İstanbul'da FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde yer alan askerlere yönelik ilk iddianame hazırlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcılarından Hikmet Pak ve Bülent Başer tarafından, 15 Temmuz darbe Girişimi'nde görev alan askerlere yönelik hazırlanan ilk iddianame, Başsavcılık tarafından onaylandı. Sabiha Gökçen Havalimanı'nın işgaline ilişkin 1 yüzbaşı, 3 üstteğmen, 4 astsubay, 20 uzman çavuş olmak üzere toplamda 28'i tutuklu rütbeli, 34'ü tutuksuz er hakkında hazırlanan 189 sayfalık iddianamede, tüm şüphelilerin “anayasayı ihlal, Cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi kaldırmaya teşebbüs, Türkiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmaya teşbbüs ve silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ev 5'er yıldan 10'ar yıla kadar hapis istendi.
İddianamede, 15 Temmuz Darbe Girişiminden önce 12, 13 ve 14 Temmuz tarihlerinde üst rütbeli askerlerin General Nurettin Baransel Kışlası 2'inci Zırhlı Tugay Komutanlığı'nda gizli darbe toplantısı yaptıkları, bu toplantıya diğer illerden gelen üst düzey rütbeli askerlerin de katıldıkları anlatıldı. İstanbul'daki darbe örgütlenmesinin planlamalarının yapıldığı toplantıda, Sabiha Gökçen Havalimanı'nda yapılacak uygulamalara yönelik kararlar alındığına yer verilen iddianamede, toplantıya katılanlara çay servisinin binbaşı M.K. tarafından yapıldığı kaydedildi.
Darbe girişiminin 15 Temmuz gecesi saat 03.00'te yapılmasının planlandığı, ancak daha sonradan gelişen talimat doğrultusunda öne alındığı, yönlendirmelerin, “Yurtta Sulh” konseyi adlı watsapp grubundan yapıldığı anlatılan iddianamede, şüphelilerin bu grupta kod adları kullandıkları ifade edildi. Şüphelilerin, darbe girişiminden 03.00'e kadar haberdar olmamalarının hayatın olağan akışına aykırı olduğuna vurgu yapılan iddianamede, ele geçirilen yüzlerce silah ve binlerce mermiye yer verildi. Darbe toplantısını tutuklu Tuğgeneral Özkan Aydoğdu'nun yönettiği ifade edilen iddianamede toplantıya 1. Ordu Komutanı Kurmay Başkanı Tuğgeneral Eyüp Gürler, Kuleli Askeri Lisesi Komutanı Albay Mürsel Çıkrıkçı, 5. Zırhlı Tugay Komutan Yardımcısı Kurmay Albay Uzay Şahin'in de aralarında bulunduğu 20 rütbelinin katıldığı ifade edildi. İddianamede 23. Alay Komutanı Albay Ö.F'nin ifadeleri de yer aldı. Ö.F, darbe girişimi sırasında Boğaziçi Köprüsü'nde başlangıçta sorun yokken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın halkı sokağa çağırmasından sonra sıkıntı yaşandığını dile getirirken, oluşturulan Whatsapp grubunda yer alan Albay M.D'nin 'Mukavemet olursa halka ateş edin' dediği ifade edildi.
İddianamede darbe toplantısını yöneten isim olan Tuğgeneral Özkan Aydoğdu'nun ifadesi de yer aldı. Aydoğdu, emrindeki askerlere hangi emirleri verdiğini ifadesinde itiraf ederken, darbe yapılacağı bilgisinin darbeden 2 gün önce Albay Uzay Şahin ve Albay Muzaffer Düzenli tarafından kendisine söylendiğini anlattı. Aydoğdu, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında neler yaptığını şu şekilde anlattı: “Birinci Tank Taburu Komutanı Yarbay Şakir Çınar'ı Sabiha Gökçen Havalimanını emniyet altına almasını görevlendirdim. 2 Tank Tabur Komutanı Yarbay İrfan Arat'a her iki boğaz köprüsünün Anadolu Yakasının girişlerini güvenliğini ve Üsküdar Çevik Kuvvetin emniyet altına alınması yönünde talimat verdim.
Sabiha Gökçen e 4 tank, 2 ZPT zırhlı Personel taşıyıcı, Köprülere 2'şer tank ve 2'şerZPT zırhlı personel taşıyıcı, Çevik Kuvvete 6 tank sevk ettik. Keşif bölüğünden 4 ZPT araç, Acıbadem Telekom'a 4 ZPT gönderdim. Ayrıca 1 ordu komutanlığına takviye askeri araç gönderdim. 2 ZPT Fenerbahçe lojmanına gönderdim. Darbeye teşebbüsün gerçekleştiği gün belirttiğim gibi birliğimin başında idim. Yalnızca yönlendirme faaliyetlerinde bulundum.”
İddianamede örgütün eylemlerinin ilki Dink'in öldürülmesi olarak kaydedilirken, Tahşiye soruşturması, Selam Tevhid Kudüs Ordusu ve Mit Tırları soruşturması, 17-25 Aralık soruşturması anlatıldı. Darbe girişiminde Gülen bağlantısı, şüphelilerin üzerinden çıkan 1 dolarlar ve ByLock'a değinilen iddianame, İstanbul 23'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Öte yandan darbe girişiminde görev alan, Tuğgeneral, Tümgeneral, albay ve üst rütbelilerden 19'una yönelik yürütülen soruşturmanın devam ettiği öğrenildi.
İstanbul'daki darbe girişiminin ne zaman ve nerede planlandığı iddianamede anlatıldı. Buna göre 12 Temmuz saat 19.00'da General Nurettin Baransel Kışlası 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı'nda başlayan toplantının 14 Temmuz saat 01.30'a kadar sürdüğü kaydedildi. Toplantıya başka illerden gelen rütbeli askerlerin de aralarında olduğu ordu komutanları, garnizon komutanları, alay komutanları ve okul komutanlarının katıldığı belirtildi. Darbeci askerlerin toplantıda 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin bir dizi kararlar aldığı belirtildi. Buna göre, “Yurta Sulh” isimli wathsapp grubu oluşturdukları, Sabiha Gökçen Havalimanı, Boğaz köprülerinin girişleri, Emniyet Müdürlüğü ile Çevikkuvvet Şube Müdürlüğü, İstanbul Valiliği, Türk Telekom binası, Fenerbahçe Orduevi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve bazı kamu kurumlarının emniyet altına alınması, buralara tank ve zırhlı personel taşıyıcı ile mühimmatlı personel gönderilmesi kararı alındığı kaydedildi.
2. Zırhlı Tugay Komutanlığı'nda darbe toplantısı yapıldığı da ortaya çıktı. İddianamede 12, 13 ve 14 Temmuz'da gerçekleştirilen toplantıya İstanbul'daki birliklerin katıldığı kamera görüntüleri ile tespit edildi. Toplantıya katılanlar arasında, Tuğgeneral Özkan Aydoğdu, Tümgeneral Eyüp Gürler, Kuleli Askeri Lisesi eski komutanı Mürsel Çıkrıkçı ve Kahramanmaraş Garnizon Komutanı Uzay Şahin'in de olduğu yine kamera görüntülerinden tespit edildi. İddianamede şüpheli ve tanık ifadelerine de yer verildi. İfadelerde, darbenin gece saat 03.00'de yapılmasının kararlaştırıldığı ancak bilgi sızdırılması ihtimaline karşı saatin öne çekildiği anlatıldı. İddianamede tanık ifadelerine de yer verildi. Sorguları sırasında, “Darbe yapılacağını bilmiyorduk” şeklinde savunma yapan şüphelilere yönelik ise iddianamede, “Darbe yapılacağını bilmemeleri hayatın olağan akışına aykırı” ifadesi kullanıldı.
İddianamede Giresun'da 5 Temmuz tarihinde yaşanan helikopter kazasında eşi ve kızını kaybeden, kendisi de yaralanan Giresun eski Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Doğru ile ilgili ilginç bir bilgi de yer aldı. Doğru'nun darbenin komuta merkezi olduğu belirlenen Akıncılar Üssü'nü yönetecek isimlerden bir tanesi olarak belirlendiği ancak helikopter kazasında yaralandığı için Akıncılar'a gidemediği belirtildi. Darbeye katılan askerlerin her birine 100'er tüfek mermisi, 250 şerit halinde makineli tüfek mermisi, bin uçaksavar mermisi verilmesi yönünde karar alındığı belirtildi.
15 Temmuz Darbe Girişiminden önce 12, 13 ve 14 Temmuz tarihlerinde üst rütbeli askerlerin General Nurettin Baransel Kışlası 2'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı'nda gizli darbe toplantısına ait görüntülere Yeni Şafak ulaştı. İlk fotoğrafta darbeden 2 gün önce yani 13 Temmuz tarihindeki görüntülerde halka ateş edilmesi talimatını veren Albay Muzaffer Düzenli'nin sivil kıyafetlerle kışlanın giriş bölümünde olduğu görünüyor.
Darbe toplantısı için 3 günlük bir program belirleyen FETÖ'nün rütbeli askerleri koridorda tokalaşırken görünüyor. Fotoğraflardan elde edilen izlenime göre halka ateş edilmesi talimatı veren Albay Muzaffer Düzenli'nin kışlaya yeni geldiği ve diğer rütbelilerin kendisini karşıladığı tespiti iddianamede yer aldı. Hazırlanan iddianamede yer alan aynı güne ait diğer bir fotoğrafta ise Albay Rıfkı Keser, Topçu Kışlası Komutanı Albay Sadık Cebeci, Yarbay Fatih Karakaya, Albay Mehmet Kapan, Albay Ömer Faruk Özköse, Albay Muzaffer Düzenli'nin de bulunduğu rütbeli askerler ayak üstü konuşma gerçekleştirdikleri toplantı için ön hazırlık yaptıkları belirlendi.
Kamera görüntülerine yansıyan Albay Sadık Cebeci darbe girişimi esnasında Esenler İlçe Emniyet Müdürü Cihat Dağdeviren'i telefonla arayarak, 'Seni almaya geliyoruz' şeklinde tehditler savurduğu belirlenmişti. Cebeci, darbe girişimi için oluşturulan Whatsapp grubunda, 'Ak Parti İl Başkanlığı'na destek lazım' şeklinde paylaşımda bulunmuştu.
İddianamede şüphelilerin 8 zırhlı araçla Sabiha Gökçen Havalimanı'nı işgal etmeye kalkışma sebebine de yer verildi. Örgüt, hava ulaşım hareketlerinin buradan kontrol edilmesi, devlet büyüklerinin burayı kullanacakları ihtimalinin düşünülmesi, stratejik öneme sahip olması, en işlek havalimanı olması ve darbe girişimi sırasında hava harekatlarının koordinesinin buradan sağlanması nedeniyle Sabiha Gökçen'i işgal etmek istedi. Ayrıca farklı illerden darbeye katılmak için gelen askerlerin de buraya inmeleri planlanmış. İddianameye göre Sabiha Gökçen'in kontrolü için 'IRMAK 81' kodlu Yarbay Şakir Çınar'ın görevlendirildi. Belirlenen bölgeye giderken polis tarafından durdurulan Yarbay Çınar, Tuğgeneral Aydoğdu ile bağlantı kurarak durumu aktardı. Aydoğdu ise “Basıp geçin” şeklinde talimat verdi. Bu talimata Çınar “Yolu Açıp geçeceğiz” karşılığını verdi.
