Baksı Müzesi 10. yılını kutlamak için, BAKSI ON / 10 adlı bir koleksiyon sergisi hazırladı. Geçtiğimiz hafta açılan serginin küratörlüğünü Marcus Graf yaptı. Müzenin “sanat ve zanaat arasında diyalog kuran” konseptine bağlı kalınarak oluşturulan sergide, çağdaş sanatçıların eserleri, yerel sanat yapıtları ve tarihi eserler yer alıyor.
Marcus Graf, müzenin kurucusu Hüsamettin Koçan tarafından serginin küratörlüğünü yapma teklifini aldığında çok heyecanlandığını söylüyor. “Müzeyi 10 yıldır biliyor ve takip ediyordum fakat daha önce ziyaret etme imkanım olmamıştı. Coğrafi çevresini ve sosyo politik anlam ve bağlamını anlamak için müzeyi ziyaret etmeli, küratör olarak mekanla, mimari yapısıyla sosyolojik şartlarıyla, sergideki işlerle ve potansiyel izleyici ile içli dışlı olmalıydım" diyen Graf müzenin güzelliği ve kalitesinden ve doğayla olan uyumundan çok etkilendiğini ifade ediyor.
Sergide sanat eserleri, zanaat eseri el yapımı eşyalar ve tarihi objeler arasındaki ilişkiler, Baksı müzesinin çoğulcu ve çok katmanlı karakterine uygun olarak göz önüne seriliyor. Zaten Marcus Graf da küratörlük stratejisini buna göre şekillendirdiğini söylüyor. Kültür ve sanatın tarihinde sanat, zanaat ve tarihi eserlerin arasında hiyerarşik bir ilişki olduğuna dikkat çeken Graf, sergide farklılıklar yerine paralellikler ve benzerlikler üzerine odaklandığını ifade ediyor.
ON sergisi seyircinin karşısına hem fırsat hem de yükümlük çıkarıyor. Objelerin adeta meydan okuyucu karışımı, ziyaretçilere hali hazırdaki dünyamıza alternatif bir açıdan yeniden bakma imkanı veriyor. Graf, kullandığı küratöryel model için “Günümüzün önemli değerleri olan çoğulculuk ve heterojenliği kavrayan bu tarz, izleyiciye şaşırma ve afallama şansı veriyor” sözlerini kullanıyor ve ekliyor: "Bazı durumlarda sanat eseriyle, zanaatı ayırmak zor bile olabilir. Bazen bir eserin tarihsel önemi olup olmadığını ya da çağdaş bir sanatçının çalışması mı söylemek zordur. Sonuç olarak ON risk alan bir sergi.” Sergi 12 Mayıs 2016 tarihine dek görülebilecek.
Bayburt'un 45 km dışında, Bayraktar Köyü'nün Çoruh Vadisi'ne bakan tepesinde Hüsamettin Koçan tarafından kurulan Baksı Müzesi açıldığında sıra dışı konumu ile pek çok kişiyi şaşırtmıştı. Çağdaş sanat eserleriyle geleneksel el sanatlarını aynı çatı altında buluşturan müzede köylülerin ekonomik anlamda da gelişebilmesi için atölyeler ve konuk evleri kuruldu. Baksı'nın Avrupa Konseyi 2014 Yılın Müzesi Ödülü'nü almasının ardında merkez ve periferi arasında sanat ve tasarım aracılığıyla köprü kurmak, orada yaşayan insanlara topraklarını terk etmemelerini, yerel halkın kültürel kökenlerine dayalı olarak üretimde bulunabilecekleri ve kendileri için yeni bir hayat inşa edebileceklerini önermek, bu doğrultuda yeni projeler hazırlayarak yaşama geçirmek gibi sebepler vardı.
