|

Tevbe ya Rabbi

Doç. Dr. Mustafa Karataş
00:00 - 5/08/2012 Pazar
Güncelleme: 23:52 - 4/08/2012 Cumartesi
Yeni Şafak
Tevbe ya Rabbi
Tevbe ya Rabbi

Dünyaya imtihan için gönderilen insanoğlu çoğu zaman ilahi emir ve yasakları çiğneyip günah bataklığı içine yuvarlanıyor. Her an hata yapıyor, günah işliyor, isyan ediyor. Rabbimiz de 'Settâru'l-uyub/ayıpları örten' olarak bizi aleme rezil etmiyor. Eğer insanoğlu her işlediği günahtan sarhoş olacak olsaydı dünyada ayık insan bulmak çok zor olurdu. Yine günahlarımız yüzlerimizden okunacak olsaydı kimse kimsenin yüzüne bakamazdı.

Kullarına karşı merhameti sonsuz olan Allah Teala kullarına azap etmek istemez. Bu sebeple Yüce Rabbimiz ecel gelmeden, fırsat kapıları kapanmadan önce, kullarını tövbe ve istiğfara davet eder. Allah Teala şöyle buyuruyor:

'Deki ey kendilerinin aleyhine günah işlemekte haddi aşanlar, Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin, çünkü Allah bütün günahları affeder. Şüphesiz ki, O çok yarlıgayıcı ve çok esirgeyicidir' (Zümer 39;53).

'Her kim başkası hakkında bir kötülük yapar veya nefsine zulmeder de, sonra tevbe ederek Allah'tan afv dilerse, Allah'ı suçları örtücü ve esirgeyici bulur' (Nisâ, 4;110).

Rasulullah (a.s): 'Günahtan tevbe eden kimse, sanki o günahı işlememiş gibidir' ifadesiyle tevbenin günahları sileceğini haber vermektedir. Bir kap ki, içi temiz olmadıkça oraya güzel şeyleri koymak nafiledir, boşunadır. Günahlardan tevbe etmedikçe kalp temizlenmez ve oraya ilahi rahmet tecelli etmez. Çünkü tevbe kalbi temizler ve gafletten kurtarır. Tevbe ve istiğfar günahlardan pişman olmak, vazgeçmek, Allah'ın rahmet ve mağfiretiyle onların affedilmesini dilemektir. Günahlardan tevbe etmek her müminin üzerine vaciptir. Tevbeyi terk etmek ise, ayrıca günahtır. Tevbenin şartları şunlardır:

1.Tevbe edeceği günahı kesinlikle hemen terk etmek

2. Söz konusu günahı işlediğine pişman olmak

3. Bir daha onu işlememeye karar vermektir.

4. Şayet tevbe edilen günah, kul hakkıyla ilgili ise, o zaman bu üç şarta ilave olarak, hak sahibi olan kimseden helallik dilemek ve hakkını ödemek

Hatasız kul bulmak mümkün değildir. Ancak hatasını bilmek ve pişman olmak marifettir. Bu yüzden günahlarımız için tevbe etmemiz gerekmektedir. Zira tevbe bir bakıma günahı itiraf etmek demektir. Allah Resulü (a.s); 'Ruhum kudret elinde bulunan Allaha yemin olsun ki, siz günah işlememiş, tevbe ve istiğfar etmemiş olsaydınız Allah, sizin yerinize günah işleyip de kendisine istiğfar edecek bir kavim getirir de sonra onları bağışlardı' buyurmuştur.

Resullulah (a.s); bir kudsî hadislerinde, şöyle haber veriyor; 'Allah Teala şöyle buyurmaktadır; 'Ey âdemoğlu! sen bana dua edip bağışlanmanı istediğin müddetçe bütün günahlara rağmen seni bağışlarım. Günahların çokluğuna aldırış etmem. Ey âdemoğlu! senin günahların gökyüzündeki bulutlara kadar ulaşsa, sonra benden af dilesen seni affederim. Ey âdemoğlu! sen bana hiçbir suretle şirk koşmadığın sürece yeryüzü dolusu günahla bile gelsen, ben de sana yeryüzü dolusu mağfiretle gelir yine seni bağışlarım' (Tirmizi, Deavat, 3534).

Rasulullah (a.s) günahlardan tevbe için kendisi her gün yetmiş veya yüz defa 'estağfirullah' der, zaman zaman da 'seyyidü'l-istiğfar' dediği şu duayı yapardı: 'Allahım! sen benim rabbimsin. İbadete layık hiçbir ilah yoktur; ancak sen varsın. Beni sen yarattın; şüphesiz ben senin kulunum. Gücüm yettiği kadar ezelde sana verdiğim ahde ve vadime bağlıyım. Ya rab! işlediğim günahların şerrinden sana sığınıyorum. Bana lütuf ve ihsan buyurduğun nimetlerini ikrar ve itiraf ediyorum. Günahlarımı da itiraf ediyorum. Sen beni affet Allah'ım! Zira senden başka günahları kimse affedemez.'

Hz. Ebûbekir Sıddık da (r.a) şöyle tevbe ederdi: 'Yâ İlahi! azığı çok az olan kuluna lütfunla kerem eyle. Ey Celil olan Rabbim! iflas etmiş olarak senin kapına geldim. Günahlarım çok büyüktür. Ama Sen zaten büyük günahları affedensin. Senin bu kulun gariptir, günahkar, zelil bir kuldur. Onun işi gücü hep hata ve isyan; unutur yine yapar. Yâ Rabbi! sen ise bunca nimetlerden sonra yine de ihsan eder, affeder, bol bol verirsin. Yâ Rabbi! günahlarımın haddi hesabı yoktur. Kumlar gibi sayısız günahım var. Ne olur bütün günahlarımı affeyle geçiver, bana tertemiz yeni bir sayfa açıver. Yâ Rabbi! senin bağışlaman sonsuzdur.




12 yıl önce