Ege Bölgesi'nin en önemli sulak alanlarından biri olan ancak son dönemde yaşadığı kirlilikle dikkatleri üzerine çeken Azap Gölü'ndeki inceleme raporu açıklandı. Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi tarafından yapılan incelemeye göre, Azap Gölü'nde yoğun bir kirlilik yaşandığı ve eko sistemin çökmekte olduğu belirtildi.
Son olarak Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) tarafından geçtiğimiz Haziran, Temmuz ve Ağustos ayında yapılan incelemelerde göl suyunun renginin yeşil renkte olduğu, sazlıkların kuruduğu, göl tabanından gaz çıkışının olduğu, balık ölümlerinin yaşandığı ve bu balıkları yiyen kuşlarda da ölümlere rastlandığı ortaya çıkmıştı. Bu olumsuzlukları belirleyen EKODOSD Yönetim Kurulu, araştırmalar yapılması için, SDÜ Rektörlüğüne müracaatta bulunmuştu. Bu başvuru üzerine Azap Gölü'yle ilgili araştırmaları yürüten SDÜ Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi'nden Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici'nin başkanlığındaki bilim heyeti yapmış olduğu çalışmaların sonuçlarını açıkladı.
Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi'nden Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici başkanlığındaki heyetin yaptığı bilimseler incelemelere göre, Azap Gölü'nün suyunu parlak yeşil renkli boyayı andıran görünüme sokan, microcystis türlerinin (mavi-yeşil alg-siyanobakteri) çok aşırı oranda artışından kaynaklanıyor. Gölde azot-fosfat gibi besi elementlerinin aşırı oranda artışıyla birlikte gölde yeşil ve mavi-yeşil alglerinin çoğalması, göl suyundaki çözünmüş oksijenin azalması sonucunda gölde su kuşları, balıklar ve dipteki canlıların kitleler halinde ölmelerine neden olmuştur. Bu durumdaki göllerin sularının içme, kullanma ve tarımsal sulama vb. amaçlarla kesinlikle kullanılmaması, ölü balıkların hiçbir canlıya yedirilmemesi gerekmektedir”
Azap Gölü'nde araştırmalarda bulunan Kesici'ye çalışmalarda katkı sağlamak amacıyla dip çalışmalarında, konusunun uzmanlarından olan Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümünden Prof. Dr. Okan Külköylüoğlu ile bilim heyeti oluşturuldu. Heyet, gölün 5 ayrı noktasından dip çamuru numuneleri aldı. Örnekler Süleyman Demirel Üniversitesi ve Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi laboratuarlarında analiz edilecek. Çıkacak sonuçlar, su ve alg incelemelerinin sonuçlarıyla birleştirilerek bir rapor şeklinde ilgili kurumlara verilecek.
Sürücü, “Büyük Menderes Havzası boyunca yerleşim alanlarının ve sanayi tesislerinin kimyasal ve evsel atık suları ve tarım alanlarının drenaj suları menderes vasıtasıyla sulak alanlarımıza ulaşmaktadır. Sulak alanlarımızın korunması ve akılcı kullanımı konularında sorumlu kurumlar başta olmak üzere sanayiciler, yerel yönetimler, tarımcılar, balıkçılar, yöre halkı ve sivil toplum örgütleri üzerine düşen görevleri mutlaka yapmalıdır. Yoksa bunun zararını herkes görecektir” diye konuştu.