Soğuk Savaş’ın bitmesinden bu yana NATO’nun hazırladığı ilk ve en kapsamlı ‘Bölgesel Savunma Planı’na Türk itirazı, İsveç’in önüne çektiğimiz set ile birleştiğinde ne anlama geliyor?..
11-12 Temmuz’da Vilnius’ta-Kaliningrad’a 150 Km!- gerçekleşecek liderler zirvesine hazırlık sayılan NATO Savunma Bakanları toplantısında ele alınan, yüksek gizlilik dereceli plan şimdi liderlerin önüne gelecek…
Napolyon’a atfen sık anlatılan bir anekdot vardır ya; yenilgiden sonra komutanına sormuş, ‘neden kaybettiniz’? ‘Çok sebebi var, bir, barut bitti’ diye saymaya başlayınca, “tamam, gerisine gerek yok’ demiş.. O hesap…
Avrupalı ortakların sürekli, “bitti, verecek bir şey kalmadı, kendi eksiklerimizi tamamlamak bile yıllar alacak” sızlanmalarının sadece ayak sürüme olmadığını gösteriyor bu.
Ancak şu ana kadar sahada böyle bir durum yok. Karşı taarruz iki haftaya yaklaşıyor ama herhangi anlamlı kazanım görünmüyor. Bir kaç köyün ele geçirilmesini kutlamak muharebe şartlarında moral şarttır ama gerçekler öyle değil…
Zelenski’nin Kırım dâhil Rusya’nın ele geçirdiği toprakları geri alma hedefi -Batılı askeri uzmanlar dâhil- gerçekçi bulunmuyor. Onlara göre Rusya’nın ele geçirdiği toprakları ‘tutma’ ihtimali daha güçlü.
Zaten 15 ayı geçen savaş süresince Rus iç siyasetine yönelik pek çok senaryo gündeme sürüldü ama tablo ortada. Rusya’nın zaman zaman alanda yaşadığı gelgitlerden mutsuz bir kesim var ülkede ama dikkate değer olduklarını söylemek aşırılık olur.
Tersi de öyle; Zelenski’nin şimdi devrileceğine yönelik koridor dedikodularının da karşılığı yok. Çünkü ABD ve İngiltere, Avrupa’yı da arkalarında sürükleyerek destek vermeye devam ediyorlar. Vadeli ihtimal, Ukrayna halkının evlatlarını ölüme sürmekten tükenmesi. İşte bu Zelenski için tehlikeli…
Zelenski, zirveye katılacak ama beklediği “üyelik” müjdesini yine alamayacak. Bizzat Biden o kapıyı kapattı. NATO da, “normal şartlar içindeki ülkeleri alabiliriz ancak” diyerek, anormal şartlara eliyle ittiği Ukrayna’ya dirsek gösterdi. Burada üye ülkeler için de dersler olsa gerek!
Gelelim gömleğin diğer yakasına…
Çin balonlarının Amerikan uçakları tarafından ‘patlatılmasının’ üzerine, Başkan Biden ve astlarının ağzından Pekin’in aşağılanmasına varan süreç, iki süper güç arasındaki hatları tamamen kesip atmıştı…
Bir süre önce Washington görüşmek için taleplerde bulunmaya başladı. Çin ağırdan aldı, biraz ‘burun sürttü’ ama sonunda Dışişleri Bakanı Blinken Pekin’e geldi ve hem mevkidaşı hem de Xi Jinping ile görüştü…
Tayvan, Sincan, Hong Kong’la ilgili sıkıntıları tekrar dile getirmek, ki Çin’i en rahatsız eden meseleler, Kuzey Kore’nin kontrol altında tutulması ve Rusya’ya destek vermemek. Belki bir, “sizi ekonomik ablukaya almaya çalışmıyoruz” ifadesi. Bu da ne denli güvenilir ayrı konu. Yeni bir şey yok. Ama 11 saati aşkın toplantı var! İlginç.
Biden, “Blinken çok iyi bir iş çıkardı” dedi ama “iş” neydi?
ABD, süper güçler arası oyunda ana artere mi dönüyor? Yani Çin ve Hindistan ile ilişkilerini Rusya’yı halledene kadar iyi tut mottosuna. Blinken Pekin’den umutla ayrılırken, Hindistan Başbakanı Modi Beyaz Saray’a doğru yola çıkıyordu.