Eski Filistin lideri Yaser Arafat’ın kız kardeşi Hatice Arafat, tedavi olmak için gittiği Mısır’ın başkenti Kahire’de hayatını kaybetti. “Yaşlı devrimci” lakabıyla tanınan 86 yaşındaki Hatice Arafat, Yaser Arafat’ın ailesinden kalan son kişiydi. Ömürünü Gazze’de geçiren Arafat, Filistin davası için çalışmaktan hiç vazgeçmedi. Ürdün, Lübnan, Suriye, Mısır ve Gazze Şeridi’nde Filistinlilere hizmet veren hayır kurumlarına başkanlık etti. Binlerce Filistinli öğrenciye burs sağlayan Arafat, Gazze’deki evinden hiç ayrılmadı.
Yaser Arafat, henüz dört yaşında annesini kaybedince babası yedi çocuğuna tek başına bakmakta zorlanır. Onu ve küçük kardeşini, eşinin Kudüs’te yaşayan akrabalarının yanına gönderir. 1937’den itibaren ise Arafat ve küçük kardeşinin bakımını ablaları üstlenir. Hatice Arafat o yıllara ilişkin, kardeşiyle ilgili anılarını şöyle anlatmıştı: “Daha beş yaşında iken mahallenin çocuklarını toplar ve onları peşine takardı. Hep birlikte İsrail askerlerine taş atarlardı.” Gazze’deki sahildeki evlerinde onunla uzun uzun konuştuklarını söyleyen Arafat, halkın endişeleri ve sorunları hakkında konuştuklarını ve her zaman onun yanında olmaya çalıştığını dile getirmişti.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, eski Filistin Devlet Başkanı şehit Yaser Arafat’ın Kahire’de vefat eden 86 yaşındaki kız kardeşi, aktivist Hatice Arafat için yas ilan etti. Abbas, merhumenin ailesine, akrabalarına ve sevenlerine başsağlığı dileklerinde bulundu. Hatice Arafat’ın Filistin devriminin mücadelesinde önemli bir rol oynadığına özellikle dikkat çekti.
Filistin ulusal kurtuluş mücadelesinin lideri ve Filistin’in simgesi olan Yaser Arafat, İsrail’e karşı yürütülen direnişte tüm kesimlerin desteğini alan ve saygı duyulan unutulmaz bir liderdi. İsrail birliklerine karşı düzenlenen saldırılara komutanlık etmesiyle tüm dünya onu tanıdı. Ona göre silahlı direniş, topraklarını ve özgürlüğünü yitirmiş bir ulus için tek çıkış yoluydu. Arafat 1974 yılındaki Birleşmiş Milletler (BM) toplantısında yaptığı konuşma uzun yıllar hafızalardan silinmedi. Arafat, o meşhur konuşmasında şunları söylemişti: “Bir elimde zeytin dalı diğerinde direnişçinin silahı ile karşınızdayım. Zeytin dalının elimden düşmesine izin vermeyin”
Yaser Arafat, İsrail’in Ramallah’taki karargahını uzun süre kuşatmasından sonra 2004 yılında Fransa’nın başkenti Paris’teki bir askeri hastanede 75 yaşında hayatını kaybetmişti. Filistinliler İsrail’i Yaser Arafat’ı zehirlemekle suçlamıştı. Özel Soruşturma Komisyonu zehirlenme iddialarını uzun yıllar araştırmış ama önemli bir bilgi vermemişti. El-Fetih Merkez Komitesinin bir üyesi olan Tuğgeneral Tevfik et-Tiravi başkanlığındaki Soruşturma Komisyonu, Arafat’ın yardımcılarını ve güvenlik görevlilerinisorguya çekmişti. Ayrıca, zehirlenerek öldürülüp öldürülmediğini tespit etmek için Arafat’ın cesedinden örnek alınmıştı. O yıllarda Hatice Arafat ise soruşturma için kardeşinin mezarının açılmasına şiddetle karşı çıkmıştı. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ise geçtiğimiz yıl Arafat’ı kimin öldürdüğünü bildiğini, ancak dosyayı incelemekle sorumlu Filistin Soruşturma Komisyonu’nun sonuçlarını bekleyeceğini duyurmuştu. Fakat bu açıklamalara rağmen komisyondan sonuçlar hakkında herhangi bir açıklama gelmedi.
