|
Küresel şirketlerin irticası

Gazze’deki Şifa Hastanesi’nde çalışan Norveçli Doktor Mads Gilbert, Türk insanına seslendiği konuşmasında Filistinlilere yönelik her türlü desteğin önemini vurguluyor. Bu çerçevede birçok şeyin yapılabileceğini belirtiyor. Ayrıca Filistinlilere yönelik ilginin kesilmemesi gerektiğini vurgulayan Doktor Mads Gilbert, Gazze’ye küresel desteğin sürekli arttığını da söylüyor. Fakat Norveçli doktorun sözlerinin Türkiye’de yankılandığı saatlerde bir temizlik firmasının reklam panolarında Filistinlileri yok edilmesi gereken mikroba benzetmesi İsrail’in gördüğü küresel desteği de ortaya çıkarmış oldu. Şirketin reklamlarında geçen “durdurulamaz” ifadesinin yok edilmesi gerekenlerle ilgili kararlılığı zihinlere kazımak istediği anlaşılıyordu.

Türkiye’de faaliyet gösteren küresel bir şirketin Filistinlilerle ilgili iması inkâr edilemeyecek kadar açıktı. Daha önce de benzer bir firma Filistinlilerle ilgili kullandığı görselde Gazze şeridinin haritasını olumsuz bir anlam verebilmek için kullanmıştı. Temizlik şirketinin Gazzeliler konusunda harita üzerinden mesaj vermesi son derece önemlidir. Şirketinin kullandığı görsellerde Gazze’yi hatırlatacak başka ögeler de yer alıyor. Filistin bayrağındaki renkler ve şekiller bariz bir şekilde ortadadır. Şirketin açıkça meydan okuduğunu görebiliriz. Türkiye’de ve dünyanın başka yerlerinde faaliyet yürüten bir şirketin İsrail’in vahşetini desteklediğini meydanlarda görülecek şekilde ifade etmesi meydan okumanın boyutlarını göstermesi açısından önemlidir.

Avrupalı şirketler on dokuzuncu yüz yılda kolonyalist arzuları tatmin için uzak coğrafyalarda faaliyet yürütüyordu. Bunlar arasında Doğu Hindistan Şirketi en meşhur olanıdır. Bu şirket ve diğerleri deniz aşırı topraklarda İngiltere’yi temsil etmekteydi. Bir bakıma Hint alt kıtası Doğu Hindistan Şirketi’nin faaliyet alanıydı. Şirketin uyguladığı politikalar Hindistan’da isyanlara sebep oldu ve İngiltere için Hindistan yönetilemez hâle geldi. Şirketin uygulamalarının İngiltere’deki yansımaları da ciddî bir boyuta ulaştı. Batı Avrupa ülkelerinde benzer örnekler takip edildiğinde kolonyalizm karşıtı fikirlerin halkta nasıl yansıma bulduğu da görülecektir. Batı kamuoylarında şirketlerle sıradan insanların fikirleri arasındaki zıtlıklara bu çerçeveden de bakılabilir. Yükselen kapitalizm eleştirisini de bu çerçeveye dâhil edebiliriz. Kolonilerin tasfiye sürecinde kolonyalizm karşıtı fikirlerin bir düzeye kadar rol oynadığı bilinmektedir.

Norveçli Doktor Mads Gilbert ile Filistinlileri mikroba benzeten şirketin karşıtlığını bu zıtlık içerisinde değerlendirebiliriz. Ortaya çıkan tablo küresel güney ve küresel kuzey kavramlarının anlaşılması açısından da önemlidir. Gazze’de yeni bir sınır ortaya çıktı ve bu sınır aslında on dokuzuncu yüzyıldan kalma kolonyal arzuların gelip dayandığı yeri göstermektedir. Bir adım ötesi eskiye dönüş anlamını taşımaktadır. İronik bir şekilde “irtica” diyebiliriz. Emperyalist arzuların tatmininin göstergesi olmak bakımından geriye dönüş özlemi gözle görülür bir hâldedir.

Küresel güney ve küresel kuzey kavramlarının açtığı pencereden bakıldığında İsrail’in vahşetini destekleyen şirket ürünlerinin boykot edilmesinin önemi daha iyi anlaşılır. Bu bir dayanışma örneğidir ve etkili olduğu da anlaşılmaktadır. Şirketler İsrail ile ilişkilerini tehdit amaçlı olsa da ortaya seriyor. Gazze onlar için de bir sınır hâline gelmiştir. Küresel ölçekte kimliklerini, ideolojilerini ve arzularını bu şekilde ifade etmiş oluyorlar. Bir meydan okuma var ama aynı zamanda Gazze onlar için de sınırdır. Şirketler kolonyal merkezler üzerinde bir yük olmaya başladıklarında sorunun çözülmesi için halkın katkısı talep edilir. Bunun anlamı da açıktır. Aslında emperyalist şirketler karşısında sıradan insanların birbirinden çok da farklı olmadığı ancak bu şekilde anlaşılır. Fakat bunu sınıf kavramı ile izah etmek de çok kolay olmasa gerektir.

Gazze’nin ihmal edilmesi gibi bir durum ortaya çıkmamalıdır. Gazze’yi, sınırlayıcı söylemlerin ayartıcı cazibesine kapılarak küresel bir vahşet dayanışmasına teslim etmemek gerekir. Kuşkusuz Gazze bir yönü ile küresel kuzeyin kolonyal arzularının hilafına dinî ve millî bir kimlik ile ortaya çıksa da coğrafya bağlamında ayrıştırıcı bir niteliğe sahip değildir. Söylem düzeyinde ortaya konulan karşıtlıkların küresel kuzey ile hizalanmayı gerektirdiği çok açıktır. Küresel güney ve küresel kuzey niteliklere dayalı bir ayrımdır.

#Filistin
#Politika
#Selçuk Türkyılmaz
3 ay önce
Küresel şirketlerin irticası
İslâmî hareketten kavramlar savaşına…
Yaşama Sanatı ve Sinema
Bizim sorunumuz ne?
İran’da değişimin ayak sesleri…
İslâmcılık, milliyetçilik ve tam bağımsızlık