|
Yeni mafyalar

Yeni bir mafya doğacak yakında. Kokoreç ve işkembe mafyası. Nasıl olur demeyin. Şöyle olacak:

AB''ye girmemiz için kokoreç ve işkembe yasaklanacağı için bunların satışı el altından yapılmaya başlanacak.

Kaçak işkembe ve kokoreç işi ileriki zamanlarda sektörleşecek. İşin içinde epeyce de para olacağı için vaziyete mafya el atacak.

Böylelikle eksik olan bir mafyamız daha tamam olmuş olacak. (Karga)

Gözaltında bir avukat

Geçen gün yapılan "Özgürlük İçin Elele" eylemi sırasında avukat arkadaşımız Ali Kater de gözaltına alınmıştı, ekranda gördük... Nasıl olduğunu sorduk, şöyle anlattı avukatımız: Eylem sırasında bir avukat olmama rağmen zorla gözaltına alındım.

İşlediğim suça gelince, gencecik kızları yaka paça yerlerde sürükleyerek götürmek isteyen polis memurlarına, "Siz ne yapıyorsunuz, bu kızlar ne suç işlediler?" şeklindeki müdahalemdi.

Bu müdahalem sonrası gözaltına alınmak istenmem üzerine, avukat olduğumu ve beni gözaltına alamayacaklarını, savcılıktan izin almaları gerektiğini söyledimse de, zor kullanılarak karakola götürüldüm.

Karakola vardığımızda benimle birlikte genç kızların, daha 14-15 yaşındaki genç çocukların, ak saçlı ihtiyarların da gözaltına alındığını görünce ne yalan söyleyeyim biraz rahatladım. Tabii burada çok ilginç şeyler de gördüm. Mesela; 15-16 yaşlarında bir genç olay esnasında gözaltına alınmak isteniyor. Sonradan çocuğun tipine bakıp bırakmaya karar veriyorlar; ancak yapılan üst araması neticesinde çocuğun cebinden çıkan üç duraklı tesbih onun tekrar gözaltına alınmasına yol açıyor. Ya da bir ihtiyar amcanın, "Şimdi bir de kelepçe vurursanız çok daha mutlu olacağım, ben Apo''- nun arkadaşıyım" şeklindeki esprili sözleri hem bizleri hem de polisleri güldürdü.

Bir amcanın da kendisini telefonla arayan çocuklarını üzmemek için olsa gerek, karakolda olmadığını ispatlamaya çalışması çok ilginçti. Ben de bu esnada beni arayan babama, avukatlık görevi sebebiyle karakolda bulunduğumu söyledim. (Fakat babam akşam bir daha aradı; çünkü televizyonda haberleri seyretmiş ve orada polislerin arasında bağıran ve "kimliğime bakın" diye çırpınan şahsın, görevi icabı karakolda olduğunu beyan eden avukat oğlu olduğunu anlamıştı.)

Daha da ilginci, Beşiktaş Merkez Polis Karakolu''nun elektrik işlerini yapan şahıs da gözaltına alınmıştı.

Orada görevli bir polis arkadaşımla karşılaştım, beni içeri odasına davet etti, ben de, "bugünlük dostluğumuzu dondurdum. Yarın ayrıca görüşelim" dedim.

Polislere karşı hiçkimsenin şirinlik yaparak karakoldan kurtulma çabası olmadı. Oradaki herkes, bu gözaltının bir madalya olarak ömür boyu göğüslerini süsleyeceğinden dem vurdular.

Bir neşe vardı ve en küçüğünden en büyüğüne kadar herkeste bu sevinci görmek mümkündü. Sultanahmet adliyesinde nöbetçi savcıya ifade vermek üzere akşama doğru hepimizi bir İETT otobüsüne bindirip adli- yeye götürdüler. Bu esnada bir polis memurunun; "avukat bey, sizi de mi aldılar?" sorusu üzerine sinirlenerek, "beni Tanzanya polisi değil sizler aldınız, bir de seni de mi aldılar mı diye soruyorsun" derken, İstanbul Barosu ve Mazlum-Der''in Savcılık nezdindeki girişimleri sonuç verdi ve yaşları 18''den küçük çocuklarla beraber serbest bırakıldık.

Daha sonra iftar saatinde bir güzel haber daha geldi. İETT otobüsüne doldurulanların hepsi serbest bırakılmıştı.

Bütün bu olanlardan da anlaşılıyor ki, yargı kurumu AB''ye uyum sağlamaya başlamış ama polis teşkilatımızın henüz bu konularla bir alâkası yok.

Günü özetleyen söz ise şuydu: "Türkiye''de insan var ama hakkı yok."

GARİP DİYALOGLAR ZİNCİRİ

- Ne içerik?

- Sosyal içerik...

ASLINDA BİRİ VAR AMA, ONUN DA HAKKI "YANIK"!
Hürriyetin cinsi

"İki cins hürriyet vardır" diye söze başlıyor internetten bize ulaşan bir okurumuz, ve doğru-yanlış olarak iki sınıfa ayırıyor hürriyeti: "...yanlış olanı, bir insanın istediği herşeyi yapmakta hür olmasıdır. Doğrusu ise bir insanın yapmaya mecbur olduğu şeyleri yapmakta hür olduğudur."

GABOR''DAN

Kadınlar erkekle evlenirken erkeklerin değişeceğini beklerler, fakat erkekler hiç değişmez... Erkekler ise evlenirken kadınların değişmeyeceğini umarlar ama, kadınlar değişir.

Sevilen müşteri

"Müşteri velinimetimizdir" sözünü o kadar benimsemişti ki, en sevdiği iki müşterisinin birisi Veli Bey, diğeri ise Nimet Hanım idi. için raporlu günlerin maaşı da avans olarak kendilerine verilmiştir."


24 yıl önce
Yeni mafyalar
Turizm uğruna
Mermer atıklarının muhteşem geri dönüşümü
Tasarruf sandığı
ABD-Çin rekabetinde popülizm, korumacılık ve ulusal güvenlik
‘Şişman Kadın’ kim?