|

Kudüs bize kalbimiz kadar yakın

Arap ezgilerini elektro, rock ve popla harmanlayan Jerusalem In My Heart, geçtiğimiz hafta İstanbul'da muhteşem bir konser verdi. Grubun kurucusu ve solisti Radwan Ghazi Moumneh, Kudüs'ü kalplerinde yaşattıklarını söylüyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 6/12/2015 Pazar
Güncelleme: 04:06 - 5/12/2015 Cumartesi
Yeni Şafak

Geçtiğimiz hafta İKSV Salon, çok renkli bir müzik prodüktörünü ağırladı: Radwan Ghazi Moumneh Kanada'da yaşayan Lübnanlı bir müzik adamı. Müzikte sentez seven herkesin çok tatmin olacağı bir müzik yapıyor. Bildiğimiz geleneksel Arap ezgilerini, o kıvrak tınıları elektro, rock ve popla harmanlıyor. Ortaya Jerusalem In My Heart (JIMH) çıkıyor. Bu, Moumneh'nin grubunun adı. İsim Lübnan divası Feyruz'un aynı adlı eski bir albümünden geliyor. Moumneh, "Kudüs bizim için çok özel bir yer. Fiziki olarak orada bulunamasak da biz Kudüs'ü kalbimizde yaşatıyoruz, oradakilerle duygusal olarak birlikteyiz" diyor.



KÜLTÜRÜMÜ SONRA TANIDIM


Moumneh, tıpkı Yasmine Hamdan'ın yaşadığı gibi kendi kültürüyle daha sonra ilgilenmeye başlıyor. Hamdan da Lübnanlı, o da iç savaştan kaçmış ailesiyle beraber. İkisinin de müzikle ilgilenme hikayeleri birbirine benziyor. Moumneh, gitar ve bağlamanın birlikteliğinden doğan bir çalgı olan buzuki çalıyor. Buzukinin bağlamaya çok daha yakın bir enstrüman olduğunu söylüyor. Charles-André Coderre grubun videolarını hazırlıyor. Moumneh sahnede çalarken o da hazırladığı videoları oynatıyor. Videolar bir projeksiyon yardımıyla sahneye yansıtılıyor. Coderre, bunun için analog filmler kullanıyor. Müzikle bir bütünlük oluşturan görsel imajların çoğu Ortadoğu'ya ait.



Şubat'ta turne var


Moumneh, Lübnan İç Savaşı'yla yaşıt. 1975 doğumlu. O daha bebekken ailesi tüm çocuklarını da alarak Beyrut'u terk ediyor. Moumneh, 14-15 yaşına kadar Umman'da yaşıyor. Sonra Kanada'ya taşınıyorlar ailecek. 18-19 yaşına geldiğindeyse ailesi Beyrut'a dönüyor ama o dönmek istemiyor ve Montreal'de kalıyor. Yılın üç ayını Beyrut'ta ailesiyle geçiriyor, kalan kısmını Montreal'de ya da turnelerde geçiriyor. Ailesi ise her yıl İstanbul'a geziye geliyor. En son geçtiğimiz Eylül ayında son albümlerini yayınlayan grup, önümüzdeki süreçte yeni bir performans hazırlayacak.







Bütün ailem Beyrut'ta yaşıyor


Moumneh sivil savaş dönemini şöyle anlatıyor: "Annem 12, babam 10 kardeş. Lübnan'da çok fazla amcam, halam, teyzem, dayım var. Bütün bir aile Beyrut'ta yaşıyor. Her yıl gidiyorduk. Havaalanları kapalı olurdu. Bir aylığına açılırdı. Herkes bir ay içinde akraba ziyaretlerini yapmak için uçağa binerdi. Sonra tekrar kapanırdı havaalanı. Havaalanından çıktıktan sonra aracınızı çok hızlı sürmeniz gerekiyordu. Yoksa savaşanların arasında kalabilirdiniz. Çocuk yaşta biri için çok kötü anılar bunlar. Fakat çocuksunuz olan biteni çok da anlamıyorsunuz. Size eğlenceli geliyor."



Taksim yaparken utanıyorum


Müzikal anlamda Türk müziklerinden de çok fazla etkilendiğini söyleyen Moumneh'in çok sevdiği sesler arasında Selda Bağcan, Erkin Koray ve geleneksel Türk müzikleri var. Geçen yıl Hollanda'da konser veren Selda Bağcan'dan imza da almış üstelik. Moumneh, Türk müziğini sadece sevmekle de kalmayıp repertuarına bazı taksimleri de alıyor. Alıyor almasına ama "Avrupalılar bu taksimleri çok seviyorlar. Türkler bunları zaten bildikleri için çok şaşırmıyorlar. O yüzden burada çalarken biraz utanıyorum" diyor. Kürt müzikleri de Moumneh'in kulağında. Hatta Şivan Perver ile bir şarkı kaydetmişler.



Farklı kültürler müziğine yansıyor


"Eğer lübnan'dan hiç ayrılmasaydım kesinlikle bugün çaldığım gibi deneysel müzik yapıyor olamazdım. Beyrut'ta olan bütün arkadaşlarım Kanada'daki deneysel müzik yapanlarla bence aynı seviyedeler" diyen Moumneh, her ne kadar çok fazla müzik türünden etkilense de aslında çok spesifik bir müzik zevkinin olduğunu söylüyor. Müziği, Suriye, Lübnan, Irak, Türkiye ve dünya arasında gidip geliyor. Bütün kültürlerden azar azar bir şeyler alıp kendi tarzını, üslubunu oluşturuyor. Buzukiyi emprovize bir biçimde çalıyor.



Annem Erdoğan hayranı


Moumneh, bugünün Ortadoğu'sunu şöyle anlatıyor: "Siz Türksünüz, bu problemleri iyi anlıyorsunuz. Lideriniz Recep Tayyip Erdoğan burada büyük bir lider. Annem şii, babam sünni. İkisi de Erdoğan'ı çok seviyor. İkisi de Ortadoğu'yu temsil eden bir lider olduğunu düşünüyor. Ben ise Ortadoğu'ya problemli bir yerden bakıyorum. Lübnan'da iki milyon Suriyeli var, 3 milyon da Lübnanlı. Tansiyon sürekli geriliyor. Saatli bir bomba, sanki bir anda patlayacak gibi."






#Kudüs
#Jerusalem In My Heart
#Radwan Ghazi Moumneh
#Ortadoğu
8 yıl önce