BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) Haiti'deki BM Barış Gücüne (MINUSTAH) 3 bin 500 takviye personel gönderme kararının 'dünyanın Haiti'nin yanında olduğunu gösterdiğini' söyledi.
Genel Sekreter Ban, BMGK'nın Haiti'de 7 bini asker 2 bini polis olmak üzere toplam 9 bin civarında olan MINUSTAH personel sayısını 12 bin 651'e yükseltecek kararın alınmasından sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Konseyin 'olağanüstü koşullarda, olağanüstü önlemleri yine olağanüstü bir kararlılıkla aldığını' belirterek, Konseyin bu konuda hızlı davranmasından çok memnun olduğunu dile getirdi.
'Bu karar dünyanın Haiti'nin yanında olduğunu gösterdi' diyen Ban, takviye gücün bir an önce Haiti'ye gitmesinin önemli olduğunu belirtti. Ban, bu arada arama ve kurtarma çalışmalarının devam ettiğini, Haiti'de bin 700 kişiden oluşan 43 uluslararası arama-kurtarma ekibinin 90 kişiyi enkazdan kurtardığını söyledi.
Konseyin dönem başkanı Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Yesui de yaptığı açıklamada, MINUSTAH'ın personel sayısının 6 aylık bir dönem için arttırılacağını ve Konseyin durumu takip etmeye devam edeceğini söyledi.
Genel Sekreter Ban'ın barışı koruma operasyonlarından sorumlu yardımcısı Alain Le Roy da, takviye güçlerin asıl görevinin insani yardım konvoylarını güvenli bir şekilde ulaşımlarını sağlamak olduğunu bildirdi.
ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Alejandro Wolff da, Haiti'ye yapılan insani yardım operasyonu koordine eden tarafın ABD değil BM olduğunu, BM'ye yardım etmek için 11 bin dolayındaki Amerikalı askeri personelin ellerinden geleni yaptığını ifade etti.
BM'nin Haiti'deki misyonunun başına geçen Edmond Mulet, gazetecilere Haiti'den video konferans yoluyla yaptığı açıklamada, aralarında BM özel temsilcisi Hedi Annabi, yardımcısı Luiz Carlos da Costa'nın da olduğu pek çok meslektaşlarını depremde yitirmelerine rağmen BM'nin Haiti'de görevinin başında olduğunu vurguladı.
Haiti'deki genel durumun sakin olduğunu belirten Mulet, küçük çapta yağmalama olaylarına rastlanıldığını, ancak bazı medya gruplarının Haiti'deki asayiş durumunu doğru yansıtmadıklarını, durumu abarttıklarını ifade etti. Ancak Mulet, depremde yıkılan bir cezaevinden tehlikeli mahkumların kaçmasından duydukları endişeyi dile getirdi.
Haiti'ye uluslararası yardımın geldiğini ve kendilerinin bunu en iyi şekilde dağıtmaya çalıştıklarını anlatan Edmond Mulet, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu birkaç ülkenin Haiti'ye sahra hastanesi gönderdiğini, bundan dolayı müteşekkir olduklarını söyledi.
Mulet, BMGK'nın kararıyla Haiti'ye gönderilecek takviye BM barış gücü personelinin 'kendi kendilerine yetmesi, yanlarında gerekli malzemeleri getirmesi gerektiğini' belirten Mulet, BM olarak şu an kendilerine yardımda bulunacak durumda olmadıklarını ifade etti. Mulet, başkent Port-au-Prince'de şu an 3 bin 400 MINUSTAH personeli bulunduğu bilgisini verdi.
BM üst düzey yetkilisi David Wimhurst de yaptığı açıklamada, korkunç bir felaket yaşayan Haiti'nin başkenti Port-au-Prince'in fay hattında bulunduğunu dikkati çekerek, bu kentte binaların gerekli yapım kurallarına göre yeni baştan inşa edilmesi gerektiğini kaydetti.
BM'nin eski sözcüsü Haitili Michelle Montas da gazetecilerin soruları üzerine, başlarından korkunç bir olay geçtiğini söyledi.
Depremin korkunç bir uğultuyla iki dalga halinde geldiğini ve artçı sarsıntılarla birlikte son derece uzun sürdüğünü anlatan Montas, Haiti'de ne olduğunu sabah gün aydınlanınca anladıklarını, sokakların cesetlerle kaplı olduğunu gördüklerini belirtti.
Montas, buna rağmen Haitililerin umutsuzluğa kapılmamaya çalıştıklarına ve örnek bir dayanışma gösterdiklerine işaret ederek Montas, 'Çok kayıp insanımız var, elektrik yok, pek çok insan geceleri dışarıda hepbirlikte uyuyor, ama umutsuzluk hakim değil' dedi.
Michelle Montas, depremde BM binasının çökmesiyle hayatını kaybeden BM'nin Haiti özel temsilci yardımcısı Luiz Carlos da Costa'yı o gece evine yemeğe çağırdığını, ama sonra deprem olduğunu da söyledi.
Bu arada, BM'nin New York'taki merkezinden BM Haiti misyonuna atanan enformasyondan sorumlu 31 yaşındaki Kanadalı Alexandra Duguay'ın da depremde hayatını kaybettiği yönünde bilgi ulaşması BM'de herkesi yasa boğdu.
