|

Drone ve maket uçak saldırılarına karşı ne yapılmalı?

Türkiye'nin özellikle yerli ve milli savunma sistemlerine sahip olduktan sonra adeta 'beli kırılan' teröristler çareyi yeni yöntemler denemekte buldu. Son dönemlerde 'drone' ve 'maket uçak' saldırıları yapmaya çalışan örgüt her iki girişimde de başarısız olsa da güvenlik uzmanları bu değişimin iyi irdelenmesi gerektiği görüşünde. Konunun uzmanlarından Turan Oğuz'a göre terör örgütleri kendi aralarında teknoloji transferi yapıyor.

Sertaç Aksan
11:31 - 1/01/2019 Salı
Güncelleme: 11:51 - 10/03/2019 Pazar
Yeni Şafak
Drone ve maket uçak saldırıları dünyanın farklı coğrafyalarında kullanılıyor.
Drone ve maket uçak saldırıları dünyanın farklı coğrafyalarında kullanılıyor.

Ülkemizde bugüne kadar rastlanmasa da kısa aralıklarla yapılan iki farklı saldırı girişimi gözlerine yeniden terör örgütlerinin drone ve maket uçakla yapmak istediği saldırılara çevirdi.

İlk olarak 2018 yılı 10 Kasım'ında terör örgütü, Şırnak'ta 10 Kasım törenlerini hedef alarak valilik de dahil 10 ayrı noktaya, üzerilerinde C-3 ve C-4 patlayıcıların bulunduğu model uçaklarla saldırı düzenlemişti.

Yeni yılın son gününde de PKK'lı teröristler Şırnak'ın Silopi ve Cizre ilçelerindeki bazı askeri noktalara saldırı amacıyla patlayıcı tuzaklayıp havalandırdığı 3 maket uçak güvenlik güçlerince etkisiz hale getirildi.

PKK'nın yeni yöntemine karşı ne yapılmalı?

Türkiye ve Etki Alanındaki Bölgeler Savunma Analisti Turan Oğuz, bu tür saldırıların artabileceği uyarısında bulunarak, hangi önlemlerin alınması gerektiği konusunda görüşlerini bildirdi.

Drone ve model uçakların büyük çoğunluğunun Çin malı olduğuna dikkati çeken Oğuz, "Örneğin bu olayda kullanılan Çin yapımı model uçakları 400 ile 1.000 TL arasında oldukça kolay bir şekilde internetten temin etmek mümkün" şeklinde konuştu.

Oğuz neler yapılması gerektiği konusunda şunları söyledi:

  • Son dönemlerde teröristler de kendilerini geliştiriyor. Önceden programlanabilen maket uçaklar kullanıyorlar artık. Yani bu şu demek; geçmiş dönemde uzaktan kumandayla kontrol ettikleri bir maket uçak yolluyorlardı. Şimdi herhangi bir kumanda olmayan, kalkış ve iniş noktaları öncesinde programlanan ve daha sonra herhangi bir şekilde kumanda veya benzer bir şeyle müdahil olunmayan bir yöntemle saldırmak istiyorlar.

Terör örgütleri aralarında teknoloji transferi yapıyor

Suriye’de Ruslara yapılan saldırılarda görülen bu yöntemi kısa bir süre sonra Türkiye’de de görmeye başladık.

Eğer işin içinde bir uzaktan kumanda yoksa jammer da işe yaramayabiliyor. Çünkü siz jammer kullanarak maket uçakla ana kumanda arasındaki bağlantıyı kesip, dronu ele geçirerek istediğiniz yere indiriyordunuz. Ya da GPS’i aldatabiliyordunuz. Şimdi bunlar yeterli olmayabiliyor.

Dolayısıyla bunu fiziki bir mühimmatla da engellemek gerekecektir. Nedir bunlar? Namlulu sistemlerle bunu başarabilirsiniz, füzeler geliştirebilir ya da en modern teknoloji ile yani yönlendirilmiş enerji silahlarıyla buna karşı koyabilirsiniz. Yani lazer ya da elektromanyetik top kullanabilirsiniz.

İşlevsel imhanın yetmediği bir döneme geçiyoruz

Şunu net bir şekilde anlamak lazım; işlevsel imhanın yetmediği bir döneme geçiyoruz. Teröristler yöntem değiştiriyor. Elektronik harp ile engellenebilen dijital yöntemleri bırakıp mekanik sürece yöneliyorlar.

  • O nedenle bizim de 'hit-to-kill' yani vurarak ilerleyebileceğimiz bir alternatifi de mutlaka sistemlere entegre etmemiz lazım. Küçük füzeler, AKKOR aktif koruma sistemindekinin benzeri fiziksel imha mühimmatları, UKSS'ler, 35mm topları da göz önünde bulundurmamız lazım.

Tabi hangisine karar verirsek verelim, çok hızlı bir şekilde ilerlemek ve kritik öneme sahip yerler başta olmak üzere tehdit alabilecek tüm noktalara bu sistemleri yerleştirmeliyiz.

#Şırnak
#PKK
#Drone
5 yıl önce