|

Un ihracatımız 4 milyon tonu bulur

Ulusoy Un Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Eren Günhan Ulusoy, 2023'te 3,6 milyon ton olan un ihracatının iklimsel ve global koşullarda bir sorun yaşanmadığı takdirde bu yıl 4 milyon tonu bulabileceğini söyledi. Yeni rekor beklediklerinin altını çizen Ulusoy, “Grup olarak Türkiye’nin toplam un ihracatının yüzde 10’unu gerçekleştirdik, 2024’te bunun sürmesini bekliyoruz” dedi.

Orhan Orhun Ünal
04:00 - 25/02/2024 воскресенье
Güncelleme: 05:11 - 25/02/2024 воскресенье
Yeni Şafak
Fotoğraf: Arşiv
Fotoğraf: Arşiv

Türkiye, geçen yıl 3 milyon 663 bin ton ile tüm zamanların en yüksek un ihracatına imza attı. 2023 yılında un ihracatında sektörün rekor tazelediğini ve yaklaşık 1,5 milyar dolar gelir elde edildiğini belirten Ulusoy Un Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Eren Günhan Ulusoy, “2024’te ani ve olumsuz bir gelişme olmadığı takdirde 3,8 milyon ton un ihracatı beklentimiz var. Hatta bu rakam 4 milyon tonu bulabilir” dedi. Pandemi, küresel iklim değişikliği, Ukrayna Savaşı ve son olarak Kızıldeniz krizi sonrasında kritik bir emtia haline gelen buğdayı ve şirket hedeflerini Eren Günhan Ulusoy ile konuştuk.


KIZILDENİZ KRİZİNİN SEKTÖRE ETKİSİ AZ

Aynı zamanda, Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği (IAOM) Avrasya Bölge Başkanlığı görevini de sürdüren Ulusoy, Kızıldeniz krizinin Uzak Doğu başta olmak üzere farklı coğrafyaları olumsuz etkilediğini dile getirdi. Ulusoy, “Sektör olarak Uzak Doğu’da kayıp yaşıyoruz. Kızıldeniz’in güneyine gelmeden Cibuti, Sudan buralarda talep artışını görüyoruz. Konteyner fiyatları önce çok sert yükseldi, şimdi gerileme eğiliminde. 1 ay önce bu konuyu konuşurken o bölgeye olan ihracatın olumsuz etkilendiğini söyleyebilirdik, ancak şimdilerde toparlanma söz konusu. Un ticaretini bekletemezsiniz. Depoda 1 aylık ürün varsa, müşteri onu almak zorunda. Kızıldeniz etkisi, lojistik kanalda etkili olsa da un ihracatımızın üzerinde etkisi sınırlı. Sadece talebi ertelediğini söyleyebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.


YÜZDE 10’LUK PAYIMIZI KORUMAK İSTİYORUZ

Grup olarak Türkiye’nin toplam un ihracatının yüzde 10’unu yaptıkları bilgisini de veren Ulusoy, “Şirket olarak 2024’te yüzde 10’luk payımızı korumak istiyoruz” şeklinde konuştu. 2022’de Söke Un markasını alarak perakendeye girdiklerini hatırlatan Ulusoy, “Unlu mamullerde kurabiye çıktıktan sonra 2024 içinde raflardaki yerini alacak, sonrasında ürün çeşidi sayımız artacak. Acele etmiyoruz ve tüketici talebini iyi araştırıyoruz” açıklamasını yaptı. Enerji yatırımlarının öneminden bahseden Ulusoy, “Söke Un’un 14 megavatlık yatırımı tamamlandı, bağlantı anlaşmasını bekliyoruz, 2024 içinde üretime geçecek. Ulusoy Un, için RES yatırımı söz konusu, onun da 2025 ilk çeyrekte devreye alacağız” ifadelerini kullandı.


GENÇLERIN ÖNCELIĞI ÜRÜN KIMLIĞI

Günhan Ulusoy , unlu mamullere yönelik hazırlıklarını şöyle özetledi: “Şu an tüketicilerde en fazla sağlıklı ve doğal tüketim eğilimi öne çıkıyor. İkinci olarak özellikle 18-30 yaş arasında deneyim kısmının önem kazandığını görüyoruz. Yani sadece ürünün beslenme kısmı değil, tüketici deneyimine yaptığı katkıya da bakıyorlar. Gençler, ürünün bir kimliği olmalı mesajını veriyor. Özellikle genç tüketici, ürünün hikayesi varsa o deneyime daha fazla ödemeye razı. Biz de stratejilerimizi buna göre yapıyoruz.”


KÜRESEL GIDA TRENDI BITKI BAZLI PROTEIN

“Türkiye’de gıda sektöründeki Ar-Ge faaliyetleri yeni ürün çıkarma veya lezzet odaklı iken dünyada farklı bir yöne gidiş var” diyen Ulusoy sözlerini şöyle tamamladı: “Özellikle Avrupa Birliği ve ABD tarafında bitki bazlı proteinlerin geliştirilmesine yönelik yenilikçi yatırımlar bulunuyor. Hayvansal proteinden bitkisele doğru yönelim söz konusu. Türkiye pazarı için bunun erken olduğunu söyleyebiliriz.”


#Ekonomi
#ihracat
#un
2 месяцев назад