|
Kulaksız ve kuyruksuz özgürlük

Bedel ödemeden hak ve güç sahibi olmak isteyenlerin durumu Mevlana''nın Mesnevisi''nde vücuduna aslan dövmesi yaptırmak isteyen adamın hikayesi ile anlatılıyor;

Hikaye şöyle;

Adamın biri hamama gider; amacı hem temizlenmek, hem de göğsüne bir aslan şekli dövdürmektir.

Dövmeci geçer adamın başına. "Yat, der sırtüstü şu göbek taşına."

Boyası bir yanda, iğnesi bir yanda, başlar aslan yapmaya.

İğneyi batırdıktan sonra boyaya, başlar adamın göğsüne batırıp çıkarmaya...

Adam bir dayanır, iki dayanır batırılan iğnenin acısına, anlar ki daha çok dayanamayacak bu acıya.

Sorar dövmeciye:

-O yaptığın ne?

- Aslan''ın ayağı. Üç tane daha yapacağım!

- Sen başka yerden başla, ayaklar kalsın…

Dövmeci müşterisinin hizmetinde, başlar yeniden aslan resmi çizmeye.

Ama batıp çıkan iğneler, adamın göğsünü deler.

- Neresidir yaptığın?

- Kuyruğundan başladım.

- Başka yerden başla kuyruğu kalsın…

Dövmeci çaresiz, anladı ki müşterisi densiz.

Adamın canı yeniden yanar; dayanamaz yine sorar:

- Bu yaptığın neresi?

- Kulağının kepçesi…

- Bırak kulağını, kulaksız da aslan yaparsın.

Deyince dövmecinin tepesi atar, mürekkep şişesini kapar, iğneyi de kutuya atar, ayağa kalkar:

"Yapmıyorum. Git başkasına, belki o ayaksız kuyruksuz, kulaksız yapar!.."

* * *

Kendi keyfi özgürlüklerinde kılı kırk yaran yasakçı zihniyet, başkalarının özgürlüğü konusunda hem kendini yetkin görüyor hem de çok cimri.

25 yıldır başörtülü genç kızlara uyguladıkları mahalle baskısının psikolojisi içindeler.

Bu baskı ile elde ettikleri imtiyazları da kazanılmış hak gibi görüyorlar.

Varolmayan bir baskıya karşı şimdiden taahhüt beklediklerini şartlı destekle gösteriyorlar; "Gelecekte başı açıklara baskı yapılmayacaksa türbana karşı değiliz."

Özür dileyeceklerine,"Çektiğin eziyetleri ve kaybettiklerini unut. Bizden intikam almaya çalışma" demek.

İnsanca bir düşünce mi bu.

Laiklik konusundaki saplantı kendilerine yakın gibi duran kesimleri de korkutuyor.

Sinemacı Lale Mansur bile bir gazeteye verdiği demeçte, asıl tehdidin laikperestlerde olduğuna dikkat çekerek şöyle diyor, "Onlardan korkuyorum. Laikliğe tapınıyorlar. Gözleri başka bir şey görmüyor"

Bu zihniyet ülke için gerçekten en büyük tehdit.

Kale gibi 50 yıl

Seramik sektörünün öncüsü Kale Grubu, 50 başarılı yılı geride bıraktı. Geçen yıl bayrağı babası İbrahim Bodur''dan alan Zeynep Bodur Okyay, ilkelerini, "Geleneksel değerlerimiz ile çağdaş yönetim ilkelerini bütünleştiren vizyonumuz ve kurucumuzun bize

bıraktığı çalışma ilkelerine, iş kültürüne sahip çıkarak, dünya çapında başarılara imza atarak devam etmeye azimliyiz" sözleriyle özetledi. Toplumsal ve geleneksel değerlere saygısıyla tanınan Kale Grubu''nun 50. yılı Lütfi Kırdar''da resepsiyonla kutlandı.

Kızıyorsan içme

"Duygularını Göster" isimli fotoğraf yarışmasında, ''türbanlı fotoğraf kabul edilmeyecektir'' şartını sunan Pepsi gelen tepkiler sonucunda, bu şartı, ''dinî, siyasî ve yanlış anlamaya açık fotoğraflar'' şeklinde değiştirdi. Sonrada "Denetimden geçmeden girdi" açıklamasını yaptı. Özrü kabahatinden büyük. Pepsi''nin televizyonlarda "İçeni öpen kadın" reklamının yeni çekimleri de gösterilmeye başlandı. Tüketiciyi alenen aldatan bu reklamdan sonra hâlâ Pepsi içiliyorsa söylenecek bir şey yok. İşte size Aziz Nesin''i haksız çıkarma fırsatı!

"Şalvarlı Et" yasaklı mı!

Üniversiteler için getirilen kılık kıyafet şartı "Şalvarlı Et" için de geçerli mi!

Hür olmadıkları halde, kendilerini hür sananlar kadar hiç kimse esir olamaz.
Goethe
16 yıl önce
Kulaksız ve kuyruksuz özgürlük
Avrupa ülkelerinin doğalgaz meselesi
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü