|

Davutoğlu, Gülen'le görüşmesini anlattı

Başbakan Davutoğlu, 2013'te Gülen ile operasyonlardan 3 ay önce yaptığı son görüşmeyi anlattı. Davutoğlu, görüşmede Gülen'e son kez 'dön' çağrısı yaptıklarını belirterek "Dışarıda ne çevirmekte olduğunu biliyorduk" dedi. Davutoğlu, "Son bir hamle, çağrı yapmak istedik… Aralık ayında yapılacaktı darbe, neredeyse Humeyni'nin İran'a döndüğü gibi dönecekti" ifadelerini kullandı.

Yeni Şafak
09:51 - 30/04/2015 Perşembe
Güncelleme: 07:08 - 30/04/2015 Perşembe
Diğer

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 2013'te ABD Pensilvanya'da Fethullah Gülen'le yaptığı son günlerde gündeme getirilen görüşmesinin detaylarını ilk kez açıkladı. Davutoğlu, Gülen'i, Eylül 2013'te, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve ile o tarihte Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın bilgisi dahilinde ziyaret ettiğini belirtti. Milliyet gazetesine açıklama yapan Davutoğlu, “Elimizde istihbarat raporları var, neyi hedeflemekte olduklarını görüyorduk. Dışarıda ne çevirmekte olduğunu biliyorduk. Son bir hamle, çağrı yapmak istedik. Fırtına gelir ya, hissedersiniz... Meşruiyet çizgisi içinde kalınması ve Türkiye'ye dönmesini istedik” dedi.



Erdoğan'ın 2013 yılı Mayıs ayında Gülen'e “dön” çağrısı yaptığını anımsatan Davutoğlu, “Bunu iyi niyetimizle yaptık, sivil toplum alanında tutabilir miyiz diye yaptık. Yurtdışında örgütlenerek başka istihbarat ya da dış ülkelerin tesiri altında olan bir yapıya dönüşmüş olmaları konusu vardı. Onun için Türkiye'ye davet ettik” dedi. Gülen'in kendisine “Şimdi vakti değil” yanıtı verdiğini belirten Davutoğlu, “Bugün anlıyorum ki, 'Şimdi değil' demekle Aralık ayındaki darbeyi bekliyormuş. Humeyni'nin İran'a döndüğü gibi dönecekti” diye konuştu. İşte Başbakan Davutoğlu'nun açıklamaları:



Raporlar vardı


Sizin de Pensilvanya'ya gittiğiniz haberleri yapılıyor, sorusu üzerine Davutoğlu bakın ben hayatta yalan söylemedim, hiçbir şeyi gizli yapmadım, devletin gizli işleri hariç. 2013 yılında Eylül ayında BM Genel Kurulu'na gittiğimizde, Başbakanımızın (2013'te Başbakan olan Erdoğan), Cumhurbaşkanımızın (2013'te Cumhurbaşkanı olan Gül) bilgisi dahilinde gittim, doğrudur. Fethullah Gülen ile 2 veya 3 kere karşılaştım. Ondan önceki son karşılaşmam da 1995 yılında sempozyumda tebliğ sundum, kendisi teşekkür etti, o kadar. Son bir kez, gidişatın kötüye doğru gitmekte olduğunu biliyorum. Elimizde istihbarat raporları var. Ne yapmakta, neyi hedeflemekte olduklarını görüyorduk.



Yabancı unsurların tesirinde olduğunu bildiğimiz için gelsin istedik


Açık ve net mesajımızı onlara son bir kez, açıkçası vermek istedik. Birkaç saat görüştük, son bir çağrı ile meşruiyet çizgisi içinde, sivil toplum ya da cemaat yapısı içinde kalınması ve bunun için de Türkiye'ye dönmesini istedim. Cumhurbaşkanımız 2013'ün Mayıs'ında Gezi olayları oldu, Mayıs'ta 'gel diye' çağrı yapmıştı. Çünkü dışarıda ne çevirmekte olduğunu ve hangi yabancı unsurların tesirinde olduğunu bildiğimiz için Türkiye'ye gelsin istedik. Bu bir testti, sınavdı. Kendisi 'şimdi vakti değil' dedi. Her ne surette olursa olsun, hükümete karşı, devlete karşı bir tavır içinde olmayacağını söyledi. Ak Parti'ye karşı da tavır içinde olmayacağını söyledi.



Ekrem Dumanlı denilen kişi beni tehdit ediyor


Onlar kaydetmeye meraklı, neyse kayıtları çıkarsınlar. Hayatta yalan söylemedim. Ekrem Dumanlı denilen kişi beni tehdit ediyor, 'Yedi, içti' diyor. Biz yemeğe mi gitmişiz? Son derece saygılı karşıladılar. Saygı ifade ettiler. Yayın organlarınız, Suriye konusunda, rejim ağzıyla yayın yapıyor, Türkiye'yi eleştiriyor, bilmediğiniz konu ise bana sorun, bildiğiniz konu ise başka ülkelerin devletlerine yakın tavır sergilemeyin' dedim. Şunu da söyledim; 'büyük bir birikim, insan birikimi var bürokraside, ama yanlış işlerle bunu kimse harcamamalı, yanlış iş yapmamalı' dedim. Meşruiyet zeminine çağrı için son bir hamleydi. Eğer o gün dediklerimizi dinleselerdi bugün meşruiyet sınırları içinde kalsalardı ve çekilselerdi sivil toplum alanına iddia ettikleri gibi eğitim alanına çekilselerdi, istihbaratçılık yapmaktan, devlete nüfuz etmekten kaçınıp doğru dürüst birçok diğer yapı gibi kendi doğasında seyreden bir sivil toplum olsalardı şu anda ne Türkiye devleti zarar görürdü ne yaptıkları faaliyet zarar görürdü ne de bu gereksiz süreçler yaşanırdı.


#Başbakan Ahmet Davutoğlu
#2013
#Pensilvanya
#Fetullah Gülen
#paralel yapı
#görüşme
#dön çağrısı
9 yıl önce