|
Bu bağnaz kafalar var oldukça!..

Adamların yeni bir şey söylediği yok! Her şeylerini eskiye bina ederek dayanak arıyorlar.

Ve sonuçta, kimin yerinde sayıp, kimin ileri, daima ileri diyerek, değişim ve gelişmede öncülük ettiği ortaya çıkmış oluyor.

Yerinde sayanlar ve eski statükoyu korumak için çaba sarfedenlerin genel kaosu "statükocu" olmalarından ileri gelmekte ve "yorum"a bile tahammül edememektedirler.

Nitekim, geçen cuma günü, bir imam, hutbede ayet ve hadislere istinat ederek, yaptığı konuşma, "kara imam" olarak faş edilerek, bir sürü vaveyla koparılmıştır.

Aslında, bu tür fanatik ve statik yorum ve değerlendirmeler yıllarca öncesinde, bir çok devrimci düşünür tarafından yapılmış, adeta her biri birer "reformist" gibi dine ve dinî değerlere saldırıp durmuştur. Bunlardan biri de "Dil ve din" konusunda en aşırı yolu izlemiş ve şöyle yazmıştı:

"...Bizdeki şeriatçılığı, tekkeleri ve tarikatleri, Atatürk devrimleri kazıyıp atmasaydı, bunların ulusal gelişmemizi sağlayan, bu ileri devrimlere karşı alacakları durum böyle olacaktı. Nitekim, bir aralık, küçük bir gevşeme sonucu olarak, baş kaldıran gericilik (irtica) kara gücü, yapmadık yüz kızartıcı rüsvaylıklar bırakmadı."

..........

"Ararsanız, ibadet biçimlerinde de çağdaş bir yenilik yapmak dinimizin gereğidir. Kur''an''da, namazın, orucun, nasıl olacağı açıklanmıyor. Çağa göre devrim ve gelişme görmesine yol bırakılıyor. İslamda bir yenilik (reform) yapmak, Hristiyanlıkta yapıldığı gibi, artık zorunlu bir duruma gelmiştir."

"Camilerde oturulacak sıralar bulundurmak, basılan yerde namaz kılmamak, ezan ve ibadetleri Türkçe yapmak, oruca, hacca zamana göre daha çağdaş bir düzen vermek, Kur''an''ın buyruklarına aykırı değildir. Olur olmaz yerlerde namaz kılmak, abdest almak, kirli kılıklarla camilere girmek dinimize karşı birer yobaz saygısızlığıdır. Ve yasak edilmelidir. İbadetin gizlisi Tanrıca beğenilir."

..........

"Gene din özgenliğine kavuşmakla, aramızdaki azınlıkları da ümmet içinde din yoluyla değil, Türklük içinde ulusalcılık yoluyla, ilkokullarda Eritme Kazanı usuluyla kendimize kaynaştırabileceğiz."

"Böylece, içimizdeki bu kanser gibi çıbandan da kurtulmuş olacağız."

..........

"Bütün Türk acununda, softalar ve şeyhler egemenliği çağı, Türk geçmiş bilimlerinin en sızlatıcı acılıklarla dolu bölümünü vermektedir. Bir çok sarıklıların, medreselilerin, din adına işlemedikleri kötülükler, yapmadıkları rüsvaylıklar kalmamıştır. Onlar, bin bir hurafe ile, Türkü can evinden vurmuşlar, gönül ve kafasını soğutmuşlar, onlar her türlü yenilik ve ilerileyişe engel olmuşlardır."

"Oysa ki, öz dinimiz, her bilimi, her ilerleyişi, Müslümanların malı saymaktadır." (1)

Bütün bu sözlerin, bütün itham ve saldırıların özünü, yukarıdaki satırlar teşkil etmekte... Ve hepsi de "dinimiz"in "öz"ü istismar edilerek, yanlış yorumlarla, gerçeğin veya taraf olanların bir katrecik savunmalarına bile izin verilmemiştir.

Bir dönem geldi ki, halkın engin sağduyusundan korkup çıkar politikacılığına soyunanlar, "takiyye" yapıp, "dindâr" gözükmüştü.

Bir kısım devrim ideoloğu ve din karşıtı düşünür ve hukuk adamı da "dinin kamusal alandaki konumu" konusunda, "taraf"lığı yorumlarken, apaçık "din dışılık" kuralını hakim kılmanın çabası vermiştir:

"Türk devrimi" "tarafsız" değildir, "irtica"a karşı taraftır. Gelenekçiler laikliğe saldırmakla, gelişimin tek koşulunu yok etmek istemektedirler. Bunlara karşı çıkan ilericiler bir "var oluş" savaşımı vermektedirler." (2)

Bu dine karşı "savaşım"ın sonunda eriştiği boyut, bir bakıma "aydınlatmacılık" olarak, devrimci bir mantıkla halka dayatılmıştır.

Acaba, dindar kesim, "tutuculuk"la itham edilirken, bu "ilerici" takımın "bağnaz"la bir ilişkisi olmamış mı diye, düşünmek gerekir!..

-----------------

(1) Dr. Arın Engin, Atatürkçülükte dil ve din, Atatürkkent (İstanbul)/1955, sh: 53-61

(2) Prof. Dr. Çetin Özek, Din ve Devlet, İstanbul/1982(?), sh: 526 (Çetin, bu "var oluş savaşımı"nı verenler olarak, Yaşar Nabi (Nayır), Tarık Zafer Tunaya ve Bülend N.Esen''i de zikr etmektedir.)

23 yıl önce
Bu bağnaz kafalar var oldukça!..
Korku zamanı
Boykotta kafalar neden karışık
Kimin enflasyonu
Terör örgütü elebaşı olarak İsrail portresi…
Hamas’ın ateşkesi kabulü ve İsrail’in Refah Operasyonu