|

'Hayattan Korkma' filminin basın gösterimi yapıldı

Aa
00:00 - 3/03/2008 Pazartesi
Güncelleme: 14:14 - 3/03/2008 Pazartesi
Yeni Şafak
'Hayattan Korkma' filminin basın gösterimi yapıldı
'Hayattan Korkma' filminin basın gösterimi yapıldı

Yönetmenliğini ve senaryo yazarlığını Berrin Dağçınar'ın üstlendiği "Hayattan Korkma" adlı film, 7 Mart'ta seyirciyle buluşacak.

Maçka G-Mall Sinemaları'nda basın gösterimi yapılan "Hayattan Korkma" adlı filmi, yönetmen Dağçınar ve filmde rol alan Zeki Alasya, Tarık Papaççuoğlu, Hakan Boyav ve Zeynep Eronat gibi ünlü oyuncular birlikte izledi.

Filmi izlerken gözyaşlarını tutamayan Zeki Alasya, gösterimin sonunda gazetecilere yaptığı açıklamada, "Film, sevginin ve artık giderek yitirdiğimiz güzelliklerin filmi oldu. Böyle filmler yaparak yitirdiğimiz güzelliklerin yeniden geri geleceğini ümit ediyoruz. Sevgi, dostluk, özveri, hoşgörü, yardımlaşma ve insan var bu filmde" diye konuştu.

Zeynep Eronat da "Başlarken 'bu film çok nostaljik bir film olacak' diyordum. Eski Türk filmlerini anımsattı bana. Kendi filmim olmasına rağmen beni çok ağlattı. Türk seyircisinin de bu filme sahip çıkacağına inanıyorum" dedi.

Filmin yönetmeni ve senaryo yazarı Berrin Dağçınar da filmin eski Türk filmleri tadında olduğunu dile getirerek, "Sıcak insan ilişkilerini anlattık. Aile, komşuluk, dostluk gibi değerleri hatırlatmak istedik. Bu çok duygularla yapılan bir film oldu" diye konuştu. Gösterimin ardından filmin yönetmeni ve oyuncuları hep birlikte pasta kestiler. Filmin öyküsü kısaca şöyle: "Talat, Bedrettin ve Rıfkı, doğduklarından beri aynı kasabada yaşayan, çoluk çocuğa karışmış, kendi yağlarıyla kavrulan, iyi günde ve kötü günde birbirlerinden hiç ayrılmamış 3 arkadaştır. Kısıtlı gelirleriyle yetinmeyi bilmiş, mutluluğun sırrının para ve pulda değil, dostluk, dayanışma ve huzur olduğuna inanmışlar. Ancak beklenmedik bir anda gelen kötü haber, bugüne kadar yaşadıkları, çağın gerisinde kalmış ve gerçeklikten uzak huzurlu hayatlarının altüst olmasına neden olur.

Gerçek dünya, onların yaşadığı kadar mütevazı değildir ve devir, onların değerlerinin geçerli olduğu bir devir değildir. Mutlu olmak için huzur ve dostluktan başka şeylere de ihtiyaç vardır. Şimdi çağa ayak uydurma zamanıdır. Bu yolda başarılı olabilmeleri için gereken birikime ve sermayeye sahip değillerdir. Sırtlarını dayayacak bir akrabaları, paralı pullu tanıdıkları da yoktur. Çıktıkları bu yeni yolda onlara destek olacak tek bir dayanakları vardır, bugüne kadar onları asla yarı yolda bırakmayan, umut..."

16 yıl önce