|

Türk mimarisinde huzur buldum

Kanadalı sanatçı Laureli Rae, İstanbul'daki ilk sergisi “İstanbul’u Hissetmek” Albaraka Sanat Galerisi’nde ziyarete açıldı. Türkiye’deki camilerin illüstrasyonunu yapan Rae, “Ben bu mimari yapılardaki huzuru yansıtmaya çalıştım. Bu huzuru en beklenmedik yerlerde buldum. Bu mimari eserleri yapanların zaten iç huzura sahip olduklarını gördüm” diyor.

Yeni Şafak ve
13:19 - 26/12/2017 Salı
Güncelleme: 13:32 - 26/12/2017 Salı
Yeni Şafak
Laurelie Rae, İstanbul'daki ilk sergisini Albaraka Sanat Galerisi’nde açtı.
Laurelie Rae, İstanbul'daki ilk sergisini Albaraka Sanat Galerisi’nde açtı.

Kanada’da doğup büyüyen ilk gençlik yıllarında İslam’ı araştırıp Müslüman olan ve İslam sanatlarıyla hemhal olan sanatçı Laurelie Rae, İstanbul'daki ilk sergisini Albaraka Sanat Galerisi’nde açtı. İstanbul’a ilk kez 2013’te gelen Rae, beş yıldır burada yaşıyor. Tezhip, çini ve seramik gibi dallarda işler üreten Rae, bir yandan da illüstrasyon yapıyor.

Albaraka Sanat Galerisi’ndeki işleri tamamen bu illüstrasyonlarından oluşuyor. İstanbul’u Hissetmek adlı sergide Ayasofya, Topkapı Sarayı, Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi, Rüstem Paşa Cami, Alaeddin Külliyesi, Divriği Ulu Camii ve Darüşşifa, Karatay Medresesi, Sahip Ata Külliyesi, İnce Minareli Medrese, Gök Medrese, Yeşil Camii, Ulu Camii, Muradiye Camisi gibi İstanbul ve Anadolu’daki önemli mimari eserlerden ilhamla yaratılmış çizimler, desenler yer alıyor.

GÖRÜNTÜ DEĞİL
HİSLER ÖNEMLİ

Sadece güzel olanı değil İslam sanatlarıyla insanları bir araya getirmek isteyen Rae, “Ben bu mimari yapılardaki huzuru yansıtmaya çalıştım. Bu huzuru en beklenmedik yerlerde buldum. Bu mimari eserleri yapanların zaten iç huzura sahip olduklarını gördüm. Abu Dabi, Katar ve İngiltere gibi dünyanın birçok yerinde sergilere katılıyorum, müzeleri ziyaret ediyorum bu huzur duygusunu paylaşmak için. Çünkü bunu çok önemsiyorum” diyor. İstanbul’daki ilk sergisini açtığı için mutlu olduğunu dile getiren Rae, camileri olduğu gibi çizmek ve yansıtmak istememiş. Bunun sıkıcı ve sıradan bir iş olduğunu düşünen sanatçı, bu yüzden sergiye İstanbul’u Hissetmek adını verdiğini kaydediyor. Çünkü mimarinin nasıl göründüğü değil nasıl hissettirdiğiyle daha çok ilgileniyor.

SOKULLU CAMİİ’NDEN
ÇOK ETKİLENDİM

Laurelie Rae’nin illüstrasyonlarının geçmişi üç yıl öncesine dayanıyor. Sergideki iki büyük parçayı son üç ayda tamamladığını söyleyen Rae, diğer otuz parçayı toplam yedi ayda bitirmiş. Yıllar sonra dönüp yaptıklarına bakınca kendisinin de şaşırdığını söyleyen Rae, “O kadar çok çalışıyordum ki. Gün sonunda baktığımda parmaklarımın form değiştirdiğini gördüm” diyor. İstanbul'daki en sevdiği mimari yapı Sokullu Mehmet Camisi olan Rae, bu camiyi diğerlerinden ayıran katmanlı yapıyı ve şaşırtıcı detaylarını çok beğeniyor.

#Sokullu cami
6 yıl önce