Ucuz ve masrafsız kredi vaadiyle onlarca işletmeyi dolandırdığı iddia edilen Yahudi asıllı işadamı Ariel Mayo, 4 saatlik sorgu sonrasında çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine girdi. Çağlayan Adliyesinde önceki gün Savcı Ahmet Hanif Uslu'ya ifade veren Mayo, 'tutuklanması talebiyle' nöbetçi mahkemeye çıkarıldı. Ariel Finans'ın “Türkiye Temsilcisi” olduğu iddia edilen Hatice B.'nin de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı öğrenildi. Saatlerce Adliye koridorlarında bekleyen mağdur işadamları, Ariel Finans dolandırıcılığının 'Türkiye yakın tarihinin en büyük kredi dolandırıcılığı' vakası olduğunu belirterek, “Biz yandık ama başkası yanmasın” dedi.
Önceki gece Savcı Ahmet Hanif Uslu tarafından 4 saat boyunca sorgulanan Mayo'nun, ifadesinde kimliğiyle ilgili çarpıcı tespitler de ortaya çıktı. Buna göre Mayo, İsrail'de kaldığı süre içerisinde Türkiye'deki bağlantılarıyla Ariel Mayo adını kullanarak irtibat kurdu. Sahte olmayan isimle Türkiye'ye de giriş çıkış yapan Mayo, İsrail'de hakkında yakalama kararı çıkınca bu defa Leonardo Dupont adını kullanarak Türkiye'ye girmeyi başardı. Bu yılın başında Türkiye'ye girdiği düşünülen Mayo'nun, Türkiye'de de çok sayıda işadamını mağdur ettiği öğrenildi. Mayo'nun babam diye tanıttığı Eliyahu Mayo'nun da, gerçekte babası olmadığı anlaşıldı. Sözde baba Mayo'nun da iki farklı isim kullandığı ortaya çıktı. Elihayu Mayo'nun da bazı işlerinde Edwuard Eliott Denmayo adını kullandığı tespit edildi. Mayo'nun, sadece son bir yılda 400 bin dolarlık dolandırıcılığa imza attığı iddia ediliyor. Son operasyonla birlikte, mağdur edildiğini ileri süren 7 şikayetçi ise toplamda 2 Milyon lirayı bulan miktarda dolandırıldıklarını iddia etti.
Mağdur avukatları, 'profesyonelce hazırlanmış dolandırıcılığın' mağdurlarına paralarını iade etmek için, sanığın mal varlığının araştırılacağını ancak sanığın, dolandırıcılıkla elde ettiği malları, kendi üzerine kayıtlı olmasını beklemediklerini de sözlerine ekleyerek, “Bir mal bulacağımızı düşünmüyoruz. Belki miras yoluyla kendilerine kalan Türkiye dışında malları olabilir. Ancak bu malların tespiti de çok zor. Ülkeler arası yazışmalar gerekiyor. O zaman kadar da malları kaçırabilirler” dedi. Polis, mağdurların yanı sıra, konuyu ilk kez gündeme Getiren Yeni Şafak muhabiri Orhan Turan'ın bilgisine başvurdu.
