|

Gazetemizin Osman Amcasıydı

Yeni Şafak gazetesine el yazısıyla not ettiği köşe yazısılarıyla önce arkadaşımız Enes Keskin’in yanına gelir dikkatli bir şekilde yazısını dizdirir, yazısı bitince her servise uğrar, hepimize selam verir sohbet ederdi. Bizim servisten ise kucak dolusu kitapla sevinçle ayrılırken “Beni kitaplarımla gömün” diye vasiyet ederdi.

İlker Nuri Öztürk
04:00 - 20/09/2020 Pazar
Güncelleme: 15:50 - 19/09/2020 Cumartesi
Yeni Şafak
Osman Akkuşak
Osman Akkuşak

Türk basın tarihinin önemli isimlerinden gazeteci yazar Osman Akkuşak 89 yaşında aramızdan ayrıldı. Babıali’nin hafızası olarak bilinen Akkuşak, birçok gazetede binlerce yazı kaleme aldı. Cenazesinde farklı kuşaklardan isimler bir araya geldi. Güler yüzüyle Yeni Şafak gazetesine gelir, kadınlara hanımefendi, erkeklere beyefendi gibi davranırdı. Nezaket ve üslup konusunda yaşadığımız çağı ileri taşıyan bir isimdi. Geldiği gazetede belli olurdu. Adıyla seslendiği birçok kişinin hatırını sorar, samimiyetle hayatındaki değişiklikleri dinlerdi. Cebinde şeker, çikolata taşır herkese ikram ederdi. Mutlaka kültür servisine uğrar ve Ayşe Olgun hanıma selam verirdi. Yeni çıkan kitapları inceler, konusu, yazarı, yayınevi hakkında derin hafızasından çekip çıkardığı bilgileri sıralardı. Genç arkadaşlara tavsiyelerde bulunur, tanışıp uzun vakitler ayırırdı. Gazete binasına geldikçe sohbetini koyulaştırdığı insanlardan biri de Yeni Şafak’ın emektar isimlerinden olan yazar Kamil Doruk. Osman Akkuşak ile yaşadıklarını tebessümle paylaşan Doruk, bir de anı paylaşıyor: “İyi vaktimiz geçti. Türkçe konusunda hassastı. 90’ların sonunda tanıştık, İLESAM günlerinden tanırım. Erol Güngör benim hocamdı. Bir keresinde, onun vefatı üzerine yazdığı yazıda ‘aramızdan erken ayrıldı’ diye yazmış. Ben de ‘vaktinde gitti’ demesi için uyardım. Biraz kızdı, konuştuk ve benim dediğim gibi yayınlandı. Sonra daha samimi olduk. Bu müdahalemi sık sık hatırlatır, takılırdı.”

YAZIYA VE SÖZE KIYMET VERİRDİ

Yeni Şafak’ın emektar ismi Akkuşak, çalışanlar arasında Osman Amca olarak anılıyordu. Yazılarında bazı önemli isimler dışında küçük harf kullanmayı tercih ederdi. Kağıda elle yazdığı metinlerini üç vesait uzaktaki evinden getirir ve müsait birine rica eder, bilgisayar ortamına aktarmasını isterdi. Binlerce gazete yazısına imza atan Akkuşak’ın son 10 yıldaki yazıları Yeni Şafak’ın sayfalarını tasarlayan Enes Keskin’e emanetti. Keskin, Osman Amca’yı şöyle anlatıyor: “Her hafta değişik konular hakkında yazardı. Geldiğinde dört yazı getirirdi, yedekli yazardı. Yazmayı çok severdi. Pandemiden önceye kadar hasta da olsa aksatmadan yazılarını getirdi. Osman Amca’nın hafızasını anmadan edemem. Gazete binasına geldiğinde herkese selam verir, ismen hitap eder, olmayanları sorardı. Kimsenin kalbini kırmaz, kibar davranırdı. Eski isimleri, olayları anlatırdı. Şakacı bir kişiliği vardı, yakın bulduğu arkadaşlarımıza takılırdı. Kitap tanıtmayı, okumayı çok severdi. Kültür servisindeki kitaplardan kucak dolusu alırdı. Okuyup etkilendiği yazıları, duyduğu şiirleri, güzel sözleri toplardı, yazılarında kullanırdı. Hatta kahvehanede duyduğu güzel bir deyimi bile not ederdi. Yazıya ve söze çok kıymet verirdi. Tek kızdığı özel hayatıyla ilgili sorular sorulmasıydı.”

BİRİKİMİNİ GENÇLERLE PAYLAŞIRDI

Osman Akkuşak’ın tabutunu en önde omuzlayan Türkiye Yazarlar Birliği Başkanı Mahmut Bıyıklı, onun en eski tanıdıklarından. Akkuşak’ın kültür dünyamızın en sevilen isimlerinden biri olduğuna dikkat çeken Bıyıklı, “Her yaştan insanla hemen dostluk kuran, birikimlerini gençlerle paylaşmaktan mutluluk duyan bir büyüğümüzdü. Katıldığı sohbet meclislerine neşe katardı. Türk edebiyatının usta isimlerinin çoğuyla ilgili özgün hatıraları vardı. Kayıtlara geçmemiş birçok hatıra kendisiyle birlikte toprağa gitti maalesef. Osman Amca binlerce yazı kaleme almasına rağmen bu yazıları kitaplaştırma noktasında hep çekimser kaldı. Eğitim, kültür, dil gibi önemli konuları ele aldığı yazıların kitaplaştırılması kültürümüze esaslı bir hizmet olur. Akkuşak’ın aziz hatırasının yaşatılması adına da adının kütüphanelere, okullara mutlaka verilmesi gerekir. Osman Akkuşak son ziyaretimizde Yeni Şafak’ın kendisine gösterdiği vefadan dolayı müteşekkir olduğunu belirtmişti. Basın yayın ve kültür dünyasının hafızasını kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Mekanı cennet olsun inşallah” ifadelerini kullanıyor.

Gönüllerde hoş seda bıraktı

Yazar Mehmet Nuri Yardım, “Basınımızın aksakalıydı, aynı zamanda Bâbıali’nin de ‘Şeyhülmuharririn’iydi” diyerek tanımladığı Osman Akkuşak’ın vefatı üzerine üzüntüsünü dile getirdi. Yardım şunları söylüyor: “70 yıllık yazı tecrübesi, büyük birikimi ve geniş çevresiyle âdeta ayaklı bir kütüphaneydi. Yüzlerce şairi, yazarı, münevveri tanıyan, onlarla hatıraları olan bir devrin canlı tanığıydı. Gönüllerde hoş seda bıraktı ve ebedî âleme göçtü. İnşallah vefalı dostları onu unutturmayacaktır. Öncelikle kitapları, “Osman Akkuşak Kütüphanesi” adıyla İstanbul’da veya memleketi Kütahya Emet’te milletimizin istifadesine sunulmalıdır. Ayrıca Yeni Şafak gazetesinde kaleme aldığı binlerce yazıdan seçme yapılarak kitapları neşredilmelidir. Allah rahmet eylesin, Türkiye’nin başı sağ olsun.”


  • Geçtiğimiz hafta aramızdan ayrılan 89 yaşındaki kültür insanı Osman Akkuşak, vefatına kadar hem yazılarını eski usül hazırlaması hem de kibarlığıyla dikkat çekiyordu. Gazeteci yazar, ilerlemiş yaşına rağmen yazılarını kağıda yazıp getirir ve gazetedeki bir arkadaş bilgisayara geçirirdi. Yeni Şafak’ın Osman Amcası’na son 10 yıldır yardım eden tasarımcı Enes Keskin, “Pandemiden önceye kadar hasta da olsa yazılarını getirdi. Geldiğinde herkese selam verir, ismen hitap eder, olmayanları sorardı. Okuyup etkilendiği yazıları, duyduğu şiirleri, güzel sözleri toplar yazılarında kullanırdı. Hatta kahvehanede duyduğu güzel bir deyimi bile not ederdi. Yazıya ve söze çok kıymet verirdi.”
#Osman Akkuşak
#Yeni Şafak
#Yazar
4 yıl önce