|
Gerçeklik kurgusunda rol almak
Dizilerde yaprak dökümü yaşayan TV sektörü, her kriz döneminde olageldiği gibi kurtuluş reçetesini reality şovlarda arıyor. Gündüz ekranı; evlilik, moda konseptli, yerli bakış açısının hakimiyetindeki reality şovların işgali altındaydı; Big Brother atağıyla prime time'a sıçradı rekabet. Gala gecesinin zekadan uzak, sönük organize edilmesinden dolayı seyircinin algı alanına girmekte zorlandı Big Brother Türkiye. Uzun zamandır deneme çekimleri yapıldığı bilinirken, yarışmacıların ilk defa evle ve rakipleriyle karşılaşmaları üzerine kurgulanan gala, merak duygusu oluşturmaya yetmedi. Malum dizi, yarışma tür fark etmeksizin ilk bölümde alınan reytingin sebebi meraktır. Seyri zor, sıkıcı gala yerine, yarışmacıların deneme çekimlerinden oluşturulan görüntüleri kısa film tadında, herkesin karakteristik özelliklerine göre kurgulansa idi seyir zevkli bir hale gelebilirdi. Gazetelere verilen ilanlara bakınca her yarışmacının ne amaçla o evde yaşamaya hak kazandığı, gerçeklik kurgusunda nasıl bir rol biçildiği görülüyor; 'entrika uzmanı pardon satış temsilcisi' ifadesinde olduğu gibi.

Big Brother ekrandaki reality şovların değil Survivor'ın rakibi olmaya aday. Özellikle ünlülerin yarışmaya dahil edilmesinden sonra ilgi çekici hale gelen Survivor gibi, dayanıklılık ve strateji üzerine kurulu. Big Brother evinde sporcu kimliğiyle dikkat çekenler yanında ucundan kıyısından şöhrete bulaşan 'şöhretimsiler' de var. Yakışıklığına güvenen, dizilerde figüranlık yapmış olan da var, klonlanmış Bu Tarz Benim'in hızlandırılmış finalinde marjinal duruşundan dolayı birincilikle taçlandırılan da.

Bu Benim Tarzım zamanındaki reytingini mumla arayan İşte Benim Stilim, all star stratejisi bekleneni vermeyince, Acun Ilıcalı formata müdahale etti başlığıyla yer aldı medyada. 'İşte Benim Stilim'de Survivor etkisi' deyince, toptan bir villada ya da adada yaşamaya mahkum edilecekler zannettim ama bahsedilen etki, ünlü isimlerin katılmasıymış. Ünlü diye katılanların ağırlıklı olarak daha önce herhangi bir reality şovda boy göstermişler arasından seçileceğini tahmin etmek zor olmasa gerek!

Survivor'da bazı gönüllüler bazı ünlülerden daha şöhretli oluyor her daim. O reality şovdan bu reality şova savrulan gönüllüler daha bilindik. Ünlüler ise 'loser' olarak tabir edilen, şöhretin ilk basamağında iken unutulmaya yüz tutan kişiler arasından tercih ediliyor. Bazı isimler Survivor'da şöhretlerini tazeledikten sonra bir sonraki reality şova kadar unutulmaktan kurtulamıyorlar yine de!

İşte Benim Stilim'de diğer reality şovlardan farklı olarak her gün jüriye kendini beğendirmek ve puan almak zorunda olunması, gerçek şöhret sahiplerini uzak tutacaktır yarışmadan. Egosu yüksek jüri, yeterli reyting alınmadığı zamanlarda, yarışmacılardan birini hedefleyerek, arenadaki aslanların önüne atılan av misali, rakiplerini o yarışmacıya karşı kışkırtıyorlar 'çaktırmadan'. Halk oylamasıyla üçüncü sezonun şampiyonu seçilen, Nurella'nın her fırsatta benim favorim sen değildin, sen nasıl birinci seçildin anlamıyorum diyerek demoralize ettiği Ezgi Ünal örneğinde olduğu gibi. Muhteşem bir fiziğe sahipsin dedikleri Ezgi, jürinin zevkine uygun giyinmediğinde şamar oğlanı muamelesi görüyor. Her zaman üzerime yapışan dekolte kıyafetler giymek zorunda değilim diyen yarışmacının tarzı İngiliz stiline yakın. Bir gün yarışmacı arkadaşları tarafından beğenildiğinde, Nur Yerlitaş diğer kızlara siz nasıl beğenirsiniz bu kombini diye ciddi bir ayar verdi. Sonraki günlerde kızlar da Ezgi'ye karşı oldukça acımasız yorumlarda bulundular. Miligram ne kadar haklıymış dedim izlerken, moda otoritesi kabul edilenlerin bakış açısına mahkumdu kızlar.

Toplamda beş cümle kalıbı ve ifade tarzıyla dönüyor program. Farklılık yaratan, kızların psikolojisine hakim olan tek kişi sunucu Öykü Serter. Zaman zaman yaşanan tartışmalarda, jüri araya girip duygusal tepkiler vermese, sorduğu sorular kızlara verdiği adil tepkilerle tartışmalar kavgaya dönüşmeyecek. Öykü Serter taraf tutmadan objektif bir bakış açısıyla idare ederken, ne hakkında tartışıldığını bilmeyen jürinin özellikle de Nurella'nın duygusal tepkisiyle kızların da dengesi bozuluyor sıklıkla. Çünkü kim haklı kim haksıza göre değil, kimi daha çok sevdiğine göre dahil oluyor tartışmaya.

'Hepinizin ayarınızla oynayacağım' itirafı programa yansıtılan Kemal Doğulu, hangi kafada olduğu günden güne farklılık gösteren Nur Yerlitaş, duygusal gel gitler yaşarken ve bunu sıklıkla programa ve kızlara yansıtırken; en soğukkanlı, duygusal olmayan ama duyarlı bir duruş sergileyen kişi İvana Sert. Onun da sevdikleri sevmedikleri var, sinirlendiği anlar oluyor, ama bu zamana kadar kimseye bağırdığı hakaret ettiği rencide ettiği görülmedi. Her daim mesafeli ama jüri üyeleri arasında en az sevileni. Yarışmacı kızlarda da olageldiği gibi insanlar mesafeli kişileri değil; yüz göz oldukları, ne zaman seveceği ne zaman döveceği belli olmayan kişileri 'aşkla' seviyorlar!

Bir süre televizyon karakteri olarak yaşamaya talip şöhretimsiler, raf ömrünü tamamlamış şöhretlerini tazelemek için İşte Benim Stilim'den medet umacaklar. Jüri kısa dönem popüler kültür modeli olmanın sonuna gelen kızlara davrandıkları gibi davranamayacaklar onlara. Şöhreti ucundan kıyısından tatmış olanlar, ne kadar loser olsalar da yüksek ego sahibidirler ki, kızların son günlerde yaşadıkları ego savaşları en büyük ispatı bu durumun.
#İşte Benim Stilim
#Bu Benim Tarzım
#Big Brother
#Survivor
#Nur Yerlitaş
8 yıl önce
Gerçeklik kurgusunda rol almak
Korku zamanı
Boykotta kafalar neden karışık
Kimin enflasyonu
Terör örgütü elebaşı olarak İsrail portresi…
Hamas’ın ateşkesi kabulü ve İsrail’in Refah Operasyonu