|

Hollywood'un en müthiş masalcısından, hem küçüklere hem de büyüklere bir klasik

Amerikan sinemasının, özellikle animasyon formatında çekilmiş fantastik öyküler ve masallara pek meraklı olan dahi çocuğu Tim Burton, kariyerinin olgunluk döneminde, dünyanın dört bir köşesindeki fanatik hayranlarına onları kesinlikle hayâl kırıklığına uğratmayacak görkemde bir 'Alice Harikalar Diyarında' yorumu sunuyor.

Ali Murat Güven
00:00 - 6/03/2010 Cumartesi
Güncelleme: 20:59 - 5/03/2010 Cuma
Yeni Şafak
Hollywood'un en müthiş masalcısından, hem küçükler
Hollywood'un en müthiş masalcısından, hem küçükler

Alice, henüz çocukluk çağlarındayken karşılaştığı, kendisini yeraltındaki çok gizli bir dünyaya davet eden beyaz bir tavşanın ardından gitmiş ve orada akıllara durgunluk verecek türden serüvenler yaşamıştır. Genç kız 19 yaşına ulaştığında ise hiç unutamadığı çocukluk arkadaşları Beyaz Tavşan, Fare, Tırtıl, Tweedledee, Tweedledum, Cheshirne Kedisi ve Çılgın Çapkacı'yla bir kez daha buluşur. Kahramanımız, gerçek kaderini bulmak üzere çıktığı bu fantastik yolculukta yepyeni sürprizlerle karşılaşacak, bu arada Kızıl Kraliçe'nin yeraltında kurduğu korku krallığına da son verecektir.

ÜSTÜ MASAL, ALTI PSİKANALİTİK DEHLİZ!

İngiliz yazar Lewis Carroll'un -adı günümüzde artık neredeyse masal edebiyatıyla özdeşleşen ve yeryüzündeki bütün yaygın dillere çevrilen- klasik romanı "Alice Harikalar Diyarında", sinemanın erken dönemlerinden itibaren senaristlerin de sıklıkla ilgilendikleri bir öykü olageldi. Bunun da en temel nedeni, yüzeysel bir üst okumayla bakılınca "sevimli bir kız çocuğu ve bir grup tuhaf yaratığın çevresinde gelişen, yeniyetmeleri heyecanlandırmak üzere yazılmış orta karar bir masalsı serüven" gibi görünen yapıtın, aslında böylesi bir üstünkörü yorumdan çok ötelere işaret eden karmaşık altyapısıydı. Alice'in yeraltındaki düşsel ülkeye gidişi ve orada yaşadıkları, Carroll'un -yaşadığı dönemdeki muhafazakâr toplumsal yapı içinde pek fazla tepki toplamamak için- ustaca şifreleyip kamuflajladığı üzere, aslında bireyin kendi bilinçaltına yaptığı astral bir yolculuktu. Yazarın, özellikle ergenlik döneminde olmasına dikkat ettiği Alice'den başlayarak öykünün irili ufaklı bütün kahramanlarına; dahası, sıradan gibi görünen pek çok diyaloğa yüklediği yığınla özel anlamlar vardı ki bunlar ilerleyen yıllarda psikanalistler tarafından tek tek deşifre edildi. "Matruşka bebekleri"ni andıran bu girift yapısıyla da "Alice"in harikalar diyarında yaşadığı renkli serüvenler sonradan yalnızca çocukların değil, yaşını başını almış edebiyat tutkunları ve dahası sinemaseverlerin de ilgi alanına girecekti. Carroll'un kült kitabının, şimdiye kadar gerek gerçek oyuncular, gerekse animasyon tekniğiyle çekilmiş iki düzine dolayında sinema-TV uyarlaması bulunuyor. Bunlardan hiç kuşkusuz en fazla akılda kalanı ise Walt Disney şirketinin gerçekleştirdiği üç yönetmenli uyarlama. Ancak, sanırım, Amerikalı aykırı yönetmen Tim Burton'un bir kaç yıllık bir ön çalışmanın ardından yakın zamanda tamamlayıp görücüye çıkardığı, Burton hayranları tarafından hiç tereddütsüz baş tacı edilen bu sonuncu uyarlama, şimdiden sonra Disney çizerlerinin o tadına doyulmaz güzellikteki çizgi filminin karşısında hatıralarda pek yaman bir rakip olarak boy gösterecek.

HER FİLMDE 'EFSANE'YE BİR TUĞLA DAHA

1970'li yılların başlarında adım attığı sinema sektöründe, düşük bütçeli ilk kısa filmlerinden itibaren istikrarlı bir çabayla kendine özgü bir dil ve teknik geliştiren Burton, özellikle 1988 tarihli Beterböcek'in elde ettiği büyük gişe başarısıyla birlikte bu yadırgatıcı tekniğini geleneklerinden kolay ödün vermeyen Hollywood'a da kabul ettirmeyi başardı. Kendisine ertesi yıl "Yarasa Adam" gibi bir üstün yapımın yönetmenliğini getiren bu göz kamaştırıcı başarıdan da cesaret alarak, "Burton tarzı" denilen üslûbu pekiştirir nitelikteki ilginç yapıtlara ardı ardına imza atan sanatçı, böylelikle 2000'lere gelindiğinde Amerikan sinemasının en kendine özgü, en yenilikçi figürleri arasında anılır olacaktı.

Burton, kariyerinin olgunluk dönemi başyapıtı sayılabilecek bu muazzam gösteride deyim yerindeyse şimdiye kadar oluşan bütün bilgi birikimini perdeye boca etmiş. Alice'in öyküsüne, Carroll'un iki klasik kitabı "Harikalar Diyarı" ve "Aynanın İçinden"i ustaca harmanlayarak özellikle görsel açıdan baş döndürücü bir yorum getiren bu fantastik sinema dâhisi, neredeyse "çocuklara özel" etiketiyle ambalajlanmış her filminde yaptığı gibi, "Siz bakmayın ambalaja falan, bu serüvende, ona katılmayı göze alacak her yaştan hayranıma sunacak güzel sürprizlerim var" diyor.

"Alice Harikalar Diyarında", zaman zaman klasik canlandırma sineması tekniklerine de göz kırpan, ancak büyük bölümünde ise çağdaş bilgisayar çizimlerinin başrolde olduğu, sanat yönetimi, renkleri, ses kurgusu ve miksajıyla hayranlık uyandıran bir gösteri… Soluk soluğa ilerleyen çılgın temposuyla, fantastik sinemanın -"Avatar"ın hemen ardından- ulaştığı bir başka teknolojik zirve… Gerçi Burton fanatikleri zaten bunu da hiç sektirmeden izleyip hafızalarına kare kare kaydedeceklerdir; fakat hafta sonunun en iyi filmi olarak yalnızca türün ve yönetmenin meraklılarının değil, bilâ istisna bütün sinemaseverlerin ayrıcalıklı ilgisini hak ediyor.


ALICE HARİKALAR DİYARINDA

Yapım Yılı ve Ülkesi: 2010, ABD yapımı

Türü ve Süresi: Yarı-animasyon formatında klasik masal uyarlaması / 108 dakika

Yönetmen: Tim Burton

Senarist: (İngiliz yazar Lewis Carrol'ın aynı adlı klasik masal kitabından uyarlamayla) Linda Woolverton

Görüntü Yönetmeni: Dariusz Wolski

Özgün Müzik Bestecisi: Danny Elfman

Yapım Tasarımcısı: Robert Stromberg

Set Dekoratörleri: Karen O'Hara, Peter Young

Kostüm Tasarımcısı: Coleen Atwood

Sanat Yönetmenleri: Stefan Dechant, Tim Browning, Mike Stassi, Christina Ann Wilson, Andrew L. Jones, Todd Cherniawsky

Oyuncular: Mia Wasikowska (Alice), Johnny Depp (Matt Hatter), Helena Bonham Carter (Kızıl Kraliçe), Anne Hathaway (Ak Kraliçe), Crispin Glover (Stayne), Michael Sheen (Beyaz Tavşan), Alan Rickman (Mavi Tırtıl), Stephen Fray (Cheshire Kedisi), Geraldine James (Lady Ascot), Frances de la Tour (Imogene Hala),

İthalatçı Şirket: UIP

Dağıtıcı Şirket: UIP

İçerik Uyarıları: Genel olarak çok temiz, her yaş grubundan izleyiciye uygun bir yapım. Fakat, bazı sahnelerindeki garip görünümlü düşsel varlıklar 10 yaşından küçük izleyiciler için ürkütücü olabilir. Bu husus, ebeveynler tarafından dikkate alınmalı...

Resmî İnternet Sitesi ve Fragmanı: http://adisney.go.com/disneypictures/aliceinwonderland/

Yıldız Puanı: * * * 1/2


VAMPİR İMPARATORLUĞU

Yapım Yılı ve Ülkesi: 2009,

ABD-Avustralya ortak yapımı

Türü ve Süresi: Serüven-gerilim

98 dakika

Yönetmen: Michael ve Peter

Spierig kardeşler

Senaristler: Michael ve Peter Spierig kardeşler

Oyuncular: Ethan Hawke (Edward Dalton), Claudia Karvan (Audrey Bennett), Harriet Minto-Day (Lisa Barret)

İçerik Uyarıları: Yoğun biçimde kanlı şiddet, bazı bölümlerinde kaba dil ve bir sahnesinde de çıplaklık içerdiğinden dolayı 18 yaşından küçükler için uygun değil.

Yıldız Puanı: * *

Yıl 2019… Gizemli bir salgın yeryüzünü kasıp kavurmuş ve dünya nüfusunun çoğunluğunu vampire dönüştürmüştür. İnsan ırkı, artık tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan ikinci sınıf bir türdür. Vampirler tarafından görüldükleri her yerde avlandıkları ve onların temel besin kaynağı olarak çiftlik hayvanı gibi beslendikleri için gizlenmek zorundadırlar. Şimdi her şey insan kanıyla beslenmeyi reddeden vampir araştırmacı Edward Dalton'ın elindedir. Dalton, vampirlerin açlığını gidererek kalan az sayıda insanın hayatını kurtaracak, kana alternatif bir maddeyi mükemmelleştirmeye çalışmaktadır.



SES

Yapım Yılı ve Ülkesi: 2010

Türkiye yapımı

Türü ve Süresi: Korku-gerilim

97 dakika

Yönetmen: Oğuz Yalçın

Senarist: Uygar Şirin

Oyuncular: Selma Ergeç (Derya), Mehmet Günsür (Onur), Işık Yenersu (Derya'nın annesi), Eylem Yıldız, Hakan Karahan

İçerik Uyarıları: Korku ve şiddet öğeleri içerdiği, yanı sıra da bir sahnesinde cinselliğe yer verdiğinden dolayı, 15 yaşından küçükler için uygun değil.

Yıldız Puanı: * * _

Derya, bir firmanın "çağrı merkezi"nde çalışan ve yaşlı annesiyle aynı evde yaşayan genç bir kızdır. Kahramanımızın hayatı, bir gece gaipten sesler duymaya başlamasıyla birlikte alt üst olur. Nereden geldiğini çözemediği bu sesler, genç kızın hayatını tam anlamıyla kâbusa çevirir. Derya, kulağında yankılanan gizemli konuşmaları ilk başlarda duymamaya çabalasa da ses giderek güçlenerek onu ele geçirmeye başlar. En sonunda, yaşadığı bu cehennem azabından kurtulabilmek için sesin ona yapmasını söylediği şeyleri yapmaya mecbur kalır. Hayatını çepeçevre kuşatan bu gizemin hayatından çekip gitmek içinse bir tek şartı vardır: Derya'nın, işyerindeki patronu Onur'u takip etmesi gerekmektedir.


EŞREFPAŞALILAR

Yapım Yılı ve Ülkesi: 2010

Türkiye yapımı

Türü ve Süresi: Komedi-Drama

100 dakika

Yönetmen: Hüdaverdi Yavuz

Oyuncular: Sinan Taymin Albayrak (Hoca), Turgay Tanülkü (Davut), Burak Tarık (Nusret), Hüseyin Soyaslan (Tayyar)

İçerik Uyarıları: Genel içeriği ve verdiği yapıcı mesajlar açısından temiz bir film olmakla birlikte, yüzeysel şiddet içeren bazı sahneleri nedeniyle ilköğretim çağındaki izleyiciler için değil.

Yıldız Puanı: * *

İzmir-Eşrefpaşa'dan gelip İstanbul'a yerleşmiş iki arkadaştan biri olan Tayyar kalbini sarıp sarmalamış güç ve iktidar tutkusuyla kısa zamanda büyük bir mafya liderine dönüşürken, Davut ise daha "küçük" yaşamayı tercih ederek, yerleştiği mahallede namusuyla bir kahvehane işletmeye başlar. Vaktiyle her iki arkadaş da aynı kadına tutulmuştur. Fakat, Madam Eleni Davut'u sevmesine rağmen, kaderin acı bir cilvesi onu Tayyar ile evlenmek zorunda bırakmıştır. Eleni'nin bu zoraki evlilikten bir de kızı dünyaya gelir: Duygu… Tayyar, eşinin gönlünün hâlâ Davut'ta olduğunu hissettiğinden, durumu içine sindiremeyip hem Eleni'yi hem de kızını ortada bırakır.



14 yıl önce