İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından bu yıl 25’incisi düzenlenecek İstanbul Caz Festivali başlıyor! Festivalin bu akşam Zorlu PSM’de düzenlenecek açılış konserinde sahne alacak olan caz sanatçısı Yahya Dai ile konser öncesi bir araya geldik. Konserin Türkiye’de caza emek verenleri selamlayacağının altını çizen sanatçı, “Bir çeşit resmi geçit olacak. Sahne uygulaması biz müzisyenler ve teknisyenler için ter döktürücü olsa da izleyici için çok zengin bir sunum. Ben sahnede saksafon çalmaya 1987’de başladım. Sahnede 30 yılımı devirdim ama benden daha kıdemliler var. Dolayısıyla böyle bir projenin bir parçası olmak çok güzel” diyor.
Dai’nin saksafonuyla eşlik edeceği açılış konserinde Ali Perret, Ateş Tezer, Ayşe Gencer, Ayşegül Yeşilnil, Ayşe Tütüncü, Emin Fındıkoğlu, Neşet Ruacan, Okay Temiz, Önder Focan, Tuna Ötenel gibi isimler Kamil Özler şefliğindeki TRT Hafif Müzik ve Caz Orkestrası’yla aynı sahnede olacak. Kendisini dinleme eğilimine bağlı olarak “tipik bir cazcı” kategorisine almayan Dai, teknik bir beynin müziğinin direkt tarzına olmasa da bir müzik grubunun bütün ses provalarını tek başına yapabilecek kadar etkili olduğunu söylüyor. Dai’nin daha önce bilgisayar efektleriyle tek başına doğaçlama yaptığı B Planı isimli bir projesi de bulunuyor. Önümüzdeki dönemde bu projeyi daha çok duyabiliriz.
Dai'nin caz müziğiyle ilgilenmeye başlamasının arkasında ilginç bir hikaye var. Dai aslında uçak motoru teknisyeni. Caza nasıl geçtiğini ise şmöyle anlatıyor: "Annem arpist, babam çellist. İkisi de Ankara Opera Orkestrası'ndan emekli. Büyüyünce müzisyen olmayı hiç düşünmedim. Uçak fabrikasında çalışırken bir yandan da Asiaminor grubuyla turnelere gidiyorduk. 1992 senesinde bir turne için bana izin vermediler. Galiba bardağı taşıran son damla oldu. Uçak hangarını terk ettim. Tamamen müziğe konsantre oldum."