Beşiktaş''la oynadığı 120 dakikalık kupa maçının ardından Fenerbahçe''den yüksek tempolu bir mücadele ortaya koymasını beklemek hayalcilik olurdu. Ancak Beşiktaş maçında kaçırılan gollerin futbolculara ders olarak gösterilip, aynı hataların yapılmaması üzerine bir dizi söylev hazırlanacağını düşünüyorduk. Ama nerede?... Maçın 25. dakikası oynanıyor, Tuncay sağdan getirdiği topu tükenmekte olan son gücüyle Kezman''a vermek yerine çaprazdan kaleye vuruyor. Tıpkı Alex''in daha net pozisyonda Erman''dan kaptığı topu direğe nişanladığı pozisyonda olduğu gibi... Oysa yanında duran Kezman''a verse, Fenerbahçe daha 13. dakikada gol bulacak. İşte bu iki pozisyon Kezman''a isyan bayrağı açtırdı ve 25. dakikada Zico''ya beni çıkarın işareti yaptı. Bir santrafor bu tür pozisyonlarda bile top alamazsa onu gol atamadığı için yargılamak haksızlık olur. Kezman''ın performansından şikayet edenlerin bu konuyu da dikkatten kaçırmaması gerekir. Golü takım organizasyonunun attığını varsayarsak, burada Zico''nun eksikliğini de gündeme getirmemiz şart.

Bu yazdıklarımızdan Fenerbahçe''nin ilk yarıda 8-10 pozisyon bulduğu sonucu çıkmasın. Ancak 4 pozisyonda akılcı final pasları üretilse maç ilk yarıda kopabilirdi. Genelde pozisyonlarda Serkan-Tuncay imzası vardı. Tuncay bütün dağınıklığına karşın sağ tarafta Serkan''la uyumlu çalışma yaptı. Ancak Tümer-Uğur Boral ikilisi için aynı şeyleri söylemek olanaksız. Özellikle Uğur, Fenerbahçe''ye iliştirilmiş gibi duruyor. Ne defansif ne de ofansif olarak oyuna katkısı var. Zico''nun manevi evladı Deniz''in de ondan farkı yok. Çünkü Deniz''in işi yana ve geriye pas atmak. Durum böyle olunca ortaya şu sonuç çıkıyor; ilk 45 dakikada topla oynama oranı yüzde 60''a yüzde 40. Bunu sağlayanların başında Deniz geliyor. Al gülüm-ver gülüm futboluyla. “Hücuma yönelik kaç pası var” derseniz, elde var sıfır. (Tam bunları yazarken 69. dakikada Tümer''e bir hücum pas attı, hakkını yemeyeyim)

Maçın ikinci yarısında Fenerbahçe sahada sadece gol vuruşlarında görünen Alex''le 2-0 öne geçti ama dakikalar ilerledikçe oyundan düşeceği kesindi. Ancak Zico yorgun takımı yenileme konusunda en ufak bir girişimde bulunmadı. Ta ki durum 2-2''ye gelinceye kadar.

Uğur Boral''ın kanadındaki sıkıntıyı tespit edememesi ayrı bir teknik dam yanlışıydı.

Kenarda kimin olduğuna bakmaksızın bir değişim yapsa takımı dinamik tutabilirdi. Ancak o listede Fenerbahçe''nin yedeklerini okuyup, düşünmesi gerekenlerin başında yönetimin olduğunu da vurgulayalım.

Sonuçta Fenerbahçe şampiyonluk yolunda Denizlispor''un Yusuf önderliğinde ki akıllı futboluna teslim oldu.