Okul korkusu olarak da adlandırılan okul fobisi, çeşitli nedenlerden ötürü çocuğun okula gitmek istememesi, okula gitmeme konusunda direnmesi şeklinde tanımlanabilir. Özellikle ilk defa okula giden çocukların karşı karşıya kaldığı bu durum, ailelerin çocuklarına baskı kurmadan üstesinden gelmeleri gereken bir durumdur. Okula isteksizlik ve okul korkusunun tedavisinde ailenin, okulun ve öğretmenin rolü çok önemlidir.
Okul fobisi, genellikle 5-8 yaşları arasındaki çocuklarda görülse de bazı durumlarda 11-14 yaşlarında da rastlanılır. Okul fobisi olan çocuklar, okula olan isteksizliklerini bedensel yakınmalarla dile getirir ve anne babalarını ikna etmeye çalışırlar.
Okul fobisi belirtileri; özellikle okul saatleri yaklaştığında sıkıntı artışı, ağlama, sinirlilik, uykusuzluk, saldırganlık veya baş ağrısı, mide bulantısı, iştahsızlık gibi şikayetlerdir. Tepkiler okul saatleri yaklaştığında daha da artar.
Okul fobisi nedeniyle okula gitmek istemeyen çocuğu anlayışla karşılamak gerekir. Kızmak, öfkelenmek, çocuğu zorla okula götürmek çözüm değildir. Suçlamadan, onu dinleyerek soruna neden olan faktörleri bulmak, çözüm için ilk adım olmalıdır. Çocuğa bu korkunun birçok çocukta görülebildiği ve değişiminin mümkün olduğu anlatılmalı, ona güven verilmelidir. Okul ve öğretmeniyle işbirliği sağlanmalıdır. Okulun önemi basit bir dille anlatılmalı, okula karşı bir merak ve özen duyması sağlanmalıdır. Gerekiyorsa okula sizin eşliğinizde gitmeli ve korkusu ile baş etmesi sağlanmalıdır. Okula gitmeden önce yapılan uzun vedalaşmaların, uzun süreli bir ayrılık kaygısını tetikleyeceği unutulmamalı ve vedalar olabildiğince kısa tutulmalıdır.