|
Korkacak bir şey yok, Moody"s kefil

Mevduatlarını Dışbank''a yatırmış olanlar, Türkiye''ye kredi vermekte hasis Moody''s firmasının "Dışbank krizde en rahat banka" açıklamasını Hürriyet ve öteki kardeş gazetelerde okuyunca rahat bir nefes almışlardır sanırım. En başta da bankanın sahibi Aydın Doğan; şu sıralarda onun o kadar rahatlamaya ihtiyacı var ki...

İçişleri bakanı Sadettin Tantan''ın umurunda mıdır, bilemem, ancak "Kamu bankalarını dilinize dolayacağınıza patronunuzun bedavaya maledip içini boşalttığı bankayla ilgilensenize" anlamına gelen cümlesiyle Aydın Doğan''ın öfkesini üzerine çekti... Bir meslektaşla ilgili sonuçsuz kalmış bir transfer olayı sırasında öğrendim de biliyorum; gazetelerine alınacak yazar ve yöneticiler ile televizyon kanallarında sorumlu koltuklara getirilecek kişilerde, bir tek sorunun "Hayır" diye cevaplanması şartını arıyor Aydın Bey. O soru şu: "Benim aleyhimde yazmış veya konuşmuş muydu?" Aydın Doğan''ın şu sıralarda olağanüstü hassas olduğu bir konuda uluorta konuşmakla, Sadettin Tantan, mülâhazat hanesine çentik atılmasına yol açtı...

Oysa, Fatih belediye başkanlığı döneminde, Koç Holding ve Doğan Grubu ile yakın ilişkiler kurma fırsatı bulduğuna inanılır Sadettin Tantan''ın... Bakanlığa gelmesini bile bu ilişkilerine bağlayan çok kişi biliyorum. İçişleri bakanı CNN-Türk''te ''Dışbank'' konusunda tereddüt beyan ettiğine göre, o iddianın Aydın Doğan''la ilgili bölümünün, hiç değilse şu günler için, doğru olmadığı anlaşılıyor... Aydın Bey''i esas üzenin de, o üzücü sözlerin, "Gözbebeğimiz" diyecek kadar takdir ettiği bir politikacıdan çıkmış olmasıdır sanıyorum. Biraz pimpirik biri olsa, Tantan''ın ilişkilerini aklına getirerek, "Acaba beni gözden mi çıkardılar?" diye düşünürdü; bereket geniş yürekli bir insan Aydın Doğan...

Bunu, içişleri bakanının "İçeridekiler" diye andığı bazı bankacıların kendisini itham eden sözlerini kaale almayışından biliyorum. Yurtbank''ın patronu Ali Avni Balkaner''in, içeri girdikten sonra, "Biz 18 üyeli bir aileyiz, içimizden biri de babamız, paramızı iç ve dış borsalarda değerlendiririz" türünden itiraflarda bulunduğu, "Baba" dediği kişinin, yasal sayılmayacak borsa oyunlarında yüzmilyonlarca doları gözden çıkardığını ifşa ettiği ''dışarıya'' yansıdı sözgelimi. Aydın Bey bu sözleri hiç üzerine alınmadı, gazetelerinde, "İspat edilirse kendimi asarım" bildik tehdidini savurmadı...

"Tantan ile tartışma CNN-Türk''te cereyan etti, Doğan Grubu gazetelerinde yer bulamadı" diye hayrete düşenler var; oysa, Aydın Bey''in damadı Mehmet Ali Yalçındağ, bu tür tartışmaların grup imajı için yararlı olmadığı kanaatında. Özellikle, piyasaların allak bullak olduğu bir ortamda, Doğan Grubu''na ait hisse senetleri sürekli "En fazla kaybettirenler" sıralamasında yer alırken...

Bir ara borsaya merak sardığımı biliyorsunuz. O günlerde, yatırımcıların en fazla rağbet ettikleri arasındaydı Doğan Grubu hisseleri... Bugünlerde zoraki yeniden ilgilenmeye başladım, ortalığın dedikoduyla çınladığını fark ettim... Borsa çevreleri, Moody''s adlı reyting kuruluşunun "Kapı gibi" açıklamasını yaptığı Dışbank''ın da içinde yer aldığı Doğan Grubu ile ilgili, çoğunun asılsız olduğunu sandığım, söylentileri fazlasıyla dinliyor mu ne? "Sizin 1,5 milyar dolar borcu olduğunu ileri sürdüğünüz medya grubu Doğan olamaz, o başkası" dediğimde kulak asmayanlar, umarım, Moody''s konuşunca çenelerini kapamışlardır...

Aydın Bey''le şu sıralarda uğraşan birileri var. İnternet''te herkesin birbirine yolladığı fotoğraflara bakarak bunu söylüyorum. Daha önce Aydınlık gazetesinde çıkmış, "Çiller Özel Örgütü" adlı kitaba da alınmış fotoğraflar bunlar. Gazete ve kitaptaki fotoğraflarda iki kişi görülüyordu: Özer Çiller ve Hüseyin Duman... DYP liderinin eşiyle uyuşturucu kaçakçısı olduğu iddia edilen birinin Almanya buluşması herkesi ürpertmişti. Ben, "Herhalde, adamı tanımıyordur" demiştim; Özer Bey ise, "Fotoğraftaki ikinci kişi mimar arkadaşım Esin Kale" açıklamasını yaptı...

Şu sıralarda İnternet''te adres adres dolaşan mesajlarda, fotoğrafların Aydınlık tarafından sansür edilmemiş hali görülüyor. İki kişi daha varmış Almanya buluşmasında, fotoğraflarda tabak gibi görülüyor: Aydın Doğan ve o sıralar Doğan Grubu''nda çalışan eski deniz kuvvetleri komutanı Oramiral Orhan Karabulut... Fotoğraf ekli mesajı gönderenler, "Fotoğrafları, Milliyet''in Almanya temsilcisi Bülent Zarif çekti" ayrıntısını da veriyorlar...

Geçen hafta, biliyorsunuz, Milliyet''te bazı yazarlar ve muhabirler işten çıkartıldı. O arada bir haber daha alındı: Grup, Milliyet''in Almanya bürosunu da kapatmıştı... Milliyet Almanya''da hâlâ basılıp dağıtıldığına göre büro neden kapatılmıştır dersiniz? Acaba Bülent Zarif yerini koruyabildi mi?

Türkiye, bir çok bakımdan, 2. Dünya Savaşı sonrasında siyasi hayatı işgalci kuvvet ABD tarafından yeniden dizayn edilen Almanya''yı andırıyor. ABD, Nazi döneminde çıkan gazete ve dergilerin hepsini kapatmış, "Yeni bir sayfa açtım, gazete ve dergi çıkarmak isteyenler benden lisans alsın" buyurmuştu. Eğer benzetmeye itiraz etmiyorsanız, Türkiye''de de halen mevcut medya sisteminin çöküp yeniden kurulmasının arzu edileceğini de düşünüyorsunuzdur...

Aydın Bey de düşünüyor mudur acaba?

23 yıl önce
Korkacak bir şey yok, Moody"s kefil
Neden Şimdi?
Tevhid risalesi yazan Milli Eğitim Bakanı
Bir Başka Mesele: Kadın ve erkeğin ince ayarları bozuldu
Omelas’ı bırakıp gitmeyenler..
Tek bir zamana/ tarihsizliğe hapsedilmeye başkaldıran adam: Kadir Mısıroğlu