|

Küresel ekonominin dinamosu Türkiye

Federated Investors yatırım şirketinin Kıdemli Başkan Yardımcısı Audrey Kaplan'a göre, BRIC olarak bilinen Brezilya, Çin, Hindistan ve Rusya'nın küresel büyümenin itici gücü olması beklenirken, bu ülkelerin arasına Türkiye'nin de dahil olacağı vurgulandı

İstanbul
00:00 - 18/04/2010 Pazar
Güncelleme: 23:40 - 17/04/2010 Cumartesi
Yeni Şafak
Küresel ekonominin dinamosu Türkiye
Küresel ekonominin dinamosu Türkiye

ABD, Avrupa ve Japonya gibi gelişmekte olan ülkelerin toparlanmada ağır kalmasıyla kısaca BRIC olarak bilinen Brezilya, Çin, Hindistan ve Rusya'nın küresel büyümenin motoru olması beklenirken, BRIC grubuna Türkiye'nin katılmasının da sürpriz olmayacağı vurgulandı.

Forbes dergisinin internet sitesinde yer alan, Federated Investors yatırım şirketinin Kıdemli Başkan Yardımcısı Audrey Kaplan'a göre, küresel ekonomide özellikle gelişmekte olan ülkeler, çok güçlü bir toparlanma gösteriyor. Bunda Çin ve Hindistan'ın yanı sıra diğer gelişmekte olan ülkelerin uyguladığı teşvik politikaları etkili oluyor.

GELİŞMEKTE OLANLAR FARK ATACAK

Bu güçlü toparlanma, küresel büyümenin de öncülüğünü yapıyor. Bununla birlikte küresel ihracat verileri, yatırım ve tüketim gibi öncü ekonomik göstergelerde de genel anlamda bir toparlanma mevcut. Makro düzeyde toparlanma olduğuna yönelik işaretlerin yanı sıra aynı zamanda mikro bir ekonomik iyileşme olduğunu vurgulayan Audrey Kaplan, ABD'li şirketlerin bilançolarının beklentilerden iyi geldiğini, dördüncü çeyrek mali tablolarını açıklayan şirketlerin dörtte üçünün öngörüleri aştığını belirtti.

GELİŞMEKTE OLANLAR FARK ATACAK

Küresel ekonominin 2010 yılında yüzde 3.4, 2011 yılında da yüzde 3.5 büyüyeceği tahmininde bulunan Audrey Kaplan, “Burada esas ilginç nokta, bu küresel ekonomik büyüme rakamlarının detayına inildiğinde gelişmekte olan ülkeler ile gelişmiş ekonomiler arasında çok büyük bir fark olduğunun görülmesi. Gelişmekte olan ülkelerin, bu yıl yüzde 6 büyüme kaydetmesi beklenirken, bu oranın Avrupa, ABD ve Japonya'yı da kapsayan gelişmiş ülkeler için yüzde 1.5'te kalması öngörülüyor” diye konuştu.

KRİZLERDEN DERS ALDILAR

Audrey Kaplan, bunun nedenini ise 1980'lerde Latin Amerika; 1990'larda da Japonya hariç Asya ülkelerinin yaşadıkları krizlerden ders çıkararak, bütçe dengelerini sağlıklı bir seviyede tutabilmelerine bağladı.


Güçlü ekonomik büyüme 2019'a kadar sürebilir

Audrey Kaplan, gelişmekte olan ülkelerin, döviz rezervlerini artırarak, güçlü mali ve teşvik politikaları uygulayabilir hale geldiğine dikkat çekerken, “Dolayısıyla da gelişmekte olan piyasalar, krize, ABD ve diğer gelişmiş ülkelere oranla daha güçlü bir şekilde yakalandı. 2010 yılından sonra da hatta 2015-2019 döneminde de gelişmekte olan piyasaların güçlü ekonomik büyüme kaydetmeye devam etmesini bekliyoruz” diyor.

TÜRKİYE 4.8 BÜYÜR

Çin'in yıllık büyümesinin yüzde 8, Brezilya'nın yüzde 4.5 ve Türkiye'nin de 4.8 olacağı tahmininde bulunan Kaplan, şu ifadeleri kullandı:

“Gelişmekte olan piyasalarla ilgili bu olumlu görüşümüzün de etkisiyle Brezilya, Meksika ve Şili gibi Latin Amerika ülkelerinin yanısıra Asya borsalarına portföyümüzde ortalamanın üzerinde bir ağırlık veriyoruz.

Buralarda yaşanabilecek dalgalanmaların etkisini gidermek için de Norveç ve Danimarka gibi Kuzey Avrupa piyasalarda da uzun vadeli yükseliş öngördüğümüz hisselere ağırlıklı yatırım yapıyoruz.”


14 yıl önce