|
Cari açıkta kısmi iyileşme

Merkez Bankası Nisan sonu itibariyle ödemeler bilançosunu açıkladı.

Cari açık beklentilerin altında (beklenti 2,4 ve) aylık 1,7 ve yıllıklandırılmış 32,7 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Türkiye gibi gelişen piyasalarda cari işlem açıkları döviz ihtiyacını gösterme bakımından son derece önemlidir.

Geçmiş yıl verilerine baktığımızda özellikle yüksek ekonomik büyümenin olduğu yıllarda cari açık da büyümüş; hatta Türkiye özelinde büyüme ile cari açık arasında doğrusal bir ilişki olduğu birçok analitik çalışmada ortaya konulmuştur.

Cari işlemler; dış ticaret açığını da içeren, genel anlamda döviz girdisi ile döviz çıktısı arasındaki dengedir.

Açık ya sermaye girişleri ile (portföy ve doğrudan yabancı yatırım, dış borçlanma) ya da Merkez Bankası rezervleri ile karşılanır.

**

Nisan sonu itibarıyla aylık açık beklentisi 2,4 milyar dolar civarında iken (2020 Nisanında 5,3 milyar dolardı), 1.7 milyar dolar gerçekleşmiş. Bu gerçekleşmede en önemli katkıyı hiç şüphesiz geçen yıla göre turizm ve taşımacılık gelirlerinde (hizmetler sektöründe) az da olsa yaşanan artışlardır. Bu artışların Haziran sonrası da devam edeceği ve cari açığı azaltacağı beklenmektedir.

Burada esas olan son 3 aylık yüksek büyümeye rağmen cari açığın nispeten düşük seviyede olmasıdır. Bu gelişmede dış ticaret makasının kapanmasının da etkisi var (ithalatın ihracatı karşılama oranı dış ticaret hadlerinin aleyhte seyretmesine rağmen düşmesi ihracatçılarımızın performansını yansıtmaktadır).

Son dönemde altın ithalatındaki azalma trendi, salgının etkilerinin azalmasıyla artacak dış talep (ihracat) yine cari açığın düşmesini sağlayacak önemli etkenler olarak söylenebilir.

Bizim dışımızda olumsuz gelişmeler de var. Dünya piyasalarında artan emtia fiyatları özellikle enerji ithalatımızı cari açığı besleyen önemli kalem olmuştur.

Dönem sonunda cari açığın 25 milyar dolar civarında olacağı tahmin ediliyor.

Bazı dönemlerde 70 milyar doların üzerinde cari açıklar yaşamış bir ekonomide hem pandeminin ticari faaliyetleri kısıtlayıcı ve özellikle turizm gelirlerindeki azalmaya rağmen cari dengenin azalma eğilimine girmesi iyi bir şey.

**

Cari açıkla ilgili söylememiz gereken önemli bir konu da finansman kalitesidir.

İstenen, cari açık finansmanının ağırlıkla doğrudan yabancı sermaye yatırımlarıyla karşılanmasıdır.

Nisan ayında net portföy yatırımlarında 1,5 milyar dolar çıkış yaşanmış ve doğrudan yabancı sermaye yatırımları net 56 milyon dolar olmuştur.

Bu nedenle Nisan ayındaki cari açığın önemli bir kısmı resmi rezervlerle kapatılmıştır (1,183 milyar dolarlık azalış).

Ocak-Nisan dönemi ödemeler dengesi tablosuna baktığımızda 7 milyar doların üzerinde net hata ve noksan kalemi katkısı olduğu görülmektedir. Bu kalem bir ülkede nereden geldiği bilinmeyen (kayıt dışı, bavul ve sınır ticareti, varlık afları v.s.) sermaye hareketlerini göstermektedir. Cari işlem açıklarının önemli kısmının net hata ve noksan kalemiyle finanse edilmesinin çok sağlıklı-sürdürülebilir bir finansman şekli olmadığını da söylemeliyiz.

**

Cari açıkla ilgili söylememiz gereken en temel çıkarım; çıkış kaynağının içerideki üretim yapısına bağlı olması; yani Türkiye ekonomisi büyüdüğünde döviz açığı-cari açık üreten bir yapının kronikleşmesidir.

Cari işlemler dengesi Nisan verisi beklentilerin altında gerçekleşmiş ve dönem sonunda olağandışı bir gelişme olmazsa 25 milyar dolar civarında olacağı tahmin ediliyor. Bu rakam nispi bir iyileşme olarak görülebilir.

Bu iyileşmeyi daha kalıcı hale getirmek ve cari işlemler bilançosunun fazla veren bir pozisyona taşımak için üretim yapısının ithalat bağımlılığını azaltmak gerektiğini bir kez daha hatırlatalım.

#Cari açık
#Merkez Bankası
#Türkiye
#Dış ticaret
3 yıl önce
Cari açıkta kısmi iyileşme
Korku zamanı
Boykotta kafalar neden karışık
Kimin enflasyonu
Terör örgütü elebaşı olarak İsrail portresi…
Hamas’ın ateşkesi kabulü ve İsrail’in Refah Operasyonu