Bilen bilir, bilmeyene bizzat kendim anlatayım… Eski Türkiye'nin vesayet rejimi, bu ülkenin vatandaşı olan Kürtlere olmadık baskı ve zulmü yaptıktan sonra, başımıza PKK terör örgütünü musallat ettikten sonra, öldürmekle ve savaşmakla bu meselenin çözülmeyeceğine inancımdan kaynaklı olarak, yeni Türkiye'nin kan dursun diye, Kürt vatandaşların hakları iade edilsin diye başlattığı Çözüm Süreci'ni hep destekledim. Terörün var olduğuna ve aynı zamanda bir sonuç olduğuna inandım. Diyarbekir zindanlarında işkence edilen Kürtlerin faillerinden, 15 bin civarındaki faili meçhullerin faillerinden hesap sorulsun istedim. Çocuğum olsa askere göndermezdim dedim. Zira eski Türkiye'nin kısmen neden olduğu bir savaşta, PKK'li Kürt, sivil Kürt ayrımı yapılmamasından, kolluk kuvvetlerinin geçmişte sivil insanlara zulmetmesinden yana olamazdım.
Allah kendilerinden binlerce kez razı olsun, yeni Türkiye'nin Ak Parti hükümeti, Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde “Anneler ağlamasın, ülkenin toprağına gencecik çocukların kanı düşmesin” direnciyle, bu ülke ileri gitsin, terör musibetinden kurtulsun niyetiyle Çözüm Süreci'ni başlattığında, gücüm yettiğince süreci destekledim.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı, halk Erdoğan'dan yana olduğu için meşru olarak devirebilecekleri tek siyasi arenada deviremeyenler, yani uluslararası arenada büyüyen Türkiye'den rahatsız olan İran, Suriye rejimi, İngiltere ve Almanya; Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Doğan Medya, Fetullahçı Terör Örgütü yan yana durma kararı aldı ve “terörden” beslenerek, gayr-ı meşru bir arena oluşturarak Erdoğan'ı “terör meydanında” devirme yoluna gittiler. Bu uğurda, DAEŞ ile Türkiye'yi ilişkilendirme, varlığının kısmi müsebbipleri oldukları PKK terörüne sarıldılar. Hem Erdoğan'ı hem de Çözüm'ü hedef aldılar. Ve PKK eliyle Çözüm'ü bitirdiler, Erdoğan için hâlâ uğraşıyorlar.
Çözüm'ü heder eden PKK'nin, silahsızlanma için Erdoğan'ı hedefe koyduğu kendi ifadelerince malum. Akli melekeleri yerine Erdoğan nefretiyle düşünen? kesim için PKK ile birlikte hareket etmek yalnızca teferruat. Buna bağlı olarak, sanki terörün sebebi Recep Tayyip Erdoğan imiş; Çözüm Süreci imiş gibi davranıyorlar, zira terörist gözükmemenin konforlu yollarından biri de bu; Çözüm'ü teröre kılıf göstermek. Aynı güruhun sık sık kullandığı replik şu: “Çözüm Sürecini siz başlattınız!” E sorarlar adama, Çözüm Süreci boyunca, iki yıl bu ülkede kan akmadı, Paralellerin, Esed'le birlikte çevirdiği birkaç kaos planı dışında terör saldırısı olmadı ancak bugün PKK terörü tekrar başlatınca kan akmaya başladı, buna söyleyecek bir sözün yok mu? Bitmedi…
PKK'nın bu ülkede 15 Ağustos 1984'te Eruh ve Şemdinli baskınlarıyla başlayan, 5 bin 500 asker ve polisin öldürüldüğü, 21 bin 800 PKK'lının öldürüldüğü, 6 bin 500 sivilin öldürüldüğü, bin 500 köy korucusunun öldürüldüğü toplamda 72 bin 500 terör olayının yaşandığı yıllarda TSK'nın ve devletin de hataları vardı. Ve o süreçte CHP, MHP, Doğan Medya, Paralel Örgüt devletin ve TSK'nın hatalarını örterek, PKK karşısında durduğu gibi sivil Kürtlere yönelik ırkçı faaliyetlerde de rol oynadılar. Ancak Çözüm'le birlikte tüm terör olayları son bulunca bu kez Çözüm'ü hedef aldılar ve PKK, devletin ve TSK'nın hatası olmayan bir süreçte, sebepsiz yere terör eylemi yaptığında PKK'dan yana oldular, çünkü başkasının aklıyla ve Erdoğan nefretiyle yürümek bu denli sınırsız bir tutarsızlığı ve ahlak yitimini gerektirir.
Şimdi soruyorum?
FETÖ, Madem o kadar Kürt hakları sevdalısıydı, niye Oslo'yu sabote edip, KCK ile Kürtlere yönelik sürek avı başlattı?
Aydın Doğan, madem o kadar Kürt hakları yahut terörist severdin niye Ertuğrul Özkök'üne Ahmet Kaya için “Vay Şerefsiz!” manşeti attırabildin?
Ey Bahçeli, madem o kadar vatan millet severdin, niye HDP'li bir hükümet olasılığına sebebiyet verdin de bu ülke için kılını kıpırdatmadın?
Ey Kılıçdaroğlu, madem Türkiye'nin birleştirici gücüydün, bugün ülkeyi bölüp kan döken terör örgütünün siyasi uzantısı HDP ile birlikte ülkeyi niye salladınız?
Çözüm'den önce bu ülkede terör olmasa, Çözüm'ü ve Çözüm'ün faillerini suçlayabilirdiniz ancak bu ülkede terör yalnızca Çözüm Süreci'nde bitmişken, hiçbiriniz Çözüm'ü suçlayamazsınız. Dahası, Türkiye tarihinde oldu bitti darbelerden beslenen sizler, askeri darbeler bittiğinde yargı darbesi başlatıp, o da bittiğinde 17-25 Aralık gibi paralel yapılanma darbesi, Gezi gibi bir sokak darbesinden medet umup, darbe arzunuzu gerçekleştiremediğiniz için bugün teröristlerden medet umarak bir “terör darbesine” taraf oluyorsunuz, size Çözüm'ü kimin bitirdiğini ise şimdilerde ekmeğine yağ sürdüğünüz terör örgütü PKK'nın kolu olan YDG-H'liler Wall Street Journal gazetesine, verdikleri röportajla kendileri versinler: “Çözüm sürecinde, müzakereler sırasında, Öcalan'la görüşüldüğü sırada silahlanmaya başladık.” Alın şimdi bu terörün avukatlığını yapın, nasılsa günün sonunda üzerinize yapışmış “terör yanlısı” etiketiyle kalan sizler olacaksınız.
#feto
#paralel yapı
#kılıçdaroğlu
9 yıl önce
Terörsüz Çözüm'e düşman, terörist PKK'ya dostlar
HDP’nin sol ve etnik bagajı
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
