Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GİYAD) ile Türk Amerikan İş Adamları Derneği tarafından düzenlenen "Gelecek Enerji Sektörüne Ne Getirecek?" konulu konferans ilginç bir noktayı öne çıkardı. Enerjinin geleceğini ele alan konferanstan biz geçmişin problemini çıkardık. Enerji sektörü ile yoğun ilişki halinde olan Akkök Grubu''ndan Mehmet Ali Berkman "enerji alanında özelleştirmelere 1984 yılında başladık ve 24 yıldır uğraşıyoruz; oysa Demirperde ülkeleri 10 yılda bu işi halletti" dedi. Bu açıklama Türkiye gerçeğini o kadar güzel belirtiyor ki!

Dün bir diğer konferansta ise SPK Başkanı Sn. Turan Erol açıklamalarda bulundu. Erol "halka açıklık oranı yüzde 5''in altında bulunan şirketlere piyasadan çıkma izni verileceğini" bildirdi. Sayın Erol, KOBİ Borsası''nın da İMKB''ye bağlı olarak yılsonuna kadar açılabileceğini belirtti. Şimdi bu iki konferansa dayalı açıklamalara bakalım. Önce enerji sektörünü analiz edelim.

Türkiye''nin bu yıl enerji ithalatına ödeyeceği fatura 50 milyar dolar sınırına yakın olacaktır. Bu faturanın büyük bir kısmı da petrolden değil doğalgazdan gelecektir. Satın aldığımız doğalgaz ile ne yapıyoruz? Tabii ki elektrik üretiyoruz; hem de Türkiye elektrik ihtiyacının yüzde 55''ini aşan kısmı ithal doğalgaz ve komür üzerinden elde ediliyor.

Türkiye, 1984 yılında başlattığı ama bugüne kadar bir türlü hayata geçiremediği enerji üretim ve dağıtım bölgelerinin özelleştirmesini sağlasaydı dağılım bu şekilde mi olurdu? Kamu kesiminin adeta talan edildiği 90''lı yıllarda, vergilerin faize gittiği ve altyapı yatırımları ile enerji yatırımlarının gerçekleşmediğini gördük. Özel sektörün yerli üretim kaynaklarına dayalı enerji yatırımları teşvik edilseydi ve dağıtım ihaleleri gerçekleşseydi aynı tablo ile yine karşılaşır mıydık? Veya farklı bir yaklaşımı açalım: Dün özelleştirmeye "birilerine gidecek" diye karşı çıktığımızı ve bugün Rusya''ya bağlı kaldığımızı artık görmemiz gerekiyor.

İkinci konferansın açıklamasına, SPK başkanına bakalım. Bizler şeffaflık ve kurumsal yapının sürmesi açısından belki de bir büyüklüğe ulaşan her şirketin halka açık olmasını ve işlem görmesini isteriz. Oysa SPK''dan farklı ses geldi. Acaba kimler bu sesten faydalanacak? Liste aşağıda…..

Sermaye piyasamızı işletmekte sorunlar yaşadığımızı rakamlar söylüyor. Bizi çok gerilerden gelen Polonya borsası ikiye katladı. Zaten Polonya Borsası Başkanı geldiğinde karşılayan da çıkmamıştı...... Bu ülkeye kimin geldiği mi önemli, yoksa kimin getirdiği mi?

Misarfirperveriz ya!