|
Çanakkale ve Afrin zaferleri

TSK ve ÖSO güçleri Başkomutan Tayyip Erdoğan’ın emri ile 59 gün önce başlattığı Afrin harekâtını büyük bir zafere dönüştürerek 18 Mart 2018 tarihinde Çanakkale Deniz Zaferi'nin 103. yıldönümünde Afrin merkezine girdi. Milletçe birlik ve beraberlik içinde çifte zaferi kutladığımız bu mutlu günümüzde vatanı ve milleti için şehitlik mertebesine yükselen her rütbeden askerlerimizi güvenlik güçlerini ÖSO Kuvvet’lerini bir kez daha rahmetle anarken milletimize ve ailelerine baş sağlığı dileklerimi iletiyorum.



Türkiye, Fırat Kalkanı ve Afrin harekâtlarında resmi rakamlara göre yaklaşık 7000 gayri resmi rakamlara göre 10 bin civarında PKK/YPG terör örgütü mensubunu etkisiz hale getirerek ayrılıkçı terör örgütüne tarihinin en büyük darbesini vurdu. Bu yıkıcı darbeden, terör örgütlerine arka planda lojistik ve eğitim desteği veren ülkeler de nasibini aldı. Türkiye’de kaos, istikrarsızlık, işgal ve iç savaş çıkarmaya yönelik psikolojik harp ve algı faaliyetlerinde bulunan Amerika, NATO, Batılı ve Ortadoğu’daki bazı aktör ülkeler de tabir-i caizse taşeron olarak kullandıkları terör örgütleri ile birlikte mağlup edildiler. Zira gerek kırsalda gerek şehirlerde meskun mahal çatışmalarında terör örgütleriyle birlikte inşa edilen tahkimatlarda, tünellerde tuzaklanmış EYP ve antitank mayınlarında eğitim desteği veren ülkelerin özel savaş eğitmenleri yabancı savaşçı maskesi altında terör eylemlerine bizzat katıldılar. Fırat Kalkanı ve Afrin harekâtlarında gösterdiği üstün başarı strateji ve taktiklerle yerli ve milli İHA, SİHA ve mühimmat ile dünyaya parmak ısırtan TSK, bazı askeri otoriterlerin(!) "Yıllar sürebilir, Türkiye’nin Vietnam’ı" olacak dedikleri operasyonları çok kısa süre içinde üstelik masum sivillerin hayatını gözeterek, çevre, tarihi eserler dini ve kültürel yapıları azami ölçüde koruyarak gerçekleştirmesi TSK’nın teröristle masum sivilleri ayırma çevre hassasiyeti gibi çok önemli özelliklerini ortaya koydu. Bu tavır Ortadoğu’da kadın çoluk çocuk demeden kimyasal ve konvansiyonel silahlarla katliam yapan kazanmak için yakıp yıkan savaş hukuku başta olmak üzere tüm insani değerleri gözardı eden haydut devletleri de deşifre ederek dünya kamuoyunun gözleri önüne serdi. ABD ve Rejim güçlerince yapılan operasyonlarda Musul, Rakka,Halep ve Doğu Guta şehirleri enkaz haline getirilip binlerce sivil ve masum insan katledilirken veya bu şehirleri terk etmeye zorlanırken Afrin’de şehrin harekât öncesindeki görüntüsünü koruması binalarda herhangi bir hasarın görülmemesi sivil ölümlerin neredeyse yok denecek kadar az olması Türk ordusu ve ÖSO’nun tüm dünyaya verdiği bir derstir bence. TSK ve ÖSO’nün insan haklarına savaş hukukuna verdiği değer ve saygı Afrin operasyonunda TSK’ya çamur atmaya çalışan terör örgütü ve bu örgütün uluslararası tetikçisi medyanın asparagas algı operasyonlarının da çökmesine neden oldu.

TSK ve ÖSO güçleri Afrin’denTel Rıfat’a kaçan PKK/PYD terör örgütünün peşini bırakmıyor. El Bab’ın batısındaki Şaale köyünün TSK ve ÖSO tarafından alınması Tel Rıfat’a yapılacak operasyonun ilk işaretleri olarak değerlendirilirken bu kez korkak ve alçak teröristlerin nereye sıvışacağı da doğrusu merak konusu oluyor. PKK/PYD-YPG terör örgütünün sözde üst düzey sorumlusu Salih Müslim örgüt mensuplarının neredeyse tamamının Tel Rıfat’a kaçmalarını örtmek için stratejik olarak çekildiklerini açıklasa da Amerika’nın terör örgütüne verdiği silah ve mühimmatların önemli bir kısmının Afrin’de bazı depolarda ele geçirilmesi PKK/PYD terör örgütünün panik içinde kaçtığının en önemli işareti olarak görülüyor.

HAREKAT SONRASI ‘İSTİKRARI SAĞLAMA’’

TSK hem devlet hem de devlet dışı birçok aktörle birlikte koordineli çalışarak çok yönlü ‘inşa’ süreci başlatmıştır. Bu anlamda harekât sonrası dönemde gerek bölgenin kendine has özellikleri gerekse de diğer aktörlerin stratejik öncelikleri, istikrarı sağlama süreç ve yönetimini farklı biçimlerde şekillendirmiştir. Türkiye açısından harekât sonrası ‘istikrarı sağlama’ çabaları nihayetinde müşterek istikrar işlevlerinden oluşmuştur. Bunlar en temelde “Güvenlik”, “İnsani Yardım Desteği”, “Ekonomik İstikrar ve Altyapı”, “Adli Durum ve Adaletin Tesisi”, “Gıda Temini”, “Barınma Hizmetleri”, “Sağlık Yardımları”, “Eğitim Hizmetleri” gibi unsurlardan oluşmaktadır. Tüm bu yardımlar, Türkiye’nin insani yardım konusunda profesyonel bir konuma evrildiğini göstermektedir. Hâlihazırda yapılmış olan askeri operasyonlar neticesinde terör örgütlerinden temizlenen bölgelerin tekrar inşası ve yenilenmesi, bölge halkının geleceği ve Türkiye’nin terör örgütleri ile mücadele stratejisinde kilit rol üstlenmektedir.

103 yıl önce Çanakkale’yi geçilmez kılan, yedi düveli yenen ruh ve iman sahibi Mehmetçiklerimiz bugün de Afrin’i teröristlerden temizledi ve yeni bir destan yazdı. Millet olarak Zeytin Dalı Harekatı ile büyük bir başarı ve zafere imza atan Başkomutanımız/Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, hükümetimize, Genelkurmay Başkanımız Hulusi Akar’a, kuvvet komutanlarımıza, arazide harekatı bizzat yöneten komutanlarımıza ve harekata katılan Mehmetçiklerimize teşekkürü bir borç biliyoruz.

#Çanakkale Zaferi
#Afrin
6 yıl önce
Çanakkale ve Afrin zaferleri
Bu başarı hepimizin
Bin Kayrevan’dan bir Kayrevan’a
Herkeste bir ‘ben’ var, bir de ‘gerçeklik’…
Yatırım grevi
Gölge oyunu...