|
Celal Tan, Simon ve Ayşe Arman

“Celal Tan" da "Simon" da nihayetinde bir film karakteri; Ayşe Arman her şeye rağmen insan.

Ve…

"İnsan, insandır" demiş Shakespeare.

Onur Ünlü''nün "Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi" de bu sözle başlar.

Shakespeare "Bütün dünya bir sahnedir / Ve bütün erkekler ve kadınlar / sadece birer oyuncu / girerler ve çıkarlar / bir kişi birçok rolü birden oynar…" der "İnsanın Yedi Çağı"nda.

Celal Tan ve ailesi de birçok rolü birden oynuyor zaten.

Ama hepsi de "bencil."

Beyoğlu''nda izlediğim mezkur filmden sonra "Cadde-i Kebir"de volta atarken birdenbire zihnime şu söz düştü: "Burada olanlar orda olmamalı / Olması gerekenler de orda değil…"

Hay Allah, bu söz de neyin nesi; nerden, nasıl buldu beni?

Biraz önce izlediğim filmden diyeceğim; hayır değil.

Nerden acaba?

Zihnimden defetmek için bir türkü mırıldanayım dedim: "Yeşil ördek gibi daldım göllere…"

Vahlar olsun ki ilk dizede patinaj yapmaya başladım, zira türkünün sözlerini adamakıllı bilmiyordum.

Unutunca da o söz tekrar nüksetti. Bu sefer ne yaptıysam olmadı. Sular seller gibi bildiğim türküleri mırıldandıysam da aman vermedi.

Şükür ki şükür eve varınca buldum!

Geçen yaz evde Bunuel toplu gösterisi yapmıştım kendime. (Bazen böyle ''Ustalara Saygı'' misali kimi yönetmenlerin izlediğim/izlemediğim filmlerine topluca bakarım.)

Meğer zihnimi meşgul eden o söz Bunuel''in "Çöl Azizi Simon" (Simon of the Desert, 1965) filmindenmiş.

Çölün ortasında, metrelerce uzunluktaki bir sütunun tepesinde yıllar yılı çile dolduran Simon''un müthiş hikayesini anlatan bu filmi tekrar izledim. (Zaten 43 dakikalık kısacık bir film.)

Günün birinde hayır duasını almak için bir "aziz" gelir Simon''un yanına. "İnsanlar daima kanlı savaş yapacaklar" der, "Benim, ''senin'' gibi kötü sözlerden dolayı…"

Simon "Ne demeye çalışıyorsun sen?" diye sorunca, "Kendinin olduğu şeyi savunmak için öldüren insanı" anlatmaya çalıştığını söyler.

Hayret içinde sorar Simon: "Senin olan nedir ki!?"

"Anlayacaksın…" diyerek başlar anlatmaya.

Simon''un marul yaprağı ve sudan mürekkep nevalesinin yer aldığı çantasını alır ve gösterir: "Bu çanta sana ait değil mi?"

Simon ne diyeceğini bilemez, şaşkınlıkla bakar; aziz devem eder: "Lakin tersini söylersem tartışmaya başlarız… Denemek ister misin?"

Simon anlamaya çalışır, anlayamaz.

Aziz elinde tuttuğu çantayı daha bir göğsüne çekerek "Simon, bu çanta benim!" diyerek "deneyi" başlatır ama Simon hiçbir tepki vermez.

Aziz naçar "Senin olduğunu söyle…" deyince, Simon umursamaz bir şekilde mırıldanır: "Benim…"

Aziz tartışmayı başlatmak için son bir gayretle üsteler: "Sana benim olduğunu söylüyorum ama!"

Simon bu "tartışmalardan" hiç anlamadığını koyar ortaya: "İyi öyleyse, al senin olsun…"

Simon''un darmaduman ettiği "bencillik" bütün çağların hastalığı ama hiçbir çağda bu kadar vahim boyutlara ulaşmadı.

Celal Tan ve ailesinin benciliğinin darasını düşseniz filmin "kötü adamı" Tenor Okan çıkar ortaya.

Sevgilisiyle şu diyalogu da Okan''ın nasıl bir adam olduğunu tanımlamaya yeter:

- "Hamileyim!"

- "Kimden?"

- "Senden tabii ki."

- "Git evimden… Defoool…"

İmdi, diyeceksiniz ki, bütün bunlarla Ayşe Arman''ın ne alakası var?

Hanımefendi "Bu nasıl düşmanlıktır?" ara başlıklı dünkü yazısında fakire sövüp saydıktan sonra aklı sıra "barış çubuğu" uzatıyor: "Salih Tuna, eğer cesaretin varsa, benimle buluş, bir kahve iç, ya da evime gel ben sana kahve yapayım, beni tanı, kafanda yarattığın ya da olduğumu zannettiğin insan olmadığımı göreceksin, evet seksi seviyorum ama aklım fikrim sekste değil. / Başka şeylerden söz ederiz. / Bıktım ben bu düşmanlıktan. / Belki yine yanlış anlarsın, anlama, bu bir saldırı yazısı değil, barış çubuğu uzatıyorum."

Anlaşılan o ki, "12 dakikada orgazm" başlıklı yazısının ardından dercettiğim "12 dakikada orgazm 5 dakikada CHP" başlıklı yazıma bozulmuş.

"CHP''ye küfredeceksen et, beni niye alet ediyorsun?.." diyor.

Evet, itiraf ediyorum; seni CHP''ye çakmak için kullandım Ayşe. Şimdi de "bencilliğe" çakmak için kullanıyorum.

Senin anlayacağın, nasıl bir insan olduğuna dair kafamda herhangi bir şey yok; bir araçtan ibarettin sadece.

Tenor Okan olsaydı, "Git evimden… Defoool…" derdi.

Ben bitti diyorum, git başımdan Ayşe.

12 yıl önce
Celal Tan, Simon ve Ayşe Arman
Kamu tasarrufu
BİT’lere kadrolu işçi alımında acilen tedbir alınması gerekiyor
Tarih bizi çağırıyor ama biz birbirimizle boğuşuyoruz!
İYİ Parti kongresinin kazananı kim
Şule öğretmen ve yeni maarif modeli