|
NATO hikâye, BM masal

Ülkenin 81 ilinde, 957 ilçesinde, on binlerce köyünde ve mahallesinde, 20 milyon civarındaki hanesinde biz keyfimizce yaşarken, rahatça yatıp uyurken, cadde sokakta gezerken, alışveriş yaparken, hemen yanı başımızda kahraman askerlerimiz bir destan yazıyor.

Bu destana ne zaman nokta konulur?

Vakti geldiği zaman.

*


Uzaktaki müttefikimiz, burnumuzun dibine kadar gelip bize oyunlar kurmaya kalkıştı.

Yakın zamana kadar terör örgütlerini üstü örtülü desteklemekteydiler.

Artık örtü kalktı, her şey aleni oldu.

Gözümüzün önünde binlerce tır dolusu silah ve cephane verdiler.

Eğitim verdikleri çapulcu ordusunu sınırımıza dizeceklerini duyurdular.

Namluları bize dönük vaziyette.

Sonra inkâr ettiler.

Sonra yine kararlı olduklarını belirttiler.

Yalancı, ahmak ve ahlâksız, aynı zamanda küstah olduklarından, bir öyle bir böyle konuşmakta sakınca görmediler.

Ne söyleseler, herkesin inanacağını düşünmüş olmalılar.

Kimsenin itibar etmediğini bile fark etmiyorlar.

*

Hesapta NATO ülkesiyiz.

Bütün sınırlarımız aynı zamanda NATO sınırı.

NATO’nun diğer üyesi, güneyimizdeki ülkeye askerlerini gönderiyor, silah verdiği çapulcuları eğitiyor ve bizim sınırımıza diziyor.

Suriye NATO üyesiymiş de biz değilmişiz gibi.

Çirkinliğin, rezilliğin en son örneği.

Biz gidip Meksika sınırından kuzeye doğru asker dizsek, ne yaparlar?

*

Artık cümle âlem farkında ki müttefiklik falan hikâye.

İttifak yoksa, kim kimle müttefik olabilir?

NATO dedikleriyse bir masaldan ibaret.

Bir varmış, bir yokmuş.

Belki bir zamanlar vardı, şimdi yok.

Geçmiş olsun.

Tıpkı Birleşmiş Milletler’in durumu.

BM dedikleri nasıl ki birkaç ülkenin başını çektiği ve diğerlerine zerre kıymet vermediği bir kuruluş ise, NATO da aynıdır artık.

Yine kabadayılık, yine orman kanunu.

Dünyada medeniyetin mahiyeti de, çapı da, kalitesi de buna göre değerlendirilmeli.

*

Artık iyice ortaya çıktı ki biz çapulcu sürüsüyle değil, ABD ile savaşmaktayız.

Adamlar yıllar önce yaptıkları planı uyguluyor.

Yiğitlerimiz gidip onların boyunun ölçüsünü aldığı zaman, madem öyledir çekilelim demezler.

Kararlarından vazgeçmezler.

Planlarını değiştirmezler.

O halde biz de uzun vadeli düşünmek durumundayız.

Yeni ve farklı taktikler deneyeceklerdir.

Daha etkili oyunlara, daha aşağılık numaralara başvuracaklardır.

Hazırlıklı olmak boynumuzun borcu.

Birkaç hamle ötesini hesap etmezsek, zararımız büyük olur.

*

Sevgili ağabeyim Efendi Barutçu yiğit Mehmetçiklere bir mesaj var…

İletmeyi görev bildim:

“Bölgemizde yuvalanan terör odakları küresel güçlerin bölge hâkimiyetini perçinlemek için ileri karakol vazifesi görmektedirler. Eğer muvaffak olur Türkiye’yi bir kaos ortamına bir iç harbe sürüklerlerse arkasından süper güçlerin en modern silahlarla donanmış işgal orduları gelecektir. Ama onlar Türk’ü yeteri kadar tanımamışlar. Onun içindir ki;

Vur Pençe-i Âlî’deki şemşîr aşkına

Gülbang-i âsmâni tutan pîr aşkına…”

(Vur Ali’nin elindeki kılıç aşkına/Duası gökleri tutan pîr aşkına)

#Politika
#NATO
#BM
6 yıl önce
NATO hikâye, BM masal
İsimler lakaplar
Eğer inancınız varsa
Kişilik nakli
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!