|
Ayağın alışsın

Zaten akrabaların ve dostların yerine göz dikmişti.



Onlar varken kazanamıyordu.



Önce çevremizi boşalttı,

akrabalık ilişkilerini

bozdu, gidecek kimse bırakmadıktan sonra kendisi yerleşti.



Kimden bahsediyorum?



Tabii ki,

bankalardan


***


Alışverişlerde, kredi kartı kullanım avantajları bankalarla ilişkilerimizi birinci dereceden akraba seviyesine kadar çıkarttı.



Maaşların aktarılmasıyla ilişkimiz

karı koca

seviyesine çıktı.



Ve biz

bankalarla kanka

olduk!



***


Eski esnafın çok kullandığı bir tabirdir.



Sattığı ürünü indirimli satarken müşterisine şöyle der;

Kurtarmaz bu fiyata ama haydi ayağın alışsın.


Evet, eskiden korkardık bankalara girmekten, borç almaktan, borçlanmaktan, şimdi korkmuyoruz.



Ayağımız alıştı.



***


Her ne kadar

kayıtdışı

ekonomiyi azaltmak adına yapılsa da çalışanların maaşlarının ödenmesinde işyeri muhasebesinin yerine bankaların geçmesi kapitalist zincirin son halkası oldu



Faizin adını da

kredi

yaptık, rahatız!



İstediğin kadar kredi kullan.



Vicdanlar

rahat!



***


7 farklı ülkedeki üniversitelerden akademisyenlerin katıldığı, alanındaki en küresel organizasyonlardan olan

“İslam İktisadı Atölyesi

”nin beşincisi bu yıl

“İslam İktisadı Perspektifinden Faiz”

başlığı altında Sakarya'da gerçekleştirildi.



Norveç'ten Tunus'a, Suudi Arabistan'dan Endonezya'ya, Pakistan'dan Malezya'ya kadar geniş bir coğrafyadan katılan akademisyenlere Türkiye'den de konunun uzmanları ve akademisyenler eşlik etti.



İstanbul Bağlarbaşı'ndaki İSAM'da düzenlenen açılış oturumunda en çarpıcı cümle BDDK başkanından geldi:

Eskiden öğrencilere yardımları posta çeki ile yapardık, bankalara ayağı alışmasın diye!


***


Sakarya'da iki gün süren atölyenin sonunda faizin neden olduğu sorunlara dair 17 maddelik bir bildirge yayınlandı.



Özetleyelim:



1.Faiz sadece sorunlu rutin bir iktisadi uygulama değil,

hastalıktır

. Azaltılması değil

tamamen
ortadan kaldırılması

gerekir.



2.Merkez bankalarının düşük faiz uygulamaları temelde sermayedar kesimin kamu kaynaklı kredileri daha fazla kullanması ile neticelendiği için faizli bir sistemde

sosyal adaleti faiz oranları üzerinden sağlamak

imkânsızdır.



3.Faiz, eldeki kaynakların tam ve verimli kullanımını engellediği için ekonomik gelişme için faizsiz sisteme geçiş şarttır.



4.

İslam iktisadı araştırmacıları

nın faizi dini saik ve argümanlarla reddetmenin ötesine geçip

yeni bir faizsiz sistemi

inşa etmeleri gerekmektedir.



5. İslam ekonomisi çalışmalarında, Osmanlı ve Müslüman toplumların

tarihi tecrübesinde

n istifade edilmelidir.



6.Küresel finans alanında Müslümanların

teorik bir derinlikle

çalışma yapması gerekmektedir.



7.Finans sisteminde faizsiz uygulamaların önü

mevzuatlarla

açılmalıdır.



8. Faizi özendirici reklam ve uygulamalar azaltılırken,

faizsiz modeli özendirici

şeyler arttırılmalıdır.



9. Çalışanları faizli banka sistemine çeken maaşların anlaşmalı bankalarla ödenmesi uygulaması yerinde

tercih serbestliği

sağlanmalıdır.



10.Faizsiz bankacılık temsilcileri kendi fark ve uygulamalarını, yani f

aizle kar payı farkını

halkın anlayacağı dille anlatmalıdır.



11.Faizsiz uygulamaların geliştirilmesi için

katılım bankalarının

araştırma ve uygulama önerilerini daha fazla desteklemesi gerekmektedir.



12.Faiz konusunda zorunlu olarak geliştirilen ara çözümler kalıcı görülmemeli,

sürekli bir iyileştirme

siyaseti izlenmelidir.



13.Faizden

kâr odaklı

anlayışa doğru geçiş hızlandırılmalıdır.



14.Politika faizlerinin katılım bankalarını olumsuz etkilememesi için borç finansmanı yerine

kar-zarar ortaklığına

dayalı işlemlerin oranları arttırılmalıdır.



15.Kamunun katılım bankacılığı alanına

yatırım

yapmış olması önemli bir gelişmedir.



16.Daha adil ve verimli piyasa için

devlet ve özel sektörde

hayırseverlik teşvik edilmelidir.



17.Dünyada artan İslam iktisadı alanının bu ilgi ve beklentiyi karşılayacak şekilde teori ve uygulamada genişletilmesi ve geliştirilmesi gerekmektedir.



***


Molla efendinin, “Bir namaza başlasan bir daha bırakamazsın” tavsiyesini dinleyen Bektaşi şöyle cevap vermiş: “Sen de bir bıraksan namazı bir daha başlayamazsın."



“İnsanoğlu alışkanlıklarının esiridir”

derler.


#Devlet
#Banka
#Özel sektör
7 yıl önce
Ayağın alışsın
Zamanda ve mekânda bir uyanış: Sîdî Ukbe Ulucamii
19 Mayıs’a 10 gün kala…
Uluslararası doğrudan yatırımları çekmek
Enflasyon, döviz kuru beklentileri ve CDS
İsrail ve Batı’nın çifte standardı