|
Bu yazıyı kaydedin ya da en az üç kişiye gönderin

Bu yazıyı on gün önce yayınlayabilirdim. Ama damardan idrak edilebilmesi için anneler günü ile engelliler haftasının çakışma zamanını bekledim.

Onları, yani 41 yaşındaki Canan Aytek''i ve 15 yaşındaki kızı, otistik Rabia Aytek''i "Eğitim her engeli aşar" resepsiyonunda tanıdım.

Canan hanım Kadıköy Anadolu Lisesi''nde okurken geçirdiği bir beyin ameliyatı nedeniyle okulunu bitirememiş. Şimdi açık Lise üzerinden diplomasını almaya çalışıyor.

Canan Aytek iki çocuk annesi. Büyük kızı 19 yaşında.

Rabia''yı Çankaya Köşkü''nde "Eğitim Her Engeli Aşar" resepsiyonunda gördüğümde annesine, Merakımı bağışlayın dedim. Kızınızın engeli nedir?

Çünkü görünürde Rabia''da bir araz yoktu. Tek derdi o an kendisini dinleyecek kulaklara kavuşarak bir gitar resitali vermekti.

Canan Hanım, Rabia otistik dedi. Ve hikâyesini anlatmaya başladı.

Rabia iki yaşına kadar bütün çocuklar gibi yaşıyor bebekliğini. Fakat iki yaşından itibaren dünyadan yavaş yavaş kopuyor. Sabit bakışlarla bir noktaya dalıp gidiyor. Etraftan gelen hiçbir uyarıyı kabul etmiyor. Dünyasını şenlendiren tek şey dönen cisimler. Özellikle çamaşır makinesi en baş eğlencesi.

Maddi imkânsızlıklar içinde doktor doktor dolaşıyorlar. İlk doktor beyinde hücre ölümü var diyerek ilaç tedavisine başlıyor.

Rabia altı yaşına girince okula yazdırıyor annesi. Öğretmenin Rabia''ya yaklaşımı son derece olumsuz. Çocuğunuz geri zekâlı bu okuldan almanız gerekiyor diyor. Öğretmenin olumsuz tutumu Rabia''yı çok etkiliyor ve saldırgan davranışlarda bulunmaya başlıyor.

Okulun rehberlik öğretmeni; Rabia Camın arkasında, bizi duymuyor, onunla iletişim kuramıyoruz diyerek bu okulda yapılacakların "bu kadar" olduğu konusunda aileyi ikna ediyor.

İki ayın sonunda bitiyor Rabia''nın ilkokul günleri.

İki ay sonra annesi Canan Hanım Rabia''yı anaokuluna yazdırıyor.

Muhatap olduğu ilk öğretmen, Rabia''nın hayatını karartırken anaokulunun idealist müdiresi Rabia''nın hayatını aydınlatacak ilk ışıkları yakmaya başlıyor.

İlk önce kuruma bağlı bir psikolog ile ailenin iletişime geçmesini sağlıyor. Psikologun koyduğu teşhis aile içi sıkıntıların Rabia''yı olumsuz yönde etkilemiş olabileceği şeklinde oluyor.(Aile ciddi bir maddi kriz yaşıyor o sıralar.)Psikolog davranış terapilerine başlıyor.

O günleri Canan Hanım psikologun koyduğu teşhis yanlıştı ama davranış terapilerinin çok faydasını gördük diye anlatıyor.

Bir taraftan kızını terapilere götürürken; bir taraftan da otizm ile ilgili kitaplar okumaya başlıyor Canan Hanım.

Rabia yeniden İlköğretime başlıyor. Bu defa eşi özel Eğitimde öğretmenlik yapan bir öğretmeni oluyor Rabia''nın. Dikkatli öğretmen, şefkatli bir dil ile Rabia''yı eşinin öğretmenlik yaptığı Özel Ayça Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi''nen yönlendiriyor.

Kurum kendilerini M.Ü. hocalarından Doç.Dr.Osman Sabuncuoğlu''na gönderiyor.

Sabuncuoğlu, uyguladığı testler sonucunda Rabia''ya otistik tanısını koyuyor. Ve dikkatini toplaması için bir ilaç veriyor.

İlaç ile birlikte başladıkları Özel eğitim, meyvelerini vermeye başlıyor.

Bütün bu safhalar yaşanırken Rabia 11 yaşına geliyor.

Anne uzmanlardan destek alırken bir taraftan da çocuğumu en iyi ben tanırım diyerek ona nasıl daha faydalı olabileceği konusunda sürekli bir arayışın içinde oluyor.

Yedi yaşında konuşmaya başlayan kızının kelime hazinesini zenginleştirmek için önüne sözlük koyarak her gün beş kelimeyi ezberletip manasını kavratmak üzere parklara götürüyor. Ağaçları, kuşları tanıması, diğer çocuklarla iletişim kurması için yorucu bir gayretin içine giriyor.

Diğer taraftan Rabia''dan dört yaş büyük olan ablası kardeşinin farklılığını kabul etmekte zorluk çekiyor. Onu arkadaş ortamından uzak tutmak istiyor.

Canan Hanım arkadaşlarından, akrabalarına kadar çevresindeki herkesin sözlü ya da imalı suçlamalarına maruz kalıyor. Raiba''nun durumunun kendi hatası olarak fatura edilmesine karşı kendince bir dayanıklılık ortaya koymaya çalışıyor: "Otizm hakkında bir şey bilmedikleri için cahilce konuşuyorlar. Onların cehaletini dikkate almamalıyım, hedefe kilitlenmeliyim" diyerek yedi gün 24 saat Rabia ile vakit geçiriyor. Gayret bizden tevfik Allah''tan diyerek yoluna devam ediyor.

Rabia mükemmel bir şekilde yazmaya ve okumaya başlıyor. Annesi onun yaşıtları ile birlikte okumasını istiyor. Normal okula gidebilmesi için RAM''dan rapor çıkması gerekiyor. Özel eğitimde öğrenim gören çocuklar, ancak rapor çıktıktan sonra tam zamanlı kaynaştırma öğrencisi olabiliyor.

Rabia, kaynaştırma raporuna ilkokul ikinci sınıfta kavuşuyor.

Annesi bütün dikkatini kızına yoğunlaştırdığı için, Rabia''nın müzik kulağının çok iyi olduğunu fark ediyor. M.A. Eğitim Fakültesinde öğretim görevlisi olan kuzeni Dr Melih Güzel''i arayarak Rabia''nın durumunu soruyor. Melih Bey bir akşam gitarıyla beraber geliyor. Rabia''yı bir takım testlerden geçiriyor. Gösterdiği her şeyi anında kavradığını fark ediyor.

Getirdiği gitarı Rabia''ya hediye ediyor.

Melih Bey kendisi ders vermek istiyor, ancak ortak zaman bulmakta zorlanıyorlar. Pendik Belediyesi''nin gitar kurslarına yazılıyor Rabia. Üç sene sonunda mükemmel bir şekilde gitar çalmaya başlıyor.

Öğrendikçe kızının daha mutlu ve huzurlu olduğunu gören Canan Hanım, kızını bu defa keman ve piyano dersine yazdırıyor. Hocalar itiraz ediyor. Hocaların itirazlarını kızımın sınırlarını görmek istiyorum diyerek parantez içine alıyor.

Anne haklı çıkıyor.

Rabia''nın yeteneği karşısında bütün hocaları şaşırıyor.

Gitar, keman, piyona derken bu kurslara şan dersleri ve el sanatları da ilave oluyor.

Kızının okuduğunu bir defada ezberlediğini fark eden anne onu Özürlüler Koordinasyonunun Tiyatro ekibine yazdırıyor.

Tıp otoriteleri Otizm konusunda farklılık mı bir engel mi diyerek tartışa dursun, aynı zamanda epilepsi hastası olan Rabia, göğsünü gere gere kendi farklılığının altını çiziyor: Ben otistiğim diyor.

Otistik çocukların eğitimin çok zor olduğunu kitaplardan öğrenmiş olan Canan Hanım kendi yol haritasını, aynı kaderi paylaşan diğer ebeveynlerle paylaşarak umut olmak istiyor.

Canan Aytek Beyazay Derneği''nin ve Pendik Belediye Başkanı Dr.Salih Kenan Şahin''in desteklerinin önemini tekrar tekrar vurgulayarak kızının eğitim ile geldiği merhaleyi paylaşmak istiyor: "Çok zor bir mücadele döneminden geçtim. Otizm bir engel değil farklılık. Eğitim ile otistik çocuğun durumu çok iyi bir noktaya ulaşabilir. Otistik bir çocukla yaşamak çok güzel. Rabia ile yaşadığım her an çok özel ve çok güzel. O hayata çok olumlu bakan çok sevgi dolu bir çocuk. Onun gülen gözleri bizim için hayat kaynağı."

Rabia''nın ideali en kısa zamanda bir piyanoya kavuşmak. Halen sekizinci sınıf öğrencisi olan Rabia, önce Güzel Sanatlar Lisesi''ne sonra da Güzel Sanatlar Akademisi''ne devam etmek istiyor.

Aranızda bu güzel ve gayretli kıza piyano hediye etmek isteyen var mı?

13 yıl önce
Bu yazıyı kaydedin ya da en az üç kişiye gönderin
Gerçekçi tercih!
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Batı’da İsrail spiritüel bir tutkuya dönüştürüldü...
Din savaşı
13 şehit