|

Şefik Can baba vuslata erdi

Yaşayan en yaşlı Mevlevi ve en son Mesnevihan Şefik Can, önceki akşam vefat etti. 95 yaşındaki Can, Hz. Mevlana'nın Mesnevi ve Rubailer adlı eserlerini şerhi, ve çok sayıda eseri ile tanınıyordu.

Yeni Şafak
01:00 - 25/01/2005 Salı
Güncelleme: 12:58 - 26/05/2017 Cuma
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv
---------------------------------- manset -------------------------------------------
---------------------- manset ---------------------

  • ŞAMİL KUCUR/ İSTANBUL


    Mevlevi kültürünün en kıdemlisi ve yaşayan en son Mesnevihan, emekli kıdemli albay Şefik Can, önceki akşam Göztepe'deki evinde vefat etti. Hz. Mevlana'nın en ünlü eseri olan Mesnevi'yi şerh eden ve sohbetlerde geleneksel tarzda Mesnevi okuyan Şefik Can, ilerlemiş yaşına rağmen geçen Ramazan ayında konferanslar vermek üzere gittiği İsviçre'de rahatsızlanmış ve İstanbul'a doktor kontrolünde getirilmişti.
    Mevlevi kültürüne hizmetleri oldu

    1909 yılında Erzurum'un Tebricik köyünde doğan Şefik Can, çocuk yaşta, müftü olan babasından Arapça ve Farsça öğrendi. Can, 1929'da Kuleli Askeri Lisesi'ni 1931'de de Harb Okulu'nu bitirdikten sonra, Milli Savunma Bakanlığı'nın izniyle İstanbul Üniversitesi'nde sınavları vererek öğretmenlik diploması aldı. 1935'te Tahirü'l Mevlevi'nin yanında stajını tamamlayan Can, Kuleli Askeri Lisesi'nde öğretmenliğe başladı ve 1965 yılında emekliliğine kadar burada edebiyat öğretmenliği yaptı.

    İstanbul'da ve Konya'da namaz

    Şişli Camii'nde öğle namazını müteakip kılınacak cenaze namazını müteakip Konya'ya götürülecek olan Can, yarın da Konya Selimiye Camii'nde öğle namazını müteakip kılınacak cenaze namazından sonra Üçler Mezarlığı'na defnedilecek.

    MEVLEVİ KÜLTÜRÜNÜN YAŞAYAN EN ÖNEMLİ TEMSİLCİSİYDİ
    Prof. Dr. İskender Pala:

    Kültürümüzün Mevlevilik ile ilgili ve yaşayan en önemli temsilcilerin başlıcası idi. Verdiği eserler ile olsun, uzuh yıllar Mesnevi okuması ile olsun, görevini hakkı ile yapmış ve bu yüzden Hakk'a bahtiyar bir yolculukla yürümüştür inşaallah. O kelimenin tam anlamı ile bu çağın "Cevahir-i Mesneviyye'si" idi. Bu cevherler bu kültüre çok uzun süre parlaklık, ziynet ve güzellikler vereceklerdir.
    Doç. Dr. Emin Işık:

    Cenab-ı Hakk ve Resulullah dostu, Hz. Mevlana'ya muhabbet ile bağlanmış, O'nun eserlerini bugünün insanının idrakine sunmuştu. Ömrünün son günlerine kadar hizmet ettiği kapının saadet ve huzuru ile yaşayarak Hakk'a vasıl oldu.
    Prof. Dr. Süleyman Uludağ:

    Hz. Mevlana ve eserleri hakkında verdiği hizmetleri ile birlikte şeriata, tarikata ve hakikta vakıf, gönül ehli bir alimdi. Hz. Mevlana'nın Mesnevi'si ve Rubaileri'ni büyük ehliyet ve hassasiyet ile tercüme etmişti. Kendi çevresindeki bir muhitte Mesnevi okur ve şerh ederdi. Ümit ediyorum ki, kendilerinin eserlerini okuyan ve sohbetlerini okuyan genç nesil feyz ve bereketinden nasipdar olur.
    Faruk Hemdem Çelebi:

    (Hz. Mevlana'nın 22. kuşaktan torunu)

    Tasavvuf tarihi, kültürü ile maneviyat alemine vakıf, hayatını Hz. Mevlana'ya ve eserlerine vakfetmiş âşık bir alimdi. Muhabbet ehli olan Şefik Can Bey, tasavvufi eserleri sevdirerek öğreten bir üsluba sahipti. Özellikle son yıllarındaki okuduğu Mesnevi ve sohbetleri ile büyük hizmetleri olmuştur.
    Prof. Dr. Mustafa Fayda:

    Mesnevi-i Şerif'i günümüzde en iyi anlayan, özümseyen ve en iyi şerh eden, himmetli, hamiyetli bir Hz. Mevlana âşığı idi. Büyük hizmetleri olmuştur, eserleri ve şahsiyeti ile günümüze ışık tutan bir zatı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim. Allah rahmet eylesin. Türk milletinin başı sağolsun.


    ----------------- imza------------------

    ----------------- imza------------------



  • #Arşiv
    #Yeni Şafak Arşiv
    19 yıl önce