1689 yazı listeleniyor En eski en üste
- Ocak 2021
-
İnatçı leke
18 Ocak 2021Şehrin çizgilerini tamamen görünür olmaktan çıkarmayan ama her ayrıntıya bir esrar, bir muğlaklık, bir belirsizlik ekleyen hafif bir sis, huzursuzluk veren bir pus, bir fluluk var bugünlerde hayatın bütün görünümlerinde. Seğiren bir şey gibi sanki hayat, bütün renkleri grinin tonlarına doğru taşıyan bu ağdalı bulamacın içinde. Dışarıda yüzlerini yerden kaldırmayan koca bir kalabalık var, bu seğirme hissini veren şey belki de onların kıpırdanıp durmaları. Sanki orada, kendi sığ, renksiz, kokusuz ... -
Ne kalır elimizde, ne gider elimizden?
14 Ocak 2021Bir şeyi yaparak ne kazanacağımızı düşündüğümüz kadar, o şeyi kazanmak için neyi feda etmemiz gerektiğini artık pek fazla düşünmüyoruz. Pek çok şeyimiz var bugün, belli ki pek çok şey yapmış ve bunun karşılığında pek çok şey kazanmışız. Bu çarpıcı başarı grafiği tablosu hepimizin zihin duvarında asılı, adeta adı konmamış bir sarhoşlukla hep ona bakıyoruz. O kadar çok bakıyoruz ki, bu bizi başka her şeye karşı körleştiren bir illüzyona dönüşüyor zamanla. Her illüzyon zihni bir şeylere sabitler, b... -
Kırılmalar dünyası
11 Ocak 2021“Hiç kimse farkında değil” diye mırıldandı kendi kendine, “en tehlikeli fay kırıkları insanların içinde!”Yaşayıp giderken, o telaşlı akış, o bitimsiz hay huy içinde oradan oraya sürüklenirken farkında olmuyoruz; bir çok şey gözlerden ve dikkatlerden uzak yerlerde gürültülü bir suskunluk içinde yıkılıp gidiveriyor kendi kendine. O tahripkâr kırılmalar dünyasında herkes, hepimiz tek başına, tek başımıza yaşıyoruz. Hiç kimsenin başkalarının kırılmalarına şahitlik etmeye yetecek gücü, dirayeti, taha... -
Kaçırılmış bir tren
07 Ocak 2021Hani bir şey olur, sizin için atlatılması zor bir halin içine girersiniz de ellerinizi nereye koyacağınızı bilemezsiniz ya... İşte bazen, aynı şekilde, hayatın şu karmakarışık akışı içinde kendini nereye koyacağını bilemiyor insan.Kağıdın üstüne, “Nerede başladığı ve nerede biteceği bilinmeyen bir cümlenin içindeki tedirgin kelimeler gibiyiz hepimiz” diye yazdı ve 9kalemi elinden bıraktı; çünkü arasa noktayı yerinde bulamayacağını biliyordu.“Güzel günlerimizi, onların farkında olmadan yaşarız; a... -
Kelimeler kimle konuşuyor?
04 Ocak 2021Konuşmayı kimden öğrendik? Kelimeler arasından bize göre olanı, o ana yakışanı, ifadeler arasından o ifadeyi taşıyanı seçmeyi nereden bildik? Kelimeleri anlamlarına göre ardı ardına sıralamanın, bütün, bir yöne doğru ilerleyen sözleri bir araya getirmenin ilmini nereden aldık? Kelimeler olmasa, o kelimeler gelip bize ilişmese, rutin düzeni içinde kendiliğinden işleyen biyolojik bir organizmadan öte bir şey olabilir miydik? Kelimeler bizi insan kıldı, bize bir hayat giydirdi. Ve bu mucizevi buluş... - Aralık 2020
-
2020 bize neler söyledi?
31 Aralık 2020İnsanlığın, uygarlığın getirileri olarak gördüğü getirilerin, gündelik konfor ve güvenliğin aslında ne kadar kırılgan bir şey olduğunu...Hayatımız için en değerli şeyin sağlık ve afiyet olduğunu, o olmayınca bedel ödeyerek satın alabildiğimiz hiçbir şeyin anlamının kalmadığını...Küreselleşmiş dünyanın ortaya çıkardığı tehdit unsurlarının, sadece belli güçlerden belli topluluklara yönelik olmadığını, egemenleri de içine alacak şekilde genişleyerek bütün insanlığı hedef alabileceğini...Gözle görün... -
İçine bakamayan, dışına sızamayan
28 Aralık 2020Yeni yaşama biçimlerinin insanı çevresindeki hayata yabancılaştırdığını, hakikatle tabiat üzerinden irtibat kurma ihtimallerini neredeyse tümüyle ortadan kaldırdığını bir çok kişi söylüyor. Ancak yeni zamanların bir kötü zihinsel alışkanlığı var ki, söylenenler ne kadar büyük ve tehlikeli olurlarsa olsunlar yanlışları ortadan kaldırmıyor. Söyleyip geçmeye fazlasıyla alışkın insanlar haline geldik hepimiz. Tabiat eskiden neredeyse orada duruyor. Şehirlerin dışına itmek için her şeyi yapıyor olsak... -
Rüzgarın muradı
24 Aralık 2020Hayat, dışımızdan akıp giden bir şey mi, yoksa içimizden gelip geçen bir şey mi? Böyle keskin bir ayrım yapabilir miyiz? İkisini birbirinden bu kadar net ayırabilir miyiz? Belki yapamayız bunu ama bu ikilemde bir tarafın ağır basması elbette mümkün... İkincisinin doğruluk payı daha fazlaymış gibi geliyor mesela bana... Evet, dışımızdan akıp giden bir şey var ve hepimiz hikayelerimizle onun bir parçasıyız. Ama o şey, yani hayat, dışımızdan akan ve bütün hikayeleri içine alan o büyük hikaye, her i... -
Bu günden bugüne akan
21 Aralık 2020“Tuhaf bir his var içimde sabahtan beri” dedi kaygılı bir sesle yanındakine. “Güne bir şey hissederek başlamak güzel olmalı!” dedi yanındaki ona dönüp gülümseyerek.Bugün günlerden ne? Salı, perşembe ya da pazar değil sorduğum sorunun doğru cevabı... Bugün günlerden ne? Gözünü bir noktaya dikerek orada öylece dalıp gitme günü mü? Aklından gelip geçen şeyleri bir türlü tutup kendine çekememe günü mü? Kafanı, duygularını, düşüncelerini bir türlü makul bir sıraya dizememe günü mü? Bugün hiçbir şeyi ... -
Dostluk filmlerinden hayata ve insana bakmak
17 Aralık 2020İletişim teknolojilerindeki gelişmeler medyanın dev yapılarını güçlendirirken, en azından kağıt üstünde medyanın yerelleşmesine, hatta kişiselleşmesine de kapı açtı. Bunun bir neticesi olarak bugün neredeyse her insan teki, kendi hayatından, kişisel dünyasından, kendi evinden, odasından dün kullanımı hiç olmadığı kadar basitleşmiş araçlarla dünyaya yayın yapar hale geldi. Çoğu zaman dünyanın bundan haberi olmuyor, o ayrı konu...Çeşitliliğe bu kadar imkan veren bu araç zenginliğinin, bu yeni yayg... -
Kederi terketmeyelim!
14 Aralık 2020Sosyal medyada herkesin iki cepheye ayrılıp çatışmaya başladığı tartışma konuları hakkında bir şey yazmaya hiç elim gitmiyor. Ama bu defa mesele herhangi bir tartışma konusu değil. Mesele bizim ‘ihtiyar’, İbrahim Çolak... Bizim diyorum çünkü beraber çok yürümüşlüğümüz var. Herkesin yararına olduğu işlerde yükün ağır tarafından, meşakkatli kısmından tuttuğuna çok şahit olmuşluğum var. Yarım asrı aşkın hikayesi içinde kendine dava edindiği şeyler için belki de kendi hayatını ihmal ederek gösterdiğ... -
Sahibinden hiç kullanılmamış sözler
10 Aralık 2020Az şey bilen ve bildiği o az şeyin icabınca hakkını verenler; çok fazla şey bildiği halde, bildiği hiçbir şeye sahip çıkamayanlardan herhalde çok daha doğru insanlar...Çok sevmek diye bir şey yok, sevmek var sadece ve bu her türlü azlığı aşmak demek zaten.Yakına bakanların yolu uzağı görmeye azmedenlerden hep daha uzun oluyor.Gözünü enginliğine bakmaktan söküp alabildiğimiz hiçbir deniz, aslında orada değil...Mantığın çıkardığı gürültülerin sürekli kalbin sesini bastırmasına izin vermek ne büyük... -
Tamamlanamayan
07 Aralık 2020Her şeyin yolunda gittiğini düşündüğümüz zamanlarda bile, hani ortada hiçbir şey yokken birileri bize güzel bir şeyler söylediğinde, şöyle bir geçerken göz ucuyla içimizde açan bir mine çiçeğinin farkına varıverdiğimizde, öyle eflatun, öyle ince, öyle dokunaklı, işte öyle bir anda bile, denizin gelip bizi bulduğu bir esintili öğle sonrasında, sessizliğin yumuşacık bir yorgan gibi gelip üstümüzü örtüverdiğinde, seslerin bütün hoyratlığını, bütün sertliğini gideriverdiğinde neredeyse, bir çocuk yü... -
Meyvenin sahibi kim?
03 Aralık 2020Düşüncenin izahı nedir? Nerede oluşur düşünceler, hangi saikle, hangi sırayla? Neden o şeyi değil de bu şeyi düşünürüz? Neden o şekilde değil de bu şekilde, o kelimelerle değil de bu kelimelerle? Zihinsel olan her şeyi hayatın yüzüne vuran çıktılarıyla değerlendirmeyi bir ezber haline getirdik. Derinliklerimizde neler olduğuna dair, ruh köklerimizin nerelere uzandığına, nerelerle irtibatlı olduğuna kafa yoranımız pek az. Oysa her an, evet eksiksiz olarak yaşadığımız her an bu akıl almaz ‘mucize’... - Kasım 2020
-
Cıvata
30 Kasım 2020Güne yetişmeye çalışıyoruz, geceye yetişmeye çalışıyoruz, işe geç kalmamak için koşuşturuyoruz, son ödeme tarihi gelen şeyleri ödemek için, son kullanma tarihi yaklaşan şeyleri tüketmek için, bir filmi, bir otobüsü, bir randevuyu, bir fırsatı, bir ilişkinin tadını kaçırmamak için çırpınıyoruz her gün. Durmadan yetişmeye çalışıyoruz, sonraki ana, sonraki işe, sonraki söze, sonraki ödemeye, sonraki fırsata... Sonu gelmez bir döngünün içinde dönüp duruyoruz ve kimimiz buna hayat diyoruz. Kimimizse ... -
Ne kadar sakinim?
26 Kasım 2020İnternette insanın başına ne zaman ne geleceği hiç belli olmuyor, kapılıp gittiğiniz mecradan geri dönüşünüzün bir garantisi yok. İnternete karşı düşüncelerinizin ve güya aldığınız zihinsel tedbirlerin ilk birkaç adımdan sonra size pek faydası olmuyor. Neden bahsediyorum? Bugün başıma gelen ve parmak uçlarımdan başlayarak bütün bünyemi adım adım ele geçiren bir dizi acayip şeyden! Boşta bulunup oldukça basit ve masum görünen bir sorunun peşine takıldım ve sanal gezegende şu an neresi olduğu hakk... -
Kalabalığın ıssız yeri
23 Kasım 2020“Herkes kendi kendine konuşuyor aslında” dedi yanındakine, “birilerinin onu dinliyormuş gibi görünmesi bu gerçeği değiştirmiyor”Bir insanın bir diğerinin içinde gidebildiği yol, alabildiği mesafe her geçen gün kısalıyor. İnsanın insanı bilmesi, anlaması, hissetmesi en iyimser nitelemeyle zorlaşıyor. Herhangi birimizin böyle bir gayreti var mı, o da tartışılır. İnsanların birbiriyle hiç olmadığı kadar iç içe, dışa dönük, ‘teşhirci’ yaşadığı bir devirde, herkes neredeyse kendi içinde kilitli kalmı... -
Sessiz derinlik
19 Kasım 2020“Artık dünyada olan bitene gerçekten anlam veremiyorum” diye söylendi kendi kendine, “hoş, kendimde olan biteni anladığım da pek söylenemez ya!”Gözümüzün önünde cereyan eden şeylere bir kamera gibi objektif, soğuk, önyargısız baktığımızı düşünüyoruz nedense. Oysa yaşanan her şey, ona şahit olan insan sayısınca farklı yoruma tâbi tutuluyor. Görmek dediğimiz şeyin kendisi dahi, gözlerimizde başlayan optik sürecin veri sağladığı bir yorum aslında. Her gördüğümüz şey, beyne iletilen bir sinyal sadec... -
Kendisinin ‘öteki’si
16 Kasım 2020Bugünlerin en popüler kavramlarından birinin ‘ötekileştirme’ kavramı olduğunu söylersem herhalde pek itiraz eden olmaz. Bir yerde bu türden negatif kavramların çok konuşuluyor olması, toplumsal manada ciddiye alınması gereken bir derde, bir yaraya işarettir. Öte taraftan, bir kavramın dillerde bu kadar çok dolaştırılıyor olmasına bakarak, o kavramın muhtevasında taşıdığı kaygı verici durumu herkesin fark etmiş olduğu anlamını da yazık ki çıkaramıyoruz. Çünkü bu kavramı muhtemel gidişata ilişkin ... -
Bir insanı anlamak
12 Kasım 2020“Bir insanı anlamak istiyorsanız, öncelikle insanlar hakkında bildiğiniz her şeyi ama her şeyi unutmalısınız” diyor Carl Gustav Jung. Bu doğru, çünkü her insanın kendine özgü bir yaratılışı var, kendine özgü bir iç akışı, kimliği, karakteri, yapısı var. Dışarıdan bakıldığında bir çok insan bir çok başka insana benzeyebilir ama esasta hiç de öyle değildir mesele. Bunu en iyi insanların simalarına ilişkin tarifler geliştirmeye çalışarak anlayabiliriz. Kelimeler bize yetmez bunu yapmaya çalışırken... -
Bitirememek ya da hiç başlayamamak
09 Kasım 2020İnsanın kendi içine doğru bir derinlik kazandırması gerekiyor bir şekilde kendine. Bunu yapmazsa, dünyanın üstüne yığdığı ağırlıklardan kaçıp kurtulabileceği hiçbir yer kalmıyor ve çaresizce eziliyor o ağırlıkların altında.“Ne dersek diyelim, ne iddia edersek edelim, dünya gerçekten çekip gitmeden çok öncesinde terk ediyor bizleri. Daha önce de en çok meraklısı olduğumuz şeylerden, günün birinde artık gitgide daha az söz eder oluveririz, ille de konuşmak gerektiğinde zorlanırız. Hep kendi sesimi... -
Yangının serin yeri
05 Kasım 2020“İçimde anlam veremediğim acılar dolaşıyor” diye mırıldandı kederle kendi kendine, “ belli ki zamanın bir yerinde, ne olduğunu bilemediğim ve bu yüzden yerine de koyamadığım bir şey kaybetmişim.”Biri ya da birileri hakkında, yaşanan bir şey hakkında, akla gelen bir mesele hakkında doğrudan ‘iyi’ye yönelmiyorsak, doğduğumuzda olduğumuz insanın üstüne dünyadan bir şeyler sarıp sarmalamışız demektir. İnsan özünde iyiden yanadır çünkü; dünyanın kirine, tozuna bulaşmasa, yaşama ihtirasına yenik düşme... -
İçimizdeki enkaz
02 Kasım 2020Güneş her sabaha aynı ufuktan doğar. Onu “seviyorum” ya da “nefret ediyorum” diye karşılayan daima sensin.Sanıyoruz ki içimizde nefreti uyandıran başkalarının yaptıkları şeyler, başkalarının söyledikleri sözlerdir. Hayır, bunlar sadece içimizde nefretin biriktiği o koca küpün kapağını açan şeylerdir. Sonra içimizdeki kin ve nefret oluk oluk dışımıza akar. Hayatın suyuna karışır ve onu bulandırır. Bu bulanıklıktan şikayet eder dururuz da, hayat suyuna çamurun nereden karıştığını hiç merak etmeyiz... - Ekim 2020
-
Durağı kaçırmak
29 Ekim 2020“Zihnimde bir şeyler dolanıp duruyor” dedi yanındakine doğru hafifçe eğilerek, “ne zaman onları birer ifadeye dönüştürmeye yeltensem araya hep bir şeyler giriyor!”Yapageldiğimiz şeylerin sürekliliği bir yerde kesilir, araya duraksamalar girer de, o duraksamalar kendi çaplarında birer kara deliğe dönüşürler ve kurulu düzenimize ilişkin bir şeyleri yutarlar diye ödümüz kopuyor. Abartılı bir boşlukları doldurma gayretimiz var, adı konmamış bir işbirliği, tanzim edilmeden, kendi kendine oluşmuş bir ...