|
Habaset ve melanet...

İstanbul Erkek Lisesi mezunu iş insanları ve yöneticilerinin bir araya geldikleri bir platform (İELYİP) var… Bu platformun da bir WhatsApp Grubu var… O grupta genellikle siyasi ve ekonomik konularda birbirimize laf atmaya bayılırız… Grup bir “Yankı Odası” değildir pek… Arada bir o kadar mükemmel görüşler ortaya konur ki tadından yenmez…

İşte bir tanesi… Türk futbolunun içinden geçmekte olduğu durum ve zamanın ruhu denen fenomen ancak bu kadar yalın ve derin bir metaforla anlatılabilirdi. Turkish Dijital Teknolojiler A.Ş.’de, Türk Sigorta’da ve WWF Türkiye’de yönetim kurulu üyeliği yapan, Sabancı Üniversitesi’nde de Davranışsal Finans dersleri veren kardeşim Attila Köksal’ın yolladığı videoyu sizin için deşifre ettim.

Videoda konuşan kişinin adı Bill Cooper… ABD Deniz Kuvvetlerinde İstihbarat Subayı imiş. 11 Eylül saldırısını, olay gerçekleşmeden 1 ay öncesinden dile getirmiş… Peki sonra ne olmuş?... 11 Eylül’den 2 ay sonra evinin arka bahçesinde polis tarafından vurularak öldürülmüş… Videoda şunları söylüyor:

“Roma İmparatorluğu’ndaki ‘sirkler’ gibi… Halk huzursuzlaşmaya, sorular sormaya, imparatorun siyasetini beğenmemeye başladığında İmparator ne yaparmış?.. Onları ‘sirk’e yollarmış… Onun için devasa arenalar, ‘colosseum’lar inşa ettirmiş. Hristiyanları aslanların önüne atmış. Araba yarışları düzenlemiş…

Sonra futbol, basketbol, beyzbol maçları düzenlemiş... Amaç, aptal kitleleri oyalamak ve dünyanın düzeni için hiçbir şey ifade etmeyen şeylerle onları meşgul etmekmiş… Hakikati öğrenecek halleri ve zamanları kalmasın isteniyormuş. Bu şekilde, nasıl maniple edildiklerini öğrenmek için yürütecek akla ulaşamayacaklar, İmparatoru hiçbir zaman sorgulama-yacaklardır. İşte bu yüzden bir futbolcuya, basketbolcuya, beyzbol oyuncusuna milyonlarca dolar ödeyip dururlar. Bu bir Roma İmparatorluğu Sirki’dir. Dünyadan bihaber olan birçok insan tanırım; bunlar New York Mets’in 3’üncü kalecisinin (Third Base) kim olduğunu çok iyi bilirler ve bunun çok büyük başarıları olduğunu düşünürler… Gerçekten çok üzücü…”

Videoya şu linkten ulaşabilirsiniz: https://www.instagram.com/reel/C2ZDMxrMwnY/?igsh=c2h2Z WJ0ZzF2aGhx. Bana “Portekiz’i 3 F ile yönetiyorum: Futbol, Fado ve Fiesta” diye itirafta bulunan Diktatör Salazar’ı çağrıştırdı…

Bugünkü yazımızı Bülent Korman beyin yolladığı internette sıklıkla rastlanan bir notla noktalayalım. … Futbol dâhil pek çok kitle olayı için geçerli olan tespitler şöyle:

“%1 dünyayı kontrol etmektedir… %4 satılmış kuklalardır… %90 uyumaktadır, %5 durumun farkındadır ve %90’ı uyandırmak ister, %1 ise %5’in %90’ı uyandırmasını istemez” ...

Keşke her şeyi dış görünüşüyle değil içindekinin içindekiyle okuyup anlama yetimizi geliştirebilsek…

Mübarek Ramazan Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum. Allah cümlemizi habaset erbaplarının melanetinden korusun…

Günün sözü
‘‘Fîhi Mâ Fîh”
(“Ne varsa onun içinde var” ya da “İçindekinin İçindeki”)

Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî


Gözümüze takılanlar…

* Borusan Holding sponsorluğunda düzenlenen 52. İstanbul Müzik Festivali, 21 Mayıs-12 Haziran tarihleri arasında 25 konserle klasik müziğin yıldızlarıyla dolu bir program sunmaya hazırlanıyormuş. Önemli orkestraların yanı sıra çağımızın en iyi piyanistlerinden kabul edilen Maria João Pires, “klasik müziğin pop starı” olarak tanımlanan Khatia Buniatishvili, piyano virtüözümüz Gülsin Onay, Romantik dönem repertuvarının önde gelen yorumcularından Francesco Piemontesi, bol ödüllü viyolonselci Edgar Moreau gibi yıldız solistlerin aralarında olduğu 60’ın üzerinde sanatçı izleyicilerle buluşacakmış. Bilet sıkıntısı çekmek istemeyenler şimdiden passo.com.tr üzerinden biletlerini alabiliyorlarmış (İKSV Medya İlişkileri) İstanbul’un kültür hayatına damgasını vuran İKSV’nin onurlu işlerinden biri…

* İstanbul, 29 Nisan Dünya Dans Günü’nü vesilesiyle yeni bir festivalle tanışmaya hazırlanıyor. 22-30 Nisan 2024 tarihleri arasında bu yıl ilk kez düzenlenecek Uluslararası İstanbul Dans Günleri, dünya çapında dansçıların gösterilerini şehrin farklı mekânlarında İstanbullularla buluşturacakmış. Performansların yanı sıra atölyeler, söyleşiler, dans temalı film gösterimleri ve konserler de düzenleniyormuş. (Yeliz Tingür, bkz İletisim) İlk işler hep risklidir… İnşallah başarıyla altından kalkılır…

* Türkiye’nin ilk ve en büyük küresel finansal teknoloji etkinliği İstanbul Fintech Week (IFW’24), 16-17 Nisan tarihleri arasında İstanbul’da düzenleniyormuş (PR ajansından gelen bültende, Türkçeye İngilizce’den alıp sokulmaya çalışılan ‘gerçekleştiriliyor’ kavramı birkaç yerde kullanılmış; ancak biz onun yerine Türkçemizden gelen kavramları tercih ediyoruz)… Finansal İnovasyon ve Teknoloji Derneği’nin (FINTR) desteğiyle, KOOP Ventures tarafından bu yıl beşinci kez düzenlenecek olan IFW’24’ün teması “Yakınsama: Web2 ve Web3 Dünyaları Bir Araya Geliyor”… Web3’den dijital paralara, yapay zekâdan işletmelerde finansal teknolojilerin kullanımına, dijital bankacılıktan tokenlaştırmaya kadar çok çeşitli konu başlıkları 85 konuşmacı tarafından ele alınacakmış. (Tülay Genç, B2Press) Fişekhane’de düzenlenecek etkinlik Türkiye’de sektörün gelişimine ciddi katkı sunmak üzere tasarlanmış. Emeği geçenleri kutlarız.

* Başkası böyle dese, bildiğiniz trolcüler adama takmayacakları kulp bırakmazlar, her türden itibar suikastını reva görürlerdi. Ama bu sefer hafiften kayaya çarpmışlar… Çünkü konuşan ve tespitleri son derece ağırlık taşıyan kişi İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran… Aran, sektör olarak en zor zamanları geride bıraktıklarını ifade ederek demiş ki: “O dönemleri yaşadık ve yönetmesini bildik. Geçen yıl sorsaydınız yalnızca önümüzdeki altı ayı öngörebildiğimi söylerdim. Şimdi ne mutlu ki; önümüzdeki üç yılı öngörebiliyoruz” … Haydi buyurun şeamet tellalları söz sizin…

#Aktüel
#Toplum
#Hayat
#Ali Saydam
21 gün önce
Habaset ve melanet...
Geliyorum diyen felâket: "Kur"ân İslâm"ı" söylemi
Kamu tasarrufu
BİT’lere kadrolu işçi alımında acilen tedbir alınması gerekiyor
Tarih bizi çağırıyor ama biz birbirimizle boğuşuyoruz!
İYİ Parti kongresinin kazananı kim