|

Hat sanatıyla bağımızı koruyoruz

Hattat Abdurrahman Kılıç’ın özel koleksiyonundan hazırlanan “Asar” sergisi Şeyh Hamdullah, Esad Yesari başta olmak üzere önemli hattatların nadide eserlerini bir araya getiriyor. Kılıç, “Bu eserlere sahip çıkmak, tarihimize, kültürümüze sahip çıkmak demek. Biz bu bağı koruyoruz” diyor.

Seray Şahinler Demir
04:00 - 28/03/2021 Pazar
Güncelleme: 23:34 - 25/03/2021 Perşembe
Yeni Şafak
Hat sanatının birçok devrini, sanat tarzlarını ve yazı üsluplarını çeşitlilikle sunan hususi koleksiyon şimdi hat sanatının tarihsel gelişimine ve sürecine ışık tutarak ziyaretçilerini bekliyor.
Hat sanatının birçok devrini, sanat tarzlarını ve yazı üsluplarını çeşitlilikle sunan hususi koleksiyon şimdi hat sanatının tarihsel gelişimine ve sürecine ışık tutarak ziyaretçilerini bekliyor.

Şeyh Hamdullah Efendi’den, Kazasker Mustafa İzzet Efendi’ye, Esad Yesari’den Mahmud Celaleddin’e uzanan Osmanlı döneminin önemli hattatlarının eserlerine yer veren “Asar” sergisi, Kadırga Sanat Galerileri’nde ziyarete açıldı… Hat sanatının farklı dönemlerine ışık tutan sergide 160 eser sanatseverlerle buluşuyor.

Koleksiyonerliğinin yanı sıra aynı zamanda hattat olan Abdurrahman Kılıç, son devrin önemli hattatlarından Ali Alparslan´ın talebesi. Hüsn-i hat’la meşk eden Kılıç, böylece koleksiyon fikrine önemli oranda katkı sağlamış. Hat sanatının birçok devrini, sanat tarzlarını ve yazı üsluplarını çeşitlilikle sunan hususi koleksiyon şimdi hat sanatının tarihsel gelişimine ve sürecine ışık tutarak ziyaretçilerini bekliyor.


ESERLER BİRBİRİNİ TAKİP EDİYOR

Kılıç, yirmi yıla yakın zamanda bir araya getirdiği hususi koleksiyonundan seçki olan “Asar”ı anlattı. Kılıç, “15.yüzyıldan başlayıp Osmanlı son dönemi dediğimiz Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar olan hattatları kapsayan bir koleksiyon bu. 1400’lerde Fetih döneminde yaşamış Abdullah Helevi adlı önemli bir hattat da var, 16. yüzyılda II. Bayazıd döneminde yaşamış Şeyh Hamdullah Efendi’nin de… Böyle bir silsile söz konusu. Eserler birbirini talebeler özelinde sıralı bir şekilde takip ediyor” diyor. Hat sanatının önemli isimlerini tarihsel süreç içerisinden sunan sergi, bu kadim sanatın sürecini ve gelişimini de okuma fırsat sunuyor. Kılıç, “İzleyiciler hat sanatını ve tarihini böylece müşahade etmiş olacaklar. Yazını gelişimini, nasıl farklılıklar gösterdiğini görebilecekler” şeklinde konuşuyor.


BAĞI KORUYORUZ

Sergi ismini Osmanlıca’da “Eserler” anlamına gelen “Asar” kelimesinden alıyor. Serginin önemine değinen Kılıç, “Cumhuriyet dönemiyle birlikte hat sanatı tarihe gömülmek istenmiş. Günümüz hattatlarının ve sanatseverlerinin müşahede edebilecekleri yazılar yok. Osmanlı dönemi gibi değil, o yıllarda hattatlar da eserler de çok fazla… Bakıp görme imkanı da var. Bu anlamda sanatkarların kendilerini geliştirmesi bakımından, dönemin hattatlarına ve eserlerine ışık tutması bakımından bu yazılar çok önemli. Aynı zamanda bu eserlere sahip çıkmak, tarihimize, kültürümüze sahip çıkmak demek. Biz bu bağı koruyoruz” diyor.


Koleksiyonumu vakfedeceğim

Koleksiyon serüvenini aktaran Kılıç, “Eserlerimi vakfetmeyi düşünüyorum. Bizim bir aile vakfımız var o vakıf üzerinden daimi bir sergi planlıyorum. Benim için koleksiyon süreci şöyle gelişiyor; Kazaskar Mustafa İzzet Efendi’nin eseri benim elime geldiğimde sanki siparişi ben vermişim o bana yazmış gibi hissediyorum. Yazıyı yazıyor emanetçisine veriyor ve Abdurrahman Kılıç’ın eserini teslim edin” gibi bir hissiyata sahibim. O gün yazdığı eseri çalışmasını gözümde canlandırabiliyorum” diye konuşuyor.

#Hat
#Sanat
#Abdurrahman Kılıç
3 yıl önce