|

USTA YAZAR FEHMİ KORU 'BİR SÜTUN ÖNDE' ONE COLUMN AHEAD

Kendi alanında bir ilke imza atarak Turkish Daily News'teki yazılarını kitaplaştıran Fehmi Koru, bu kez Türk siyasetini biraz daha yakından tanımak isteyen yabancı okurlar için bir "başucu kitabı" hazırladı.

Şermin Gülergün
00:00 - 4/05/2000 Perşembe
Güncelleme: 12:13 - 21/01/2014 Salı
Yeni Şafak
USTA YAZAR FEHMİ KORU 'BİR SÜTUN ÖNDE'  ONE COLUMN
USTA YAZAR FEHMİ KORU 'BİR SÜTUN ÖNDE' ONE COLUMN
İngilizce yayımladığınız "One Column Ahead" Türçeye çevrilecek mi?

One Column Ahead, Türkiye'de yaşayan veya yurt dışında yaşayıp Türkiye'de olup bitenleri merak eden yabancılar için yazılmış bir kitap. Bu yazılar, Turkish Daily News'te bir sene boyunca haftanın dört günü çıkan yazıların dörte biri. Yazılarda, yabancı okur dikkate alınıp uluslarası gazetecilik dili kullanıldı. Bu yüzden kitabın Türkçe'ye çevrilmesi söz konusu değil. Okunması zor değil. İngilizceyi az bilen, Türkiye'de belli bir İngilizce eğitimi almış insanların rahatlıkla anlayabileceği bir ingilizce kullandım.

Yeni Şafak'taki yazılarınızı yayımlamayı düşünüyormusunuz?

Düşünmüyorum. Çünkü Yeni Şafak'ta yayınlanan yazılarım, daha yerel bir yaklaşımla yazıldığı için güncellikleri de sadece o an var olabiliyor. Ama kitabı okuyanlar, Türkçe çıkan yazılarımla, Türkish Dailly News'te çıkan yazılarımın paralellik gösterdiğini göreceklerdir.

Kitabınız çıktıktan sonra ve kitabınızdan önce İngilizce yayınladığınız yazılarınıza okuyucularınızdan herhangi bir tepki geldi mi?

Kitap piyasaya çok yeni çıktığı için herhangi bir tepki henüz gelmedi. Fakat günlük olarak Türkish Dailly News'te yazdığım zamanlarda gazetenin yayınlandığı elektronik posta adreslerine yurt dışında bulunan bir çok okuyucum mesaj bırakarak, fikirlerini bildirmişlerdir. Bazen yazdığım bir yazıya gelen mesajlar 50-60, bazen de 3-5 kişiyle sınırlı kalıyordu. Fakat bu mesajların hepsi bana yeni fikirler kazandırma açısından son derece olumlu tepkiler oldu.

Yazılarınızda daha çok Amerika'dan bahsettiğinizi görüyoruz...

Sadece Amerika'ya değil dünyanın birçok yerine gittim. Bunların içinde en çok gittiğim yer Amerika oldu. Her defasında Amerika'dan edindiğim izlenimlerimi yazdım. Bu bakımdan kitap için yazılarım toplanırken, Amerika seyahatlerim sırasında yazdıklarım seçildi.

Türkiye Amerikan rüyasını yaşayabilir mi?

Türkiye rüyası ile Amerikan rüyası birbirinden çok farklı. Bu yüzden Türkiye Amerikan rüyasını yaşayamaz. Çünkü Türk toplumunun gerçeklekleri Amerikan toplumundan çok farklı. Fakat bana göre Türkiye'deki insanların rüyaları da değerli. Ben yazılarımla bu insanların rüyalarını beslediğimi düşünüyorum. Türkiye'de bir kesim, Amerika ve Avrupa Birliği'nde neler olup bittiğini merak ediyor. Oralarda meydana gelen gelişmelerden haberdar olmak istiyor. Ben bu olayları izliyor ve yazıyorum. Böylece Türk insanının göreceği rüyalara katkı sağlıyorum.

Bir başucu kitabı olduğu söylenebilir mi?

Türk siyasetini biraz daha yakından tanıma amacı olan veya Türk siyasetini merak edip bu konuda bir bakış açısı edinmek isteyen insanlar için, bu kitap her zaman yararlanabilecekleri ve Türk siyasetini daha yakından tanıtıcı bir başucu kitabı olarak tavsiye edilebilir. Fakat Türk okuyucusu için öyle bir iddia olamaz. Özellikle belli bir eğitim seviyesinin üsütünde olan ve günlük siyasi olayları yorumlayabilen veya siyasetin içinde olanlar zaten günlük siyasetin içinde olup bitenin farkındalar.

Kitabınızda topladığınız bazı yazılarda 'Türkiye'de antik Yunan tragedyası oynanıyor' diye bir deyim kullanmışsınız. Türkiye gerçekten bu kadar trajik-komik bir gerçeklik mi yaşıyor?

Antik Yunan tragedyası deyimini genelikle bir bakanın intiharı gibi olayların gerçekleştiği trajik olaylar için kullandım. Sadece intihar değil, Türk siyasetinin bir gerçekliği olarak bazı siyasilerin entrikalarını belirtmek için kullandım. Bu deyişi özellikle şunun için seçtim: Kitap yabancı okura hitap ettiği için onların beslendiği ve bildiği kaynaklarla hitap ederek daha kolay anlaşılmasını sağlamaya çalıştım.

Yazılarınızda Nasreddin Hoca fikralarından da örnekler veriyorsunuz...

Ben İngilizce olarak yazdığım yazılarda okuruma sadece Türk siyasetini değil, Türk kültürünü meydana getiren önemli simgeleri de yansıtıyorum. Böylece yabancı okuyucularıma Türk kültürünü de tanıtmış oluyorum ve bunu da kendime görev biliyorum. Ayrıca siyaset gibi sert bir çizgisi olan yazılarımı mizahi unsurları kullanarak hicvetmek, hem yazılarımın dah kolay anlaşılmasına hem de daha rahat okunmasına imkan tanıyor. (One Column Ahead; Timaş Yay. İstanbul, 2000)


24 yıl önce