Esnaf, fasoncu ve pazarcılardan şikayetçi. Şikayetin nedeniyse, fasoncuların 4. kalite malları, işlenmemiş kumaş fiyatına piyasaya sürmesi. Birinci kalite mal satmak zorunda olan mağaza sahipleri kira, vergi ve pek çok yükümlülük altında ezilirken, bir de pazar ve sokak piyasasıyla rekabet etmek zorunda kalıyor. Taksim İstiklal Caddesi'nde bir giyim mağazası sahibi olan Oya Dirier sıkıntılarını şu cümlelerle anlatıyor:
"Pazarlar ve sokak tezgahlarında 4. kalite mallar çok ucuza satılıyor. Halk da doğal olarak ucuza rabet ediyor ve ucuz malı bizdeki 1. kalite malla aynı kefeye koyuyor. Ayrıca, pazarcı ve seyyar satıcılar, bizim gibi kira, vergi, stopaj, elektrik-su parası ve aidat gibi yükümlülükler de taşımıyor. Tüm kazançları ceplerine kâr olarak kalıyor. Biz ise birçok yasal yükümlülük altında pazar ve sokak piyasasıyla rekabet etmeye çalışıp, eziliyoruz."
Bir başka Taksim esnafı Filiz Yılmaz ise, küçük esnaf olmanın dertlerini şöyle anlatıyor: "Biz küçük esnafız. Az ve kaliteli mal alıp satmaya çalışıyoruz. Pazarlarsa, fabrikalardan yüklüce mal alıp ucuza satarak sürümden kazanıyorlar. Vergi vermedikleri için, devlet hazinesi de zarar görüyor. Kimsenin kazancında gözümüz yok. Allah daha çok versin. Ancak, devlet, esnafın bu güç durumunu anlayıp, bazı yasal düzenlemelere gitsin."
----------------- imza------------------
----------------- imza------------------