İbn Haldun, medeniyetleri, dolayısıyla kültürde, sanatta, düşüncede çığır açıcı atılımları küçük azınlıkların, yanı yaratıcı öncü kuşakların gerçekleştirdiğini söylemişti.
Sinema tarihinde en çarpıcı ve kışkırtıcı atılımlardan biri Rus Devrim Sineması''nın inşası sürecinde yaşanmıştı. Kuleşov''dan Gerassimov''a, Ayzenştayn''dan Pudovkin''e, Vertov''dan Kozintsev''e, Yutkeviç''ten Aleksandrov''a kadar sayıları bir düzineye bile ulaşmayan kabına sığmaz genç ve öncü bir kuşak, sinema tarihinin akışını değiştirecek yaratıcı bir açılıma imza atmışlardı. Hepsi de daha 20 yaşına varmadan film çekmişlerdi. Hepsi de diğer sanatlarla, özellikle de tiyatroyla ilgilenmiş, oradan sinemanın büyüsüne kapılarak sinemada devrim yapacak işlere öncülük etmişlerdi.
Yutkeviç''in, o günleri, "inanılmaz harika, günlerdi" diye tasvir ettiği "Devrim Sineması"nı pazartesinden itibaren BSF Akademi''de "Devrim Sineması Haftası" başlığıyla bir hafta süreyle işleyeceğiz. Bu mini-festival boyunca dersleri ortadan kaldıracağız; film izleyeceğiz, film konuşacağız; gencecik insanların yeni bir film dilinin kurulmasında -ve dolayısıyla beğenelim, beğenmeyelim yeni bir dünyanın inşasında- nasıl inanılmaz bir coşku, keşif ve yaratıcılık sergilediklerini göreceğiz.
"Devrim Sineması Fesvivali" Haftası''nda Sovyet Devrim Sineması, genel fikrî ve estetik kaynakları ve film diline yaptığı çığır açıcı katkılar BSF Akademi''nin öğretim üyeleri ve öğrencilerinin sunumlarıyla keyifli bir film eğitimi ve film teorisi şölenine dönüşecek. Bu mini festivaller, Avrupa Sanat Sinemaları, Latin Amerika Sineması, Çin Sineması, Japon Sineması, İran Sineması, Afrika Sineması, önemli yönetmenler ve akımlarla ilgili mini-festivallerle sürecek..
Sovyet Devrim Sineması''yla mini-festivaller perdesini açmamızın üç temel nedeni var: Birincisi, bu yönetmenlerin hepsi de daha 16-19 yaşları arasında film çekiyorlar. İnanılmaz bir şey bu gerçekten. İkincisi, hepsi de düşünce tarihi ve film teorisi üzerinde kafa patlatıyorlar; önemli filmler ve teorik çalışmaları aynı ânda ortaya koyuyorlar. Üçüncüsü de, hepsi de film okulu kuruyor, dünya sinemasını, düşünce tarihini, diğer sanat türlerinin estetik imkânlarını inceliyor ve birbirlerini eğitiyorlar.
Devrim Sineması Festivali''ni düzenlememizin temel nedeni bu. Teoriyle uğraşmadan pratik yapılamayacağını, önce, dünyaya söyleyecek bir çift söz sahibi olunması gerektiğini, ondan sonra pratiğe yönelindiği zaman sinemada veya bütün diğer alanlarda önemli atılımlara ve açılımlara öncülük edilebileceğini düşündüğümüz için Devrim Sineması''yla festival programımızı başlatıyoruz. Ardından diğer sinemalar, önemli akımlar ve yönetmenlerle ilgili toplu gösterilerimiz ve atölye çalışmalarımız gelecek.
Devrim Sineması Festivali''yle ve ardından gelecek diğer mini-festivallerle şunu göstermiş olacağız: Sinemada da, sanatın bütün diğer türlerinde de, düşünce alanında da ancak güçlü, heyecanla ve coşkuyla benimsenen, içselleştirilen, bu dünyaya bir ruh üfleme kaygısıyla pergelin sabit ayağını kendi medeniyet dinamiklerinize basabildiğiniz ve oradan, yaratıcı bir medeniyet tasavvurundan ilham alabildiğiniz ve insanlığın bütün diğer medeniyet, düşünce, sanat birikimlerini özümseyebildiğiniz zaman büyük atılımlar gerçekleştirilebilirsiniz.
O yüzden, sinema eğitimi anlayışımız, medeniyetler ve düşünce tarihinden başlıyor, estetik teorileri ve film teorilerine kadar geniş bir alana yayılıyor. Genç kuşaklara yaratıcı bir film dilinin nasıl kurulabileceğinin yolunun buradan geçtiğini gösterebilmek için, hem iyi bir teorik birikimle donanan, hem fikirlerini filme aktaran, yaptıkları filmler üzerinde teoriler geliştiren, hem de bu iki süreci esaslı, kabına sığmaz ve heyecan dolu, yaratıcı bir eğitim süreciyle besleyen Devrim Sineması''yla mini festivaller programını başlatıyoruz.
Böylelikle, ideolojik olarak ne kadar farklı dünyalara ait olsak da, sinemada öncü ve çığır açıcı bir atılıma imza atan Devrim Sineması''nın kurucularını saygıyla ve takdirle anmış olacağız aynı zamanda.
Son olarak, BSF Akademi Devrim Sineması Festivali''ne sinema tutkunu, film estetiğiyle, dolayısıyla medeniyetler tarihi ve düşünce tarihiyle ilginenen herkesin katılabileceğini de hatırlatmak isterim.
