Cemal Reşit Rey Konser Salonu çok özel bir konsere ev sahipliği yapıyor. Grammy ödüllü Kübalı şarkıcı ve gitarist Eliades Ochoa ile Grammy'li müzisyen Toumani Diabete ve Malili grubundan oluşan Afro-Cubism 27 Kasım'da Türkiye'de ilk konserini verecek. Tüm dünyada milyonlar satan ünlü Buena Vista Social Club projesinin asıl çıkış noktası olan ve Kübalı müzisyenlerle birbirinden yetenekli Afrikalı müzisyenleri biraraya getiren Afro-Cubism, hepsi ayrı ayrı kariyerlerinde müthiş başarılara imza atmış müzisyenleri bir arada dinleme fırsatı veriyor.
Afro-Cubism projesinde Afrika müziklerinin dünyadaki elçisi ünlü kora müzisyeni Toumani Diabete ile birlikte solist olarak gitarıyla da eşlik eden Eliades Ochoa ve Bassekou Kouyate (ngoni), Djelimady Tounkara (elektro gitar), Kasse Mady Diabate (vokaller) ve Lasana Diabate (balafon) yer alıyor.
27 Kasım'da CRR'de sahne alacak Afro-Cubism'in müziklerini ve bu özgün projeyi Grammy'li müzisyen Toumani Diabete anlatıyor.
Küba müziklerinin kökleri Afrika müziklerine dayanıyor, bu anlamda sadece Küba değil Afrika'nın birçok ülkesi ve müzikleriyle Brezilya'nın da tarihi bağları var. Vurmalı çalgılar işin içine girdiğinde ortak tarih, müzikte herhangi bir dinleyici tarafından da çok kolay hissedilebilir. Ancak Afro-Cubism özellikle neredeyse 700 yıllık geçmişi olan kora müziklerinden besleniyor….
O dönemde Nick Gold'un projesi Afro-Cubism olduğu halde, Malili müzisyenler çeşitli aksiliklerle bir türlü Havana'ya getirilemeyince, kendiliğinden Bueno Vista Social Club projesi orijinal projenin yerine geçmiş. Sonrasında da hem Bueno Vista Social Club projesi büyük başarı kazanıp öne çıktığından, hem de işin içine dahil olması istenilen Afrikalı müzisyenlerin kendi kişisel projeleri gündeme geldiğinden proje uzun yıllar askıda kalmış. Şimdi hemen hemen her müzisyen için en doğru zaman diyebilirim. Çünkü herkesin kendi projeleriyle neredeyse tüm dünyayı gezdikleri uzun bir dönemden sonra hepimiz için müthiş bir buluşma oldu.
Bueno Vista Social Club nasıl Küba'nın geleneksel müziklerini tüm dünyaya tanıttıysa, Afrika'nın Mandinga İmparatorluğu dönemle-rine kadar dayanan 700 yıllık müzikleri de biz tanıtıyoruz. Şimdi bu müzikler Küba geleneksel müzikleriyle buluşuyor. Yaptığımız iş deneysel bir çalışma değil, geleneksel müziklerin buluşması…
Müziğimizin merkezinde bir enstrüman olarak kora var ama hem Kübalı müzisyenler hem Afrikalı müzisyenler zaten doğasında ortak olan gelenekleri buluşturmuş oluyor. Afro-Cubism'e kimliğini veren en önemli isimlerden biri Eliades Ochoa. Sesiyle, gitarıyla ve en önemlisi sahnedeki tavrıyla Afrika'yı Küba ile buluşturuyor.
2009 yılında Türkiye'de kendi solo projemle bir konser vermiştim. İstanbul'da olmak fikri beni çok etkiliyor ve heyecanlandırıyor. Çok zengin bir tarih ve kültürünüzün olduğunu biliyorum. İstanbul bizim için çok farklı gelenekleri taşıyabilen çok özel bir şehir. Afro-Cubism de sahnede çok köklü müzikleri ve geleneği İstanbul'a getiriyor olacak.
