AK Parti son 4 yıldır sıkıntılar içinde yaşamını sürdürüyor. Erdoğan, ömrü hayatının en zor yıllarından geçti belki de. İmtihanı çetin oldu hepimizden.
gönül de verdik. Gönlümüzü fetheden de Erdoğan'dı
Yüz yıldır sürgünde yaşayan ideallerimiz ve hayallerimiz geri döndü.
En son Abdülhamit'te yaşamıştı o hayaller.
Erdoğan övgüsü yapan çok, biliyorum. Sahici olanı azdır, bunu da biliyorum. Bizim gibi, derdi olan insanların Erdoğan'la olan ilişkisi gönül üzerindendir, menfaat ve ihale üzerinden değil.
Yine de öyle davrananlara ve bir beklenti içinde olanlara çok şey söylemem. Bu bir kişilik ve fikir meselesidir.
Burada bu insanlardan ziyade, Erdoğan'a daha çok şey düşüyor.
Bu insanların
diye, itibarını, saygınlığı ve gönüllerimizdeki yerini zedelediğinin artık görülmesi gerekir.
Bu denli seviyesiz bir övgü, tuhaf bir savunma ve kör taraftarlık bana iyi niyetli gelmiyor ayrıca.
AK Parti yeni bir döneme giriyor. Yeni kongre ile yönetim değişecek, yenilenecek parti. Bundan daha iyi bir fırsat olmaz sanırım.
.
İnsanların bu beklentisi, 7 Haziran'dan beri devam ediyor. AK Parti'nin geleneklerine, her zamanki üslubuna, nezaketli tarzına geri dönmesi gerek.
Bu partinin geleceği, bu hareketin geleceği, Türkiye'nin geleceği açısından önemli bir konu.
AK Parti içindeki ayrılıkları körükleyen, tetikleyen, yayan insanlar AK Parti'nin asıl kadroları değil, sonradan olan kadrolarıdır ki, bu derenin suyunu da içmemiştir.
Dava ve siyasetin iç içe geçtiği hareketler, diğer hareketlere göre daha hassastır. Daha duyarlı ve duygusaldır. Bu nedenledir ki, yaşanan olumsuzluklardan daha çok etkilenirler.
Belki muhalefet partilerinde görüldüğünde normal karşılanan çekişmeler, tartışmalar, mücadeleler AK Parti gibi partilerde normal karşılanmaz.
Bugün yaşadığımız sorun, yani Davutoğlu'nun ayrılmasıyla yaşananlar, aslında 7 Haziran'dan yeterince ders almamanın bir sonucudur.
Millet, AK Parti'nin kişisel hesaplar, kişisel çekişmeler, kişisel kavgalar, menfaat, enaniyet gibi tartışmalarından çok rahatsız olduğu için oyları düşürdü.
AK Parti bu mesajı ve dersi aldığını söylediği için millet yeniden evine, partisine döndü.
Ancak bunun gereğini yeterince yaptığını söylemek zor.
AK Parti'li olmak, başka bir şeydir. Yani özel bir durumdur aslında. Ülke için, millet için ve ümmet için başka bir anlam taşıyor. İstemesek de buraya geldi.
Şimdi bu anlamın ne olduğunu herkes biliyor. Peki bunu anlamayanlar var mı? Evet var. Hem de medyada, sosyal medyada herkesten daha çok görülüyorlar. Bunların da geleneksel AK Parti'li gibi davranmadığı ortada.
İşte bu durumu değiştirmek için önemli bir fırsat doğdu.