canına kıydığı ırkçı saldırı, ülkede beyaz terörün geldiği noktayı gözler önüne serdi. Irkçı katliamda ortaya çıkan manifestoda Gendron, kendisini
“faşist, beyazların üstünlüğünü savunan biri ve ırkçı”
şeklinde tanımlarken, kan donduran metinde
“saldırganın mümkün olduğu kadar çok siyahiyi öldürme planı”
yer alıyor. Saldırı sonrasında ise polisin saatlerce dil dökmesi sonucu
saldırganın burnu bile kanamadan tutuklanması,
ülkedeki güvenlik ve adalet sisteminin işleyişine dair soruları da gündeme getirdi.
  • ABD’de son yıllarda
    silahsız olmalarına rağmen birçok siyahi, polis şiddetine kurban gitti. Cinayeti işleyen polis memurları ya beraat etti, ya da basit cezalarla paçayı kurtardı.
    Buna karşılık ırkçı katliamlar gerçekleştiren beyaz saldırganların işlediği suçların “terör” kapsamına alınmadan, ya “nefret suçu” ya da “akli dengesizlik” gibi kılıflarla hafifletilmeye çalışıldığı ve saldırganlara polisin davranışının daha müsamahakar olduğu görülüyor.
    ABD’deki adalet ve asayiş alanında bu iki yüzlü tutumun, hem ırkçılığı beslediği hem de birçok katliama davet çıkardığı düşünülüyor.
İşte son dönemde göz göre göre katliam gerçekleştirip tutuklanan beyaz teröristlerden ve polis şiddeti sonucu katledilen silahsız siyahilerden birkaçı…
-25 Mayıs 2020’de Minneapolis kentinde bir market sahibi, 46 yaşındaki George Floyd’un 20 dolarlık sahte banknotla alışveriş yapmaya çalıştığı şüphesiyle polisi aradı. 44 yaşındaki polis memuru Derek Chauvin,
silahsız Floyd’u
göz altına alırken boynunu diziyle
8 dakika 46 saniye boyunca bastırdı.
Dakikalarca “nefes alamıyorum” diye yalvaran Floyd, feci şekilde can verdi.
Bir kız babası olan siyahi Floyd’a uygulanan polis şiddetti, ülke genelinde infiale yol açtı.

-ABD’nin Wisconsin eyaletinin Kenosha kentinde geçen yılki
ırkçılık karşıtı protestolar sırasında iki kişiyi öldüren,
bir kişiyi de yaralayan
18 yaşındaki Kyle Rittenhouse, hakkındaki
tüm suçlamalardan beraat
etti. Rittenhouse, siyahilerin gösterileri sırasında eylemcilere
yarı otomatik bir tüfekle ateş açmıştı.

-13 Mart 2020’de Louisville’de Breonna Taylor’ın evine baskın düzenlendi. Uyuşturucu operasyonu kapsamında baskın yapan polisler
sorgusuz sualsiz Taylor’ı 8 kurşunla vurarak infaz etti.
Ancak daha sonra evde
herhangi bir uyuşturucu madde bulunamadığı
ortaya çıktı. Cinayeti işleyen
polis memurları serbest bırakıldı.
-17 Haziran 2015’te Dylann Roof isimli bir beyaz, Emanuel Afrikan-Methodist Episcopal Kilisesi’ne düzenlediği
silahlı saldırıda 9 siyahı öldürüp, bir kişiyi de yaraladı.
Saldırının ardından bir internet sitesinde
‘ırkçı manifesto’ yayınlayan
Roof’un tutukluğu devam ediyor.

-24 Ağustos 2019’da ABD’nin Colorada eyaletinde Elijah McCalin isimli siyahi bir genç,
3 polis tarafından yere yatırılıp feci şekilde hırpalandı. Direnmemesi için polis memurları McCalin’e 500 gram sakinleştirici ketamin enjekte etti.
Fakat genç adam,
kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi.
Polisler
kanıt yetersizliğinden serbest
bırakıldı.
-2020 yılında ABD’nin Delaware eyaletinin Willington kentinde 23 yaşındaki Peter Manfredonia,
bir kişiyi samuray kılıcıyla öldürdü ve polisin elinden kaçtı.
Ardından
çocukluk arkadaşını kafasından vurarak katletti.
Katilin işlediği 2. cinayet sonrası
polisin beyazlara yönelik yetersiz müdahales
i
eleştirilerin odağında yer aldı.
-2014 yılında New York polisi,
kaçak sigara sattığı gerekçesiyle gözaltına aldığı Eric Garner’ı yerde boğarak öldürdü.
Defalarca kez nefes alamıyorum demesine rağmen polis Garner’ın boğazından dizini çekmedi. Garner’a müdahale eden ve ölümüne neden
polis memurları mahkeme kararı ile serbest bırakıldı.
-James Holmes, 20 Temmuz 2012’de Aurora kentindeki Century Sineması’nda
rastgele ateş açarak 12 kişinin ölümüne ve 70 kişinin yaralanmasına neden oldu. 165 ayrı suçtan hüküm giyen Holmes’un saldırıyı önceden planladığı belirtilirken, katliam sonrası burnu bile kanamadan
tutuklanarak cezaevine gönderildi.
-2012 yılında Chicago’da Servin isimli bir polis memuru
parkta bulunan dört siyahi gence evlerine gitmelerini söyledi.
Gençlerin itirazı üzerine Servin, kendisine silah çekildiği gerekçesiyle
22 yaşındaki Rekia’yı kafasından vurarak katletti.
Polis meşru müdafaa gerekçesiyle serbest
bırakılırken
olay yerinde silah bulunamadı.
-2019’un Mayıs ayında Teksas eyaletinin El Paso kentinde Patrick Crusius isimli ırkçı bir katil,
AK-47 model tüfek ile alışveriş merkezine girerek 22 kişiyi öldürdü.
Daha sonra
4 sayfalık ırkçı manifestosu
ortaya çıkan Crusius’un, polise verdiği ifadede
“Hedefim Meksikalıları öldürmek”
dediği açıklandı.
-9 Ağustos 2014 tarihinde, Missiori eyaletinin Ferguson kentinde beyaz polis memuru Darren Wilson
, silahsız ve siyahi genç olan 18 yaşındaki Michael Brown’u başından iki kez olmak üzere 6 kurşunla infaz etti.
Vurulduğu sırada hırsızlık yaptığı iddia edilen gencin,
daha sonra yayımlanan güvenlik kamerası görüntülerinde hırsızlık yapmadığı
ortaya çıktı.
#ABD
#Payton Gendron
#Buffalo
#George Floyd
#Breonna Taylor
#Elijah McCalin
2 yıl önce