|
Balık baştan kokar

Tam 33 gün oldu. Quaresma piyasada yok. Beyimiz Portekiz''de tedavi oluyor. Hiç böyle bir vurdum duymazlık gördünüz mü? Quaresma kendi başına memleketinde takılıyor. Ne durumda olduğunu oradan bildiriyor. Arada bir de çektirdiği emarları gönderiyor. Beşiktaş, beyimizi sadece emarlardan takip edebiliyor.

Ne iştir bu böyle? Beşiktaş, Quaresma''ya bu izni nasıl veriyor? Demek ki oyuncusuna dişini geçiremiyor, sözünü dinletemiyor. Quaresma''nın tedavisi ülkemizde Portekiz''den çok daha iyi yapılır. Ayrıca da oyuncun gözünün önünde olur. Doğru olan budur.

Yarın bir başka oyuncu sakatlansa ayni şekilde mi davranılacak? Bu tür uygulamalar takım içinde huzursuzluğa da neden olur. Yarın bir başka oyuncu sakatlığında ve kendisine izin verilmediğinde, O oyuncu haklı olarak, "Quaresma''ya var da bana yok mu?" demez mi?

"Balık baştan kokar" diye bir deyimimiz var. Aman dikkat balık kokmasın.

Kaçak güreş

Türkiye Futbol Federasyonu durmadan topu kulüplere atıyor. Pozisyona girmek, golü atmak aklının kenarından bile geçmiyor. Son olarak da pimi çekilmiş el bombasını Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu''nun kucağına bıraktı. Oh be, şimdi öylesine rahatlar ki! Gel keyfim gel! Vay be şu mangal yüreklilere bakın siz! TFF, kendisindeki yetkiyi bir başka kurula devrediyor.

Pes doğrusu, kaçak güreşin de bu kadarı olur. Hem sırça köşkte oturacak, hem köşe bucak saklanacaksın. Böylesine acizlik, böylesine şaşkınlık olur mu?

Bu güne dek hep, Federasyon''un işinin zor olduğunu vurgulamıştım. Ancak arkalarına bakmadan sorumluluktan böylesine kaçacaklarını doğrusu hiç düşünmemiştim.

Gelelim şu meşhur 58. maddeye... Kulüpler birliğinin, "Şike yapan kulüp düşsün. Teşvik ve şikeye teşebbüsün cezası ''puan silme'' olsun" görüşüne aynen katılıyorum. Her suça ayni ceza verilir mi? Adam öldürmeye müebbet, yaralamaya müebbet, soyguna müebbet, pırasa çalmaya müebbet. Akıl var, mantık var, vicdan var. Bu 58. maddede hiç biri yok. Şikeye de, teşvike de, teşebbüse de küme düşme cezası verilir mi! Hadi canım sen de, yok böyle saçmalık. Şike yapan elbette düşsün, tepe taklak düşsün, beter olsun. Ancak teşvik ve teşebbüste bir düzeltme yapılması kesinlikle ve kesinlikle şart. Bu düzeltme de öyle 3-5 puan değil, en az 15-20 puan silerek olmalı.

TFF, 26 Ocak''ta genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırdı. Bakmayın siz TFF''nin "58. madde değişmeyecek" sözüne. Onlar şu anda sözüm ona kamu oyu oluşturuyorlar. "Bak işte Kulüpler birliği gibi genel kurul da 58. maddenin değişmesini istiyor" dedirtmeye çalışıyorlar. Bırakın bu göstermelik işleri. Geç oldu ama temiz oldu, sonunda TFF''yi gayet iyi tanıdık ve de anladık.

Patron Havutçu mu?

Beşiktaş''ta ''futbol komitesi'' iptal edildi. Tayfur Havutçu Genel Direktör olarak futbol ile ilgili her birimin başına geçti. Projeler üretecek, transferi yönlendirecek, alt yapıyı organize edecek. Kısacası futbol ondan sorulacak.

Dünyanın her tarafında bu iş böyle. Profesyonel futbol, amatör yönetici olmaz. Olursa da işler yarım yamalak yürür. Yönetimler,organizasyonu yapar, profesyonel birimleri oluşturur, bu birimlerin başına profesyonel kişileri getirir. Daha sonra da denetleme görevlerini sürdürürler. İşler iyi gitmezse hesap sorar, gerekirse de profesyonelleri değiştirirler. İyi çok iyi... Demek ki Beşiktaş doğru yolu buldu. Umarım artık bundan dönüş olmaz.

Tayfur hoca hemen alt yapıya el atmış. Orada, genç oyuncuları izleyen geniş bir kadronun olması şart. Çocuğu 10-14 yaşları arasında yakalayamazsan, avucunu yalarsın. İşin özü, genç yetenekleri küçük yaşlarda keşfedip kulübe kazandırmaktır. Doğru eğitim daha sonra gelir.

Ayni durum profesyonel kadro için de geçerli. Eğer kaliteli futbolcu kadrosuna sahip değilsen, dünyanın en iyi 10 teknik direktörünü takımın başına getirsen hiçbir işe yaramaz. İşte o nedenle yıllardır ''transfere dikkat!'' diye bas bas bağırıyorum.

Beşiktaş ilk kez mecburiyetten de olsa, bir Genel Direktör ile çalışıyor. Havutçu transfer konusunda da daha şimdiden kollarını sıvamış. Bakın görün Beşiktaş, bu sezonun sonunda en doğru transferleri yapacaktır. Bu takımın özellikle kanatlarında önlü arkalı son derece önemli sıkıntılar var. Bunu Ankaragücü maçında da gördük. Şimdi yönetime düşen görev, Tayfur''a verdiği yetkinin arkasında kapı gibi durmak olmalıdır. Zaman bize, futbolun patronunun Havutçu olup olmadığını gösterecektir.

12 yıl önce
Balık baştan kokar
Yeni bir dünya savaşı riski mi?
Neden Şimdi?
Tevhid risalesi yazan Milli Eğitim Bakanı
Bir Başka Mesele: Kadın ve erkeğin ince ayarları bozuldu
Omelas’ı bırakıp gitmeyenler..